Uzun süredir yazmak istediğim ama cevabını bir türlü bulamadığım bir soru var. Bu gün yazmaya kadar verdim. Yazılarımı kontrol ve edit eden psikiyatır hocam bu yazıma neler katacak, nasıl düzeltecek ya da ne yorum yapacak doğrusu çok merak ediyorum.
Bir sosyal çevre içerisinde yaşıyoruz. Bu çevre eş, dost, akraba, anne-baba, evlat gibi figürlerden müteşekkil. Ama zaman zaman bu değer verdiğimiz insanların ihanetine uğruyoruz. Çoğu zaman bu dostum veya arkadaşım dediğimiz kişiler olurken, bazen ise eşi ya da çocukları bile ihanet edebiliyor insana . Anne-babasının ihanetine uğrayanlar bile vardır belki.
Tamam çocuklarımızı ve ebeveynlerimizi seçme şansımız yok. Fakat eş, dost ya da arkadaşımızı nasıl seçebiliriz. Bunların bir gün bize ihanet edebilecek bir karaktere sahip olup, olmadıklarını bilmek mümkün mü? Bunun bir ölçütü, bir kriteri bir davranış yapısı var mı?
Ben hiç ömrümde ihanete uğramadım diyen birisi var mı? Eğer varsa o kişinin yaşamını ve sosyal çevresini tanımayı çok isterim.
Ben çok ihanete uğradım. Bir çok arkadaşımı, dostum dediğim insanları, dahası ihanetine uğradığım sevgilimi çıkarıp attım hayatımdan.
Dostum dediğiniz, sırtınızı yasladığınız, uğruna bir çok fedakarlıklar yaptığınız birinin sizi arkanızdan hançerlemeyeceğini nereden biliyorsunuz?
Bunu test etmenin yolu onu size yakın olmaktan dolayı zarar görebileceği bir konuma düşürmenizdir.
Sizden daha yakışıklı ya da güzel, daha genç, daha varlıklı birisi karşısına çıktığında, sevgilinizin size ihanet etmeyeceğini, sizi buruşturup bir kenara atmayacağını bilebiliyor musunuz?
Bunu test etmenin tek yolu var. Böyle birisini bulması.
Muktedirken, güçlüyken, mevki, makam sahibiyken yanınızda olanların kaç tanesi siz bunları kaybettiğinizde bile hala yanınızda olacak? Bu mevkileri kaybetmeden bunları bilmek mümkün mü? Bunun bir karakter testi var mı? Böyle bir test hazırlayabilmek mümkün mü?
Evet sorum bu. Cevaplamaya çalıştığım, kafa patlattığım ve yazmaya çalıştığım bu? Hangi karekteristik özellikler, hangi kayıplarda sizi terk ederler? Ya da hangi karakterler her ne olursa olsun sizin yanınızda kalırlar?
Sizi satanlar, ya korktuklarından, yani sizin düştüğünüz durumun kendilerine zarar verme ihtimalinden korktukları için sizi satarlar ya da artık sizden bir menfaatleri olmayacağından.
O zaman asıl neden korku ve menfaat.
Peki korkunun ya da menfaatin satma noktasındaki eşik değeri nedir?
Elbette bu kişiden kişiye de değişir. O zaman herkesin ayrı bir eşik değeri var.
Bu eşik değer sizin o kişiye vereceğiniz değerin de ölçüsüdür aynı zamanda.
Eminim ki bir çok kişi bu şekilde ihanetlere uğramıştır.
O zaman, eş ve dostlarımızın bizi satma eşik değerlerini bilmek ve onlara bu eşik değer kadar değer vermek gerekiyor.
Fakat bu bakış açısından bir sonuç elde etmek mümkün görünmüyor.
O halde tersten bakmak lazım.
Siz eşinizi veya dostunuzu, arkadaşınızı hangi eşik değerden sonra satarsınız?
Biraz ağır oldu ama, İşte bu soruya vereceğiniz eşik değer kadar eşinize, dostunuza, arkadaşınıza değer verin. Bu bir ölçüde sizi sağlama alır. Ama eğer sizin eşik değeriniz yok ise, her ne pahasına olursa olsun yanlarında olurum diyorsanız, o zaman bunu anlamanın tek yolu, en dibe düşmektir.
Maalesef bu da çok acı.
Ya bunu göze alacaksınız, ya da yalancı bir sosyal çevrede yaşıyor olacaksınız.
Bu durumda da sıkıntı şu ki; hiç hak etmeyen insanlara değer veriyor olacaksınız ve hiçbir zaman kim elmas, kim kömür ayırt edemeyeceksiniz.
Bu da elmasa haksızlık değil mi?
Bunun bir algoritması yok.
Belki bir simülasyon iş görür.
Bunu keşfedecek bir dâhiye acil ihtiyaç var.
Aslında değersiz olan insanlara değer vermek, çok yoruyor.
