Amiyane Tabir ile kördüğüm haline gelen, dünyanın bir çok istihbarat örgütlerinin cirit attığı ve içinde 32 ayrı terör örgütünü barındıran, İDLİB’de neler oluyor.?
Daha birkaç hafta öncesine kadar çok iyi giden Türkiye ve Rusya ilişkileri bir anda neden bu kadar gerilerek savaş noktasına geldi? Rusya ve Amerika Gerçek ten Suriye’nin Toprak Bütünlüğü konusunda Ne amaçlıyor? Rusya ve Türkiye stratejik bir dostu mudur? Bundan sonra Rusya ile ilişkilerimiz ne yönde seyir edecektir? Gerçekten Rusya ile savaş noktasına geldik mi?
Son günlerde Suriye’de ne işimiz var diyerek Türkiye’de farklı algılar yaratmak isteyenlerin okuması için bu yazımı kaleme aldım.
Türk dostu görünen, neredeyse her ay Türkiye’ye ziyarete gelen ve Türkler tarafından dostluğu takdir gören Rusya Devlet Başkanı Vladimir PUTIN ile Türkiye Cumhurbaşkanı ERDOĞAN ile ilişkiler neden bir anda eski SSCB dönemine döndü.?
Suriye rejim güçlerinin tarafından idlib’de kalleş ce saldırıya uğrayan şehitlerimizin öldürülmesi Türkiye de birçok kişinin aklına hemen şu soruyu getirdi, Acaba Rusya 24 Kasım 2015 tarihinde Suriye’nin kuzeyinde sınır ihlali yapan Rusya hava kuvvetlerine ait SU-24 tipi savaş uçağının düşürülmesinin intikamını mı aldı Türkiye’den?
Allah biliyor ya bu ilk anda benim de aklıma gelmedi değil. Çünkü Rusya Devlet Başkanı PUTİN o zaman açıklama yaptığında Türk Dostlarımız bizi sırtımızdan vurdu ve biz bunu unutmayacağız; Bir gün gelecek bunu misliyle ödeteceğiz demişti.
Türkiye bunu o gün Rusya’nın kayıp acısı nedeniyle söylediğini düşünmüştü.
Ayrıca Türk Genelkurmayı, askerlerimizin İdlib gözlem noktalarının neresinde konumlanmış olduklarının koordinatlarını Rus askerlerine verdiklerini açıklayınca azmettiricinin Moskova olduğu çıkıyor ortaya.
Ama tüm olanlara aklıselim bakınca da şöyle bir soruyu kendime sormadan edemiyorum.
Türkiye ile yüzyılın projelerini imzalayan Rusya’nın 5. Büyük ticari ortağı haline gelerek ticaret hacmini 40 milyar dolara ulaştıran tecrübeli ve köklü bir devlet geleneğine sahip Rusya Devleti, Türkiye ile politik ilişkilerinin kopması neticesinde çok ciddi zararlar göreceğini bile, bile acaba bu kadar acemice bir tutum sergileyip Türkiye ile ilişkilerini tehlikeye sokabilirimi.? Özellikle ekonomisi de çok kötü iken?
24 Kasım 2015 tarihinde bizim Hava Kuvvetlerimiz tarafından Rus uçağının düşürülmesi Devletimiz içerisinde PDY tarafından gerçekleştirilip Türkiye’yi Rusya ile savaşa sokmaya çalıştıklarını hepimiz millet olarak çok iyi tecrübe etmiştik.
Acaba tarih tekrar tekerrür mü ediyor? Askerlerin konumunun koordinatları rejim güçlerine Fetöcüler tarafından sızdırılmış olmasın? Yoksa bazı kesimlerin iddia ettiği gibi gerçekten Rusya 24 Kasım 2015’in intikamını aldı?
Mehmetçiğimize yapılan kalleş saldırının izleri her ne kadar Rusya’yı gösterir ise de Rusya Devlet Başkanı Vladimir PUTİN istihbarat kökenli bir devlet adamıdır ve Çok zor inşa edilmiş Rusya, Türkiye İlişkilerini bir anda tehlikeye girmesine müsaade etmeyecek kadar da tecrübeli bir Devlet adamı ve siyasetçidir.
Bu saldırıda Rusya’nın parmağı olduğunu düşünmüyorum düşünmek dahi istemiyorum.
Hatırlayalım 24 Kasım 2015 tarihinde PDY tarafından düşürülen Rus savaş Uçağından sonra Ankara’da Fetöcü Polis in öldürdüğü Rusya’nın Büyük Elçisi Andrey KARLOV cinayetini…!
Rusya konuyu soğukkanlılıkla ele alarak iki ülke arasındaki ilişkileri muhafaza etmiştir.
Ben buradan Cumhurbaşkanı ERDOĞAN’ı ve ekibini İdlib konusunda izledikleri kararlı ve tecrübeli politika nedeniyle tebrik ediyorum.
Rusya ile yaşadığımız ilk siyasi krizde domates üreticimizden turizmciye kadar ülkede herkes ekonomik krize girerek perişan oldu ve o krizin etkisi iki yıl boyunca devam etti.
Bizim Rusya’ya, Rusya’nın da Türkiye’ye ihtiyacı var bu kaçınılmaz bir gerçektir.
Şimdi dönelim Suriye konusuna; Elbette Rusya’nın Suriye’de hesapları var ve o hesaplarını ulusal çıkarları doğrultusunda gerçekleştirmek isteyecektir.
Astana da Türkiye ile Suriye anlaşmasını imzalayıp, Türkiye’nin Barış Pınarı, Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı Operasyonlarına destek veren, Operasyonların başarılı olabilmesi için Suriye Hava Sahasını bile Türk Hava Kuvvetlerine açan ve Türkiye ye desteğini aleni Şekilde Ortaya koyan Rusya, neden İDLİB noktasına gelince tıkandı?
Rusya ve Türkiye’nin Suriye ilişkilerini ta baştan alarak baktığımda Rusların birçok amaçları olduğunu ve bu güne kadar Türkiye ye karşı ikiyüzlü bir politika sergilediklerini tespit ettim.
Hatırlarsanız Muhalifler Beşer ESED’e karşı Sokaklara döküldükleri zaman neredeyse Suriye’nin % 85’ini başkent Şam dâhil kontrol altında tutuyorlardı.
Beşer ESED her gün güç kaybederken, Suriye’de bir anda İsrail ve Amerika güdümünde DAEŞ ve İŞİD diye bir örgüt devreye girdi. Bütün muhalifleri neredeyse ezip geçiyordu ve muhaliflerin elde bittiği bölgeleri tek, tek geri alıyorlardı. Fakat Beşer ESED’e karşı hiç bir şey yapmıyorlardı.
Amerika ve İsrail burada tavşana kaç, tazıya tut taktiği uyguluyordu.
Fakat Suriyeli Kürtlerin yoğunlukta yaşadığı bölgelere gelince; ABD ve İsrail doğurduğu Terör Örgütü DAEŞ ve İŞİD’i diğer bir terör örgütü PYD/YPG/PKK ile ele geçirmeye çalıştı. ABD yaşanan çatışmalarda DAEŞ ve İŞİD örgütünü güya PYD/YPG/PKK güçleri temizliyormuş gibi ve de yine Sanki PYD/YPG/PKK kuzey Suriye Kürtlerinin temsilcileriymiş gibi algı operasyonu yaratarak Kuzey Suriye Kürtlerini bir anda Dünyanın gündemine oturtmaya çalıştılar ve başarılı da oldular.
ABD bunu PYD/YPG/PKK ye binlerce Tır dolusu silah verebilmenin zeminini hazırlamak için yaptı.
Sonucunda Suriye’nin neredeyse % 35’lik bölümünü içinde petrol sahalar ile birlikte o örgütten alarak PYD/YPG/PKK teslim etti.
Türkiye, Amerika’nın Hedefinin Suriye’nin kuzeyinde Akdeniz’e açılan sözde bir Kürt Devleti koridoru kurup Suriye’yi parçalamak ve zaman içerisinde zaten hendek olaylarında da şahit olduğumuz gibi Türkiye Kürtleri üzerinde oynadığı oyunu başararak kuracağı sözde Kürt Koridor devleti ile Türkiye’den alabileceğini hayal ettiği toprak parçası ile birleştirdikten sonra İsrail ile Entegre etme planını zaten biliyordu..
Türkiye güneyinde kurulan komployu yalnız elini değil gerekirse gövdesini taşın altına koyarak Amerika ile savaşı dahi göze alıp; ne Pahasına Olursa olsun PYD/YPG/PKK’yı bozguna uğratıp toprakları geri almak için ÖSO ile birlikte operasyonlara başladı ve başarılı oldu.
Türkiye’nin kuzey Suriye operasyonlarına Rusya’nın desteği acaba Türkiye’yi stratejik ortak gördüğünden mi? Yoksa Amerika ile Türkiye’yi Suriye’de karşı karşıya getirerek iki NATO ülkesi arasında siyasi kriz yaratarak Türkiye’yi NATO’dan uzaklaştırma taktiği miydi?
Benim Kanaatimce hem bunlar hem de daha fazlasıdır. Çünkü Rusya, Türkiye’nin PYD/YPG/PKK’dan Aldığı Bölgeleri Amerika’nın kontrolünde olan terör örgütünden dan alamayacağını biliyordu,
Ama Türkiye ile sıkı ticaret bağları oluşturduğunu düşünen Rusya bu toprakları Türkiye’den kolayca alabileceğinin hesaplarını yapmıştı başlangıçta.
Ama Yanıldığını İDLİB noktasına gelince anlayabildi ancak. Yani Rusya’nın evdeki hesabı çarşıya uymadı, çünkü Türkiye kendi planlarını yapıp bağımsız hareket ederek kazanımlarını muhafaza edebileceği askeri yığınaklara varan tedbirler almaya başlayınca Türkiye’nin ciddiyetini anladı Rusya.
Peki Rusya’nın gerçek niyeti neydi.? Bana göre Rusya’nın niyeti hiçbir zaman Türkiye ile savaş noktasına gelmek değildi.
Öncelikle Rusya’ya dışarıdan bakılınca Rusya devlet Başkanı Vladimir PUTİN’in her ne kadar Devlete hâkim olduğu görünse de işin aslı öyle değildir. Rusya’nın dış ve iç politikasında birçok konular halen Rus derin devletinin kontrolündedir.
Elbette PUTİN’in Cumhurbaşkanı ERDOĞAN ile samimi bir dostluğu söz konusudur.
Lakin Devletlerin çıkarları söz konusu olduğu zamanlarda dostluklar işlemez ülke çıkarları ağır basar her daim..
Suriye rejim güçleri ve Rusya neden sürekli İDLİB’i bombalıyor nedenlerini gelecek yazımda anlatacağım.
