Prof.Dr.Ercan BALDEMİR

İntihar

Prof.Dr.Ercan BALDEMİR

  • 1114

Maalesef genelde olan ama son zamanlarda daha fazla duyar olduğumuz ve her vicdan sahibinin içini sızlatan büyük bir acı.
Bir çoğunun mutlaka kendisine göre haklı gerekçeleri vardır. Çaresizlikleri var. Büyük bir kısmının psikolojik rahatsızlık kaynaklı meyli var.
Burada intihar etmenin ne kadar kötü bir şey olduğundan konuşmayacağım. 
Bu malumun ilanı olur.
Ben bunun sonuçlarından konuşmak istiyorum. 
Geride kalanlardan.
Bir insan anne- babasına ya da çocuklarına bile isteye büyük bir acı yaşatmak ister mi?
Kaza olur, hastalık olur ve insanlar genç yaşta vefat eder. Bunun anlaşılır bir tarafı var. Elinden gelen bir şey yok. Kalanlar kadere rıza gösterir.
Ama intihar bilerek ve isteyerek sevdiklerine acı yaşatmaktır. Onların başlarını öne eğdirmektir.
“Sizi çok seviyorum lütfen beni affedin” diye biten cümleler, aslında nefretin ya da samimiyetsizliğin göstergesidir.
İnsan sevdiğine bu acıyı yaşatmaz.
Bir anne-baba bu şekilde evladını toprağa verirse, kendisi de o mezara girmiş demektir.
Hele çocuklara bırakılan mesajı anlıyor musunuz? 
“Ben yokum artık başınızın çaresine kendiniz bakın”.
 Hele de daha çok küçük olan çocuklara bu mirası bırakmak.
Bir de utanç bırakarak gitmek.
Hangi çocuk göğsünü gere gere annem ya da babam intihar etti diyecek.
Hep terkedilmenin acısını çekecek. Annem ya da babam bizi atıp gitti demekle aynı şey bu. İkisi de bile isteye yapılandır.
Aynı durum anne-babasını bu şekilde terk eden evlatlar için de geçerli.
İnsan sosyal bir varlık. Sosyal çevrenin bir parçası. Sorumlulukları var. Bunların bir çoğuna da kendisi talip oldu.
Öyleyse sadece kendi canı değil kıyılan.
İntiharı düşünenler bunları bilmeli.

Yazarın Diğer Yazıları