Kezban Yenge türküsünü bilir misiniz?”Kezban Yenge”hikayeli türkülerimizdendir. Kezban Yenge yaşadığı dönemde,çevresidekilere tepeden bakan,küçümseyen biri olarak bilinirmiş.Muhtar falan da değildir,bilindiği üzere.Yani sözün özü sen kim,muhtarlık kim manası çıkıyor türküden.Türkü beni bu anlamda düşündürürür hep.
Evet muhtarlık kim,kadın kim diye düşünmekteyiz bugün de?Neden mi böyle söylüyorum.Bütün bunları bana düşündüren aslında 3 Nisan tarihi. Kadınlar 3 Nisan 1930 yılından itibaren çıkarılan bir dizi yasa ile önce belediye seçimlerine katılma, muhtar seçilme hakkı kazandılar.
Kezban Yengelerin muhtar,başkan,meclis üyesi olabilmesinin yolu açılmış oldu böylece.Başlangıç tarihimiz böyle. Maalesef güncel rakamlar gösteriyor ki; daha gidilecek çok yolumuz var.Yolumuz hem çok uzun,hem de meşakkatli.
Sadiye Hanım ülkemizin ilk belediye başkanı kadını.Artvinin bir beldesinden seçilmiştir. Türkiye'nin ilk kadın muhtarı Gül Esin, Çine,Karpuzlu’dan seçilir.Kendisi iki yol muhtarlık yapar.Kahvehanelerde kumar oynamayı yasaklamış, çocukların okula yazdırılması, kadınların sosyal hayata hazırlanması, kız kaçırma olaylarının önlenmesi ve nikâh işlerinin düzene sokulması gibi konularda çalışmıştır.Kadın muhtarın bu başarılı çalışmaları Atatürk tarafından da ödüllendirilmiştir.
Cumhuriyetin ilanıyla birlikte sosyal ekonomi siyasal alanda pek çok yasal düzenlemenin yaıldığını görüyoruz.Aynı zamanda hızla uygulamaya geçiliyor.Kadınların siyasal alanda seçme seçilme hakları da bu düzenlenlemelerin içinde çok önemli bir yere sahip.Kadınların siyasal yaşama katılımındaki olumlu gelişmeler,maalesef artarak devam edemiyor.Hep bir tökezleme görülüyor sanki.
Dünyadaki işlerin yarıdan %60’ını kadınlar yapıyor.Dünya Ekonomik Forumu'nun her yıl yaptığı "Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporu'na" hazırlıyor.Maalesef Ülkemiz, 149 ülke arasında 130'uncu sırada yer alıyor.
Toplumun her alanında var olan, ancak çoğu zaman emekleri, varlıkları görünmez kılınan kadınların siyasette temsil edilmesi elbette ki yetersiz.
Kadınların siyasal yaşama aktif olarark katılmamalarının çok çeşitli sebepleri var tabii.Toplumun bir yarısını da kadınlardan oluştuğuna göre, çok düşünmemiz gerekiyor sanırım. Kadınlar için politikanın,kadınlarla birlikte yapılması gerektiğini kabul etmeliyiz.
Kadınlar şiddetten Eğitim,Ekonomik bağımlılık,Sağlık sorunları,Eşitsizlik gibi pek çok sorunla karşı karşıya.Kadının sorunu ,toplumun genel sorunu aslında.Baktığımız zaman hepsi birbirinden önemli ve gitgide de derinleşen sorunlar.
Siyasi mekanizma içinde bu sorunların çözümlenebilmesi için,kadınların kendi sesini duyurması gerekiyor.Kadınlar sorunlarını ve çözüm önerilerini ürtemek için siyasi arenada mutlaka rol almalıdır.Bu konuda siyasi partilerin en alt kademeden,en üst kademeye kadar olan yapılarında yer verilmelidir.Kadınların toplumu birleştirici,yapıcı tutumları gözardı edilmemelidir.Hepimizin ortak akla ihtiyacı var.
Aslında sadece siyasi areneda değil,sivil toplum kuruluşlarında da kadına duulan ihtiyaç gerçekten önemli.Toplumdaki kadın potansiyelinin aktif hale getirilmesi gerekmektedir.
Sonuç olarak Türkiye genelinde görev yapan muhtarlardan, yüzde 2,14’ü kadın muhtarlar oluşturuuyor. Fethiyede de bir kadın muhtarımız ve 4 kadın meclis üyesi ile temsil edildiğimizi de söylemeden geçmeyelim.Kadın hakkı insan hakkı diyelim ve eksiksiz demokrasiye inancımızı yitirmeyelim.
