'Ben Hissediyorum, Kesin Bir Şeyler Oldu !?'

Yok yok!.. Ben bu başlığı yazdım diye, sakın ha AKP Genel Başkan Yardımcısı sayın Ali İhsan Yavuz Beyefendinin, İstanbul Seçimleri hakkında YSK’ya şikâyet ederken söylediği; “Ne oldu bilemiyoruz ama, sandık başında kesin bir şeyler oldu, seçimi de İmamoğlu öyle kazandı!”sözleri aklınıza gelmesin!.. Bilirsiniz, ben devlet büyüklerimizin böyle ciddi konulardaki işlerine asla karışmam!..

Ben bu yazımda, yine İstanbul – Sancaktepe’de yaşanan, ama seçimlerle ilgisi olmayan bir aile dramından bahsedeceğim!.. Hani ülkemizde son yıllarda ortaya çıkıp çıkıp; “Bu ülkede adalet yok!” diyerek, her türlü adaleti kendi bildikleri yöntemlerle sağlamaya kalkışıp, önüne geleni doğrayan, vuran, öldüren insanlarımız çoğaldı ya? Gazetelerimizin üçüncü sayfaları bu tür haberlerden geçilmez oldu ya? İşte ben bugün bunlardan birinden bahsedeceğim!..

06 Mayıs 2019 tarihli ‘Korkusuz Gazetesi’nin 3. sayfasında bir haber çıktı, haber şöyleydi: “Adem U. (33) isimli kişi, iş arkadaşı olan Mustafa D.’yi evine çağırdı… Evde buluşan ikilinin arasında bir süre sonra tartışma çıktı… Tartışmanın büyümesi üzerine ev sahibi Adem U., iş arkadaşı Mustafa D.’yi yere yatırıp, belindeki bıçağı çıkarıp boğazına dayadı!.. Çevredekilerin ihbarı üzerine eve hemen polis geldi… Polisler onları ikna etmeye çalışırken; bir polis, zanlının bir anlık dalgınlığından yararlanarak, Adem U.’nun elinden bıçağı kaptı ve onu etkisiz hale getirdi!.. Ev sahibi Adem U. ifadesinde; ‘İş arkadaşım Mustafa D. ile benim eşimin uzun süredir ilişkisi vardı, onu bu sebeple rehin aldım’ dedi…”

DHA Muhabiri sayın Ramazan EĞRİ’nin haberinin, benim doğrulattığım kısmında şu ifadeler de varmış: Ev sahibi Adem U., polislerin ısrarla sordukları; “Sen bu ilişkiyi nasıl öğrendin!? Evde onları yatakta mı yakaladın? Başka yerlerde bu işi yaptılar da, o görüntüler mi eline geçti? Yoksa birileri mi kulağına fısıldadı? Bunu nasıl öğrendin, kanıtın var mı?” demişler… Kadının kocası Adem de; “Hayır, ben bunları beraber yakalamadım, elimde görüntü filân da yok!.. İlişkileriyle ilgili bir kanıtım yok, ama ben hissediyorum, bunlar arasında kesin bir şeyler oldu!.. Bu adamın adı geçtikçe, bu adam her evimize geldiğinde, benim eşim hemen saçını-başını düzeltiyor, kavga etmiş olsak bile derhal yüzü gülüveriyor, bu adama hep kibar davranıyor!..” deyince, polisler; “Yahu bunlar her eve gelen misafire karşı yapılan çok normal hareketler, senin başka geçerli kanıtların var mı, bize onu söyle?” demişler. Adam da; “Dedim ya, gözümle görmedim ama, o adamla arasında bir şeyler olmasa karım böyle davranır mı? Önümde olmasa bile, ben yokken aralarında mutlak bir şeyler olmuş gibi görünüyor?” demiş, iyi mi?

Sonra ne olmuş biliyor musunuz? Kadının da, ilişkisi olduğunu iddia ettiği iş arkadaşı Mustafa D.’nin de ifadeleri alınmış, ortada elle tutulur bir kanıt olmadığı için, bıçaklı saldırgan Adem U.’nun dışarıdan mahkemesine devam edilmesi kaydıyla, sonra hepsi de salıverilmiş…

Haaa, bazılarınız çıkıp da; “Elle tutulur kanıt-delil yoksa, zaten olacağı budur!.. ‘Zannetmek’ bahanesiyle dava mı açılır, hak ihlali mi yapılır yahu!? Ne diye koskoca YSK, aynı zarf içinde kullanılan Muhtarlık, Meclis Üyeleri ve 39 İlçe Belediye Başkanlığı seçimlerini iptal etmedi de, neden sadece İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerini iptal etti ki!? Yazık değil mi İmamoğlu’nun alın teri ve emeklerine” diye bana sorabilirler? 

Yahu ne diye ısrar edip duruyorsunuz ki? Ben başta söyledim; bugünkü konumuzun bu seçimlerle bir alâkası yok; sadece bir kocanın, genç ve güzel karısından duyduğu şüphe sonucu yaptıklarının haberini size anlatmaya çalıştım!.. DHA Muhabiri sayın Ramazan EĞRİ’nin, sadece benim sonradan doğrulattığım haber kısmını size aktardım ya!.. Mesele bundan ibarettir, çünkü ben size en baştan; “devlet büyüklerimizin seçim işlerine asla karışmam” dedim ya kardeşim!..             Sakin KOŞAR…