Ali Gönen

 KİRPİNİN DANSI

Ali Gönen

  • 4125

Hiciv zeka işidir. Dili, her koşulda zekice kullanmayı gerektirir.

“2. Dünya Savaşı yıllarında Neyzen Tevfik’ e iki gözü de görmeyen bir tanıdığı sorar:

-Canım Tevfik bey! Ne oluyoruz. Durum nasıl?

Neyzen;

Gördüğünüz gibi beyefendi, gördüğünüz gibi” der.

***

Neyzen’in yolu sık sık Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesine düşmektedir.

Hastalığının nedeni içkidir.

Doktor Mazhar Osman, Neyzen’i bir gün elinde kiloluk rakıyla görünce sorar:

-Nereye gidiyorsun Tevfik?

-Çallı İbrahim’ e.

-Elindeki ne?

-Kiloluk bir rakı.

-Kilo ile içmeye utanmıyor musun?

-Hepsi benim değil. Yarı parasını Çallı verdi.

-Dök kendi hisseni öyleyse.

Neyzen, doktora:

İmkansız, der. Benim hissem şişenin alt tarafında.

***

Neyzen Tevfik yeri gelir softalara yeri gelir düzene çatar:

Kime sordumsa seni, doğru cevap vermediler;

Kimi alçak, kimi hırsız, kimi deyyus dediler.

Künyeni almak için, partiye ettim telefon;

Bizdeki kayda göre, şimdi o mebus dediler.

***

“Birçoklarımız din savaşlarını dinin emirlerini yerine getirmek olarak algılarız. Oysa ister dinler arası olsun ister mezhepler arası, bu savaşların gayesi iktidarı ele geçirmekten başka bir şey değildir.

Din, iktidar savaşlarında bir araç olarak kullanıldığı sürece de yeni Kerbelalar yaratacaktır” 

Alıntılar: Kirpinin Dansı kitabından. Yazarı arkadaşımız Hamdi Topçu (Okumanızı öneririz, güzel bir kitap) Kitap Bodrum doğumlu Neyzen Tevfik ve Bodrum üzerinden genel kültürü işlemektedir.  

***

Sevgili okurlar bu arada, Şeker Bayramınız şeker tadında geçsin, diyelim…

Ve devam edelim.

Hani bizi yönetenler, işsizlik bitecek demişlerdi ya, doğru söylemişler.

Son işsiz politikacılar da bankaların yönetim kurullarına atanmakla işsizlik gerçekten bitti!

İşkur’ a iş için başvuran AKP’ li eski bakan ve milletvekilleri bakınız nerelerde İSTİHDAM edilmişler:

Abdulkadir Aksu: Vakıfbank Yönetim Kurulu Başkanlığına,

Sadık Yakut: Vakıfbank Yönetim Kurulu üyeliğine,

Mevlüt Uysal: Halk Bankası Yönetim Kurulu üyeliğine,

Faruk Çelik :Ziraat Bankası Yönetim Kurulu üyeliğine atanmışlar.

Bülent Arınç ise: Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyeliğine getirilmiş.

Bu atamadan sonra Bülent Arınç demiş ki: “Böyle bir şeyi Rabbim sadakatin sonunda veriyor, yalakalığın değil”

Bu Rabbim her nedense paralı her şeyi bunlara veriyor.

Bizim gibi çulsuzlara da onlara verilen paraları vergi müdürlüğüne yatırmak düşüyor.

Koca Rabbim biz sana ne yaptık? Bir gün de bize bir şey versen ne olur yani?

Şu Bülent Arınç’ a bayılıyorum doğrusu. Adamın kerameti kendinden menkul türünden!

Bir insan her işe nasıl uyar, nasıl JOKER olur ya?

Bu adama suikast düzenlendi bahanesi ile KOZMİK ODAMIZA bile girildi arkadaş?

Diyelim ki Bülent Arınç’ a suikast düzenlendi.

Bülent Arınç’ a suikast ile KOZMİK ODAMIZIN ELEKTEN GEÇİRİLMESİNİN NE İLGİSİ VAR?

Şu ülkede aptal yerine konulmaktan utana utana utanç duvarına döndük arkadaş.

O ne rezillikti öyle ya?

Elin içine çıkmaya utanır duruma geldik yaa?

Ama bu adamlarda utanma diye bir şey yok.

***

Bu arada Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Metin Feyzioğlu’ nu alkışlamayı da unutmayalım.

Hukuksuzluğun artık kanıksandığı günümüzde, şeriata övgüler düzüldüğü bir ortamda adam Sayın Cumhurbaşkanımızı öyle bir alkışladı ki, tek kişilik bir halay çekmediği kaldı neredeyse...

 

Yazarın Diğer Yazıları