Yüzde 51

Epeyce yükseğe çıktık, güzel bir gölge seçtik, oturduk arkadaşlarla. Manzara harika, deniz masmavi, gökyüzü masmavi, hava berrak ve sıcacık, etrafım kozalak dolu. Bir kozalağın olgunlaşması yaklaşık iki sene sürüyor.
Bazı duyguların olgunlaşması için belli bir zaman gerekiyor. Ekşi maya hemen olmuyor, bir süresi var, bir usulü var. Oluşması için gereken maddeleri, miktarlarını, kıvamını tam ayarladıktan sonra belli bir ısıda ve belli bir zaman sonra kullanmaya başlıyorsun. O zaman bile ilk kullandığın mayanın ekmeğe verdiği tat ile daha sonra kullandıkların farklı oluyor. 
Bu böyle oluyor da biz insanlardaki latifelerin, ince duyguların gelişmesi için yapılması gerekenler, uzak durman gerekenler, yapmaman gerekenler yok mu? Var elbet. Ama biz ne yapıyoruz? Hiç. Hadi hiç demeyelim. Kendimize göre bir şeyler yapıp, uzak durup, yapmayıp, hemen ‘Eee niye olmuyor’ demiyor muyuz? Söylüyoruz. Buna pek hakkımız olmasa gerek. Peki ne yapmalıyız? 
İnsan önce kendisini tanımalı. “Ben kimim, nasıl biriyim?” Ne diyor Yunus:
İlim ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir 
Sen kendin bilmezsen 
Ya nice okumaktır.
Kendimiz neyiz? Ağırlığımız ne? %51 neyiz? İyi bir insan mı, yoksa kötü insan mı? Bende iyi dediğimiz duygu, düşünce, tavırların yüzdelikleri farklı farklı olarak her insanda var. Kötü dediğimiz duygu, düşünce, tavırların yüzdelikleri farklı biçimde her insanda var. Bazı iyi ve kötü haller hiç olmayabilir. 
Böyle olunca, fitneci insan (ben), dedikoducu insan (ben), kıskanç insan (ben) , yardımsever insan (ben), iyi kalpli insan (ben), çalışkan insan (ben), azimli insan (ben),  pes etmeyen insan (ben), vb. Bu latifelerin, duyguların iyi olanlarının oranını artırmaya bakmalı insan, kendinde. Peki bunu nasıl yapmalı? Belki, başlangıçta, kopya ederek, yani kişilerin iyi yönlerini kopya ederek -taklit ederek ama- devamında “ya nice okumaktır”. Sadece kitaptan okuyarak değil. İyi duyguları iyi hasletleri olan kişilerin o yönlerini okumaya çalışarak. Başka? İyi hallerin gereklerini tespit etmek ve onları uygulamaya koymak. Yani günün 24 saatinde hayatın içinde uygulamak gerekiyor, sizce de öyle değil mi? 
Kendimizdeki iyi halleri artırmak gibi bir niyetiniz var mı? Kendimizdeki iyi halleri artırmaya niyet etmezsek olmaz. Başta iyi niyet şart. 
Niyet ettikten sonra, her bir duygunun gelişme ve ortaya çıkabilme süreci var ve bir zaman alıyor. Ha deyince olmuyor hemen zaten. 
Kendi değişim sürecini, menfaat için, süfli ve bayağı şeyler için yapmak insanlığa sığmaz. Sizce böyle yapanlar var mıdır? Tüm bu yapacaklarımızı evrensel değerler çerçevesinde ve onun için yapmalıyız. 
Selamlar Saygılar Sevgiler