YAZILARIN ARKA PLANI

Başlayacağım yazıya ancak; dünyada ve ülkemizde yaşananlar var, belirli gün ve haftalar var, yerel hadiseler, tartışmalar var. Gündem dışı paylaşılması gereken önemli konular var. Temel mevzular var. Velhasıl konu bol. Konu belirlendikten sonra sıra kaynağa geliyor. Kendi iç dünyamdan harmanlayıp satırlara mı dökeceğim yoksa aynı konuyu çok daha iyi anlatmış ve mesajı net vermiş bir başka kalemden alıntı mı yapacağım? Eğer yeterli miktarda birikim var ise kendi sıralanıyor zaten. Yeterli değilse araştırmaya başlıyorum. Taraflı tarafsız, acaba kim ne yazmış, ne söylemiş? Hangi görüş neyi savunmuş ya da kimler ne iddia ediyor? En çarpıcı, ilginç ve orijinal kim ifade etmişse alıyorum. Bazen bir ön giriş ile birlikte bazen de değerlendirmeyi sizlere bırakarak ve de yorumsuz! Konu ve kaynak netleştikten sonra artık ayrıntılara bakıyorum. İlk başta hedef kitle geliyor, çok önemli. Kimlere ulaşır? Nasıl anlaşılır? Faydası ne yönde olur? Yerel gazetede iç sayfalarda bir köşe. Çok sayıda gazetenin çıktığı bir yer ama büyük bir ilçe sonuçta. Kamu kurumlarına, özel sektöre, esnaflara ve bir şekilde göz gezdiren herkese ulaşabilir durumda. Yaylaya çıkanlarla yerlisi azalan, iç ve dış turistlerle kalabalıklaşan farklı bir yer. Her görüşten insan var. Denk gelir yazıya bir bakar. Resme bakıp geçenlerde olur. Okuma oranı yerlerde sürünen bir ülkedeyiz. Çok uzun yazmış denir. Çoğu da ilk ve son cümleye göz atıverir. Çoğu durduğu yere göre bakar ve değerlendirir. Partisine, cemaatine, işine gücüne, konumuna göre farklı farklı yorumlar. Bir cümle olur iltifat alır bir zaman, bir zaman da bakarsın bir kelime hedef yapmıştır bir kesime karşı. Yani ‘hiçbir şey olmama’ olasılığı kadar ‘her şey olabilir’ olasılığı da hep vardır. Yasal sınırlar var tabii bir de bilinmeyen. Kırmızı çizgilerin öteki tarafında kalan konular. Size ulaşan yazıların böyle bir arka planı var işte, sevgili dostlar, kıymetli okurlar. Görüş, eleştiri ve önerilerinizi her daim beklerim. Amacım; iyiye, adaletliye güzele ve doğruya katkıda bulunabilmektir. Toptancı bir yaklaşımının aksine ayrıntılara ışık tutabilmektir. Kısaca faydalı olabilmektir. Bu yolda, bu duygu ve düşüncelerle devam ederken, gazete ekibimize ve sizlere tekrar teşekkür ediyor, saygı hürmet ve selamlarımı sunuyorum. Haftaya tekrar buluşuncaya kadar sağlık ve mutlulukla kalın, hoşcakalın.