Ali Gönen

İNSANDA BİRAZ UTANMA DUYGUSU OLUR BE..!

Ali Gönen

  • 4402

Sandık aynı.

Sandığın başkanı aynı.

Üyeleri aynı.

Seçmen aynı.

Sandığa atılan zarf aynı

Zarfta dört ayrı oy pusulası var.

Oyların sayım dökümünü yapanlar aynı.

Tutanakları düzenleyen, imza koyanlar aynı.

Ancak aynı üyelerin düzenlediği tutanaklardan üçü doğru, biri yanlış kabul ediliyor.

Tutanağın üçü yasaya uygun dördüncü tutanak hukuksuz kararı çıkıyor.

Ve Yüksek Seçim Kurulu…

Sadece İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı seçiminin yenilenmesine karar veriyor.

Bu nedir yaa?

Bu nedir arkadaş?

Ele güne karşı rezil olmaktan bıktık be…

***

Haaa!

Bu işler neden bu noktaya geldi derseniz sevgili okurlar?

Hani, 16 Nisan 2017 tarihinde sözde Anayasa için bir “Evet Hayır Oylaması” yaptık ya…

İşte o zaman başladı bu rezalet.  YSK’ nun bir yanlış kararı ile bu süreç başladı.

O referandumda saat daha 11.00 iken. Ortada fol yok yumurta yok iken…

Yüksen Seçim Kurulu Anayasayı ve ilgili diğer yasayı ihlal ederek…

Mühürsüz oy pusulalarının geçerli sayılmasına karar verdi ya…

İşte o zaman başlatılan hukuksuz süreç ile bu günlere geldik.

TEMEL

Kamyon şoförü Temel, rampadan aşağıya doğru  giderken, fren patlamış, tam gaz gidiyor...Bir yol ayrımına gelmiş. Bakmış sağa giden yolda bir çocuk oynuyor, sola giden yolda ise pazar kurulu, insan kalabalık. Sağa gideyim de ölürse bir çocuk ölsün demiş...Kırmış direksiyonu sağa...

Ertesi gün Temel’i 30 kişiyi telef etmekten yargıç önüne çıkarmışlar.

Yargıç Temel’e, Temel demiş, çok adam öldürmüşsün, anlat bakalım olay nasıl oldu?

Temel: Hakim bey demiş, her şey sağ yöne giden sokakta oynayan o çocuğun pazarın kurulu bulunduğu diğer sokağa doğru kaçmasıyla başladı...

***

Temelden değilse her şey YSK’ nun o yanlış kararı vermesiyle başladı.

 HİÇ DELİK AÇMADAN…

    İşyerindeki Bektaşi dedesini, akşamüzeri evden aramışlar.

-Erenler; akşama misafirimiz var. Eve gelirken karpuz da al, demişler.

 Bektaşi iş dönüşünde mahallenin manavına uğramış ve akşama konuklarımız da var. İyicesinden bir karpuz tartıver demiş.

   Yemekten sonra karpuzu kesmişler ki kokudan odada durulmuyor...Karpuz doğruca çöpe..

   Bektaşi ertesi sabah işine giderken manava uğramış. Günaydın evlat falan dedikten sonra manava:

- Sizi tebrik ederim imanım! demiş.

   Manav sevinmiş, erenler hoş bir haber verecek diye.

- Baba erenler hayrola ne oldu, beni  niçin tebrik ediyorsun?

- O karpuzun demiş Bektaşi, hiçbir yerine delik açmadan içine nasıl sıçtın öyle?

***

Bizimki de o tertip: Hiçbir yerine delik açmadan memleketin içine ettik…

(Aslında ülkemizi delik deşik ettik, kevgire çevirdik ya, benzetmede hata olmazmış…)

Var ya, şu güzelim ülkemizin, güzelim ulusumuzun bir yurttaşı olmaktan utandırdılar bizi…

 

Yazarın Diğer Yazıları