METE AY, TURİZM SEKTÖRÜNÜN SORUNLARINI İYİ PARTİ GRUP TOPLANTISINDA ANLATTI
TBMM İYİ parti grup toplantısında turizmcilerin sorunları konuşuldu. Fethiye'den turizmci ve ÇALIŞ-DER Başkanı Mete Ay, turizm sektörünün sorunlarını İYİ parti grup toplantısında dile getirdi.
Mete ay, turizmcilerin var olan sorunlarını gündeme getirmek için turizmciler ve bu sektörden ekmek yiyen milyonlarca vatandaş adına kendilerine konuşma imkânı veren İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e teşekkür etti.
Ay konuşmasında şu açıklamalarda bulundu;
“Ülkemizin önemli turizm merkezlerinden Fethiyeli turizmci bir kardeşiniz olarak, bacasız fabrikamız, en önemli ihracat gelir kapımız turizm için görüş ayrımı yapmaksızın sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri olarak bizlere söz hakkı verilmesi, demokrasimiz adına bizleri çok mutlu etmiştir. Bilindiği üzere Çin'de ortaya çıkan ve kısa bir sürede tüm dünyaya yayılan Coronavirüs(Covid-19) salgınının etkilerini en yoğun ve derinden yaşayan sektörlerin başında turizm, hizmet ve konaklama sektörleri gelmektedir. Turizm, sağladığı istihdam ve döviz rezervlerinin artışı açısından ülkemizde kritik bir öneme sahip olduğu gibi, başlıca geçim kaynaklarından biridir. Faaliyet alanlarına bakıldığında ne yazık ki bu küresel virüs krizinin yıkıcı ekonomik etkilerine en çok maruz kalanlar da turizm sektöründe faaliyet gösteren işletmelerimiz ve turizm sektörüne dolaylı hizmet sağlayan sektörler olmuştur.
“Bir Çok Esnaf Umutsuzlukla Müşteri Beklemekte”
Sokakta turizmden istihdam sağlayan birçok esnafın umutsuzlukla müşteri beklediğini vurgulayab Mete Ay; “Tüm dünyada hızla yayılan bu virüsün sağlığımız üzerindeki etkilerini en aza indirmek birincil odak noktası olsa da, bir yandan da bölgesel ekonomimize olan iktisadi etkisi göz önünde bulundurulmalı ve bölge ekonomisini ayakta tutmanın yolları araştırılmalıdır. Zira geçtiğimiz eylül ayında Thomas Cook'un iflası ile büyük ölçüde sarsılan işletmeler, Covid-19 salgını dolayısıyla 2020 sezonunda da tarihin en kötü sezonlarında birini geçirmektedirler. Hoteller boş, hatta birçoğu kapalı. Barlar, eğlence mekanları kapalı. Seyahat acentaları zaten az olan müşterisi sayısı ile hem transfer hem teknelerde, turlarda yarı kapasite ile çalışmakta, sokakta turizm den istihdam sağlayan birçok esnaf umutsuzlukla müşteri beklemekte. Turizm sektörü geçtiğimiz yıllarda geçirdiği krizlerden ötürü de Covid-19’a borçlu yakalanması da işin cabası. Karşılaşılan zorluklar bu düzeyde iken, ödemelerin ve vergilerin ertelenmesi gibi bazı müdahaleler ile kredi destek paketleri gibi devlet tarafından sağlanan destekler, işletmelere bir nebze olsun nefes aldırsa da, yaşanılan sorunların bertarafını sağlayamamıştır.” dedi.
Ay açıklamasına şöyle devam etti; “Covid-19 salgınının hem turizm gelirleri hem de tedarik zincirleri üzerindeki etkisinin bölge ekonomimizi telafisi zor bir duruma düşüreceği aşikârdır. Bu çerçevede, turizm işletmelerimiz ve tedarik zincirinde de yer alan tüm işletmelerin operasyonel ve finansal etkiyi azaltacak, daha geniş kapsamlı, büyük çaplı, bütüncül ekonomik önlem paketleri ve hibelerle desteklenmesi gerekmekte olup, turizm işletmelerini rahatlatacak bir takım önerilerimiz şunlardır:
1.Vergilerin Ötelenmesi ya da İptal Edilmesi
Covid 19 salgının tüm sektörlerde açtığı yara değerlendirildiğinde, yarası en geç kapanacak sektörün turizm sektörü olduğu aşikardır. Bu noktada Evsel Katı Atık Toplama ve Bertaraf Ücreti, Çevre ve Temizlik (Çöp) Vergisi, İlan ve Reklam (Tabela) Vergisi, Emlak Vergisi gibi Belediyelerin toplamış olduğu vergiler, geçen sene çıkan Konaklama Vergisi ve “Turizm Katkı Payının” 2020 sezonunda alınmaması, 2020 yılı için iptal edilmesi ya da 2021 sezonuna ötelenmesi işletmelerimize nefes aldıracaktır.
2.Kredi Ödemelerinin Ertelenmesi
Pandemi sürecinde başlatılan, ilk 6 ay ödemesiz KGF teminatlı, Devlet destekli kredilerin geri ödemeleri, önümüzdeki sonbahar aylarında başlayacaktır. Ancak zaten sezonu hiç başlamamış ya da çok kötü geçmiş turizmcilerimiz için ödemelerin, faiz farkı uygulanmaksızın, 6 ay daha uzatılması, sezonu zararla geçirmiş olan işletmelerin en azından 2021 yılı sezonunu görmelerine imkan sağlayacaktır. Bir yıl ödemesiz kredilerin tekrar oluşturulup Turizm İşletme sahiplerinin kullanıma açılması turizmcilerimizin geleceğine umutla baktırabilir.
3.Hava Yolları Firmalarına Yakıt Desteği Verilmesi
Geçmiş yıllarda turizm sektörünü hareketlendirmek amacıyla uygulanmış olan “Hava Yolu Firmalarına Yakıt Desteği”nin tekrarlanması. Önümüzdeki Ağustos Eylül, Ekim, Kasım aylarında yeniden işleme alınması Türkiye’yi tekrar yabancı acentaların ilk destinasyonu yapar ve turizm sezonun uzamasını sağlar ve bence de tam zamanıdır.
4.Turizm Sektöründe İstatistiki Verilerin Yetersizliği ve Tutarsızlığı (Ölçemediğimiz bir şeyi Yönetemeyiz)
İşletmeler için büyük önem arz etmekte olan verilerin başında ilçemizi ziyaret eden ve konaklayan turist sayıları ve turist sayılarının milliyet, yaş, cinsiyet gibi başlıklara göre sınıflandırılmış hali gelmektedir. İşletmeler katılacağı fuarlar, uygulayacağı pazarlama stratejileri, hedef ülkeler gibi birçok hazırlık çalışmasını bu veriler ışığında yapabilmektedirler. Örnek olarak ilçemize ay bazında hangi ülkelerden, hangi yaş aralığında, kaç ziyaretçinin geldiği bilgisi edinilememektedir. İl bazında istatistiki veriler sadece hava-deniz hudut kapılarından alındığı, uyruk, cinsiyet, yaş aralığı gibi konaklama istatistiklerinin ayrı veri halinde bulunmadığı bilinmekte olup Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan aldığımız veriler ise diğer kurum ve kuruluşlardan alınan veriler ile karşılaştırıldığında sayıların tutarsız olduğu göze çarpmaktadır.
Eğer bu istatistiki bilgiler elimizde olsa idi Turizmde planlama programlama ve sonucunda pazarlama imkanımız çok daha kolay olurdu istatistiki bilgiler ile desteklenmiş bilimsel plan ve programlamanın sonunda 12 ay turizm yapılabilen ülke olmak imkansız değildir.
5.Covid 19 Süreci Sonunda Ekmeğini Turizmden Kazanan Ege ve Güney Ege’nin Aldığı Göç
Özellikle Pandemi sonrası büyük şehirlerden inanılmaz bir göç başlamıştır. Doğa ve tabiatın denizinin güzelliği havasının sıcaklığı ile yaşanabilir bir bölge olarak görülen Güney ege de nüfus her gecen gün artmaktadır. Buna paralel olarak da alt yapı ve üst yapı eksikleri çoğalmakta doğamız tahrip olmakta denizlerimiz Körfezlerimiz kirlenmektedir( en iyi örnek Fethiye Körfezidir) .Ziyaret eden Turistlerin harcadıkları para ile Ülkeye büyük bir döviz kazandıran Güney Ege Bölgesi alt ve üst yapı olarak çoğalan nüfusla sınıfta kalmaktadır.
Sizlerden ricamız böyle güzel bir bölgenin geleceğini kurtarmak için yada ülkemize girecek dövizin devamlılığının artarak sürmesi için bu bölgeye siyaset üstü bakarak gerek hükümetimiz gerek yerel yönetimler ile beraber hizmet alımının zorlaştırmadan alt ve üst yapı eksiklerinin tamamlanmasıdır.
6.Üç Bir Yanı Denizlerle Çevrili Bir Türkiye’de Deniz Turizmi Nerede?
Türkiye'nin adalar dahil sahip olduğu kıyı mesafesi 8333 Km’dir. Bu uzunluğu turizmde yeteri kadar doğru kullanamadığımızı düşünüyorum. Bir örnek verirsem deniz taşımacılığı en ucuz toplu taşıma aracıdır. Bodrum, Marmaris, Fethiye, Antalya arası toplu taşıma feribotları koyarak turistlerimizin bir bölgeden diğerine güzel kıyılarımızı görerek ulaşmasını sağlamak turistik açıdan inanılmaz bir çekim gücü oluşturacaktır. Aynı Fethiye Babadağ Yamaç Paraşütü gibi.
"Hiç Olmayacak Yerlerde Yapılan Servis ve Tamiratlar, Hem Denizimizi Kirletiyor hem de Bizleri Zehirliyor."
Alt yapı eksiklerinin denizde de var olduğunu vurgulayan Mete Ay; "Birçok turizm beldemizde tekne bağlama yerleri yeterli değil. Hatta tekneler bozulduğunda doğru bir yerde tamirat yapacak yat çekek yerlerimiz yok. Hiç olmayacak yerlerde yapılan servis ve tamiratlar, hem denizimizi kirletiyor hem de bizleri zehirliyor. Denizlerimizin doğamızın güzelliği temizliği hem insanın hem turizmin olmaz ise olmasıdır. Meclisimizin siz değerli temsilcilerinden ve hükümetimizden bu konularda destek istiyoruz. Bu desteği, şahsımız için değil, ülkemiz için istiyoruz. Milletin kürsüsünde bize bu imkanı verdiği için Sayın Genel Başkan’a ve sizlere saygılar sunuyor, çalışmalarınızda başarılar diliyorum.” diye konuştu.