Mustafa Saatcı / Mavi Köşe

Fethiye, Kayaköy ve İncir

Mustafa Saatcı / Mavi Köşe

  • 5897

Lütfen üşenmeyin internetteki arama motorlarının birine “Fethiye Kayaköy” yazın ve karşınıza gelecek ilk 3 sayfaya bakın. Her aramada mutlaka “Fethiye Kayaköy’de kiralık veya satılık villa” sayfaları karşınıza çıkacaktır. Yani Kayaköy artık satılık ve kiralık villalarıyla anılıyor. Ne var, bunda Hoca demeyin, çok şey var. Biraz değinelim. 
Kayaköy veya bizim Fethiyelilerin deyimiyle Kaya denince aklınıza gelen sembollerden hep ilk sıralarda olan nedir?Kaya inciri diyenler bildi. Evet Kaya denince, her Fethiyelinin ilk aklına gelenlerden biri Kaya inciridir. Aslında bu bütün Türkiye’de hatta bütün dünyada da böyle olmalıdır. Yani Kaya, Kaya inciri ile anılmalıdır, yakışanı budur.
Kaya inciri Fethiye’de yetişen meyvelerin krallarından biridir. Çok iyi uyum sağladığı mikro klimanın ve yöre toprağının etkisiyle gelişen incir ağaçlarının dallarından sarkan elmastır Kaya inciri. Ağustos ayının sabah çiğini aldıktan sonra mor-siyah kabuğunun üzerinde oluşan buz beyazı çatlaklar, meyvenin yenmeye hazır olduğunu gösteren en önemli emaredir. Hele dibinde biriken, dokunsan damlayıverecekmiş gibi duran, bal damlası özel bir ayrıcalık kazandırır ona. İçindeki parlak kırmızı rengin meyveye kattığı görsel ziyafet ise bambaşkadır. Ekşimsi tatlılık mı desem yoksa tatlımsı ekşilik mi desem, damaklarda bıraktığı efsunlu lezzete. İşte böyle bir hazinedir Kaya inciri. Kayadaki her tarlada bu destansı ağaçlardan, mutlaka bir iki tane vardır. Şükrü Gürel Abi’nin (Foto Kandiye) dediğine göre, bu ağaçlar ilk olarak Rodos’tan getirilip Kaya’ya dikilmişlerdir. Fethiye’nin dört bir yanına gitmiştir bu incir ama hiçbir yerde Kaya’da yetiştiği gibi yetişmez, özelliklerini göstermez, meyvesi aynı lezzette olmaz. Biraz abartılı olacak ama neredeyse Kaya’nın endemik bir meyvesidir. 
Şimdi bu hazine bırakılır daKayaköy ile beton yığını villalar aynı anda anılır mı? Anılırsa kendine Fethiyeli diyen her bir fert buna üzülmez mi, kızmaz mı? Ama ne yazık ki böyle, tıpkı çocuk masallarındaki altın yumurtalayan tavuğun kesilmesi gibi Kaya’yı Kaya yapan semboller daha çabuk ve daha çok para kazanma uğruna kurban ediliyorlar. Bilmiyorlar ki incir, üzüm, nohut, kavun gidince Kaya da Kaya olmayacak ve beton yenmeyecek. Tam da bu konuyla alakalı olarak,Kaya’da kulaktan kulağa dolaşan bir haberi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Kaya’da bir tarlayı alan şahıs tarladaki bütün incirleri kesiyor ve yerlerine günlük ağacı dikiyor, daha sonra da bu tarlayı villa yapılmak üzere başka birine satıyor. Neresinden bakarsanız bakın, tam bir bayağılık, tam bir aymazlık ve tam bir hoyratlık. Bunu dışarıdan gelip tarla alan yapıyor da bizimkiler yapmıyor mu? Elbette yapıyor. Bahçesindeki inciri kesip de kiralık villa yapan hemşehrimiz yok mu? Zaten adına “imar barışı” denen ne olduğu belirsiz uygulamayla birlikte başlayan furya, incirleri ve yeşili yiyen beton bir canavar üretti. Bu canavar sahibine haftada bilmem kaç bin dolar kazandırmak için, Kaya kavramını ve onun sembollerini acımasızca tüketiyor. Sadece Kaya değil tabii ki Faralya’nın kayısısı, Arsa’nın elması, Bağlıağaç’ın domatesi, Kargı’nın portakalı, Yanıklar’ın günlüğü, Yayla Koru’nun sediri, Üzümlü’nün dastarı ve Dont’untestisi de bu beton canavardan nasibini alıyor.
Peki ne yapmak lazım? Acil ama çok acil olarak, Kaya incirine coğrafi işaret almak gerekir. Bu durumda FTSO’ya yine iş düşüyor. Seydiler kiliminde gösterdikleri başarıyı burada da kendilerinden bekliyoruz. Çünkü Coğrafi İşaret almış bir ürünün korunması ve değerinde pazarlanması çok daha kolay olur.  Kaya inciri ve Kaya’da yetişen diğer özel ürünlerin (nohut, üzüm, kavun vb) geleneksel şekilde yetiştirilmesini sağlayan bir sivil toplum örgütü kurulabilir. Bütün incir ağaçları sayılarak, kesilmeleri yasaklanır, ağaçların korunması adına kimliklendirilmeleri yapılabilir. Bu durumda Tarım ve Orman ilçe müdürlüğümüze de iş düşüyor. Kayanın yerlilerinden, bu incirin her yönünü bilen üreticilerden oluşturulacak bir ekiple incir ağaçlarının bakımı ve üretimin süreci kontrol edilebilir. Her şeyden önce Kaya’da oturan herkesin ve tüm Fethiyelilerinbu inciri tanıması, bilmesi ve sevmesi sağlanır. Bunun için Kaya’da yapılacak bir incir festivali hem bir farkındalık oluşturacak hem de konuyla ilgili yeni fikirlerin oluşmasına fırsat sunacaktır. En kısa zamanda bu incirin hikayesimutlaka yazılmalı ve Coğrafi İşaretle birlikte tanıtım aktivitelerinde kullanılmalıdır.
Üzücü ama ne yapalım, kaderde kendi hemşehrilerimize Kaya incirinin değerini anlatmak da varmış.
Fethiye’mizi Fethiye yapan değerlere dört elle sarılmamız gerekiyor, çünkü bu değerler giderse bir elimizde beton bir elimizde para olacak, geriye kalan şeyin ise sadece adı Fethiye olacak. 
Bu günleri görmeden önce bilinçlenmemiz dileğimle.
[email protected],
[email protected]
 

Yazarın Diğer Yazıları