Ali Gönen

SEKİ YAYLASI'NDA BİR GÜNÜMÜZ…

Ali Gönen

  • 3583

“Bu gün 3 Ağustos Cuma.  Seydikemer Belediyesi saygıdeğer halkımıza hayırlı günler diler”

Hemen arkasından bir ölüm ilanı: “….. Mahallesinden ….”

Hemen arkasından bir ölüm ilanı daha.

Bu ölüm ilanları bazı günler dört- beşe çıkabiliyor.

Ortalama iki buçuk üç duyuru kesin.

“Ölümler” yalnızca belediyenin ses sisteminden duyurulmakla kalsa hadi neyse de.

Aynı ölümler bir de merkezdeki caminin sisteminden duyuruluyor.

Yani iletişimin bu kadar geliştiği bir zamanda…

Gün boyu belediyenin sisteminden “ölüm duyurusu” dinlemek…

 İnsanın içini karartıyor desek abartı olmaz.

Hepimiz öleceğiz, bunda kuşku yok.

Kimseye de bir sözümüz yok ama…

Bir çözüm olarak ne yapılabilir? Bilmiyorum.

***

Cuma günlerine gelince…

Güne dua ile başlayıp, Cuma Pazarını dualarla açıyoruz.

Önce Arapça, ne olduğunu bilmediğimiz bir okuma dinliyoruz.

Arkasından, esnafı doğru dürüst tartı yapması konusunda uyarıyoruz.

Devamında Tanrıya yakarıyoruz:

“… Allah’ım bayrağımızı indirtme

Milletimiz böldürtme …” diye.

Ve daha bir çok dilekte bulunuyoruz Tanrı’ dan.

Derdimiz bitmiyor ki, Tanrı ne yapsın?

Geçen Cuma saat tuttum: 9 dakika sürdü dilekler kısmı.

Esnafımız kucağında soğan çuvalı, halkımız da elinde domates poşetiyle bekliyor.

Hep merak ederim: Diyelim bir İtalya veya Fransa,

Veya İspanya veya Almanya ülkesinde de Pazar açılışları böyle mi yapılıyor?

***

Camide cuma namazı,

Veya Ramazan Ayı’nda Teravih namazları

Bunlar daha başka bir abartı.

Biz, Merkez Camiye epeyce uzaktayız da…

Çarşıdakiler ne yapıyor bilemem.

Çarşı içindeki şerbetcide bir bardak şerbet içmek için oturan vatandaş,

Oturduğuna oturacağına pişman ediliyor.

Hoca dışarıdakilere sanki sitem edercesine:

“Biz sizin için ibadet ediyoruz,

Siz dışarıda oh keka, ehlikeyf yaşıyorsunuz” der gibi.

Camide kılınan namazı, dışarıdakilere takip ettiriyor adeta!

Konuşmalar ve namazlar naklen yayınlanıyor.

İyi de sayın hocam.

Cuma Namazını veya Teravihi kılmak isteyen,

Yani ibadetini yapmak isteyen vatandaşımız camiye girmiş.

Siz de hazırsınız:

Namazımızı daha sakin, daha “kendimiz için”, huşu içinde kılsak,

Yaratan ile “gönül birliğine” varsak

Bir de ibadetimizi ana dilimiz Türkçe’ mizle yapsak olmaz mı?

Hocam bize göre:

İbadetimizi ana dilimizle yapabilsek,

Daha çok ziyaretçiniz olur bence.

(Hem o zaman ben de gelirim)

Seki Yaylasında yaşamak böyle bir şey sevgili okurlar.

 

Yazarın Diğer Yazıları