'Ben Adamı Çizerim!'
KONUK YAZAR
- 2316
46 yıllık ünlü karikatürist Öznur KALENDER'in sözü böyleydi. Sözcü Gazetesinden meslektaşımız Yüksel Şengül'e 20 Eylül 2019 günü röportaj veren, yeni "Ben Adamı Çizerim!" adlı kitabını yayımladı ve internetten satışa çıkardı.
Öznur Kalender; "Türkiye'de gerçek karikatüristler 30 yıldır işsiz kaldı. Bu yüzden usta karikatüristler köşelerine çekildiler. Ben çocuk kitapları yaparak hayatımı kazandım ve işimi sürdürdüm. Bazı arkadaşlarım Güneye inerek, sahillerde ve sokaklarda turistlerin portrelerini yaparak geçinmeye çalıştılar, kimileri de pazarcılık yaptılar, ama hiç biri mutlu olamadılar. Geçtiğimiz yıllara kadar Semih Balcıoğlu, Bedri Koraman ve Nehar Tüblek, en büyük gazetelerde çizip, okuyucuları güldürüyor ve düşündürüyorlardı. Zaman içinde türeyen iş adamı gazete patronları ile siyasette mizahı sevmeyen liderler, bu güzelim mesleği çökerttiler!.. Ama bizim gibileri silemediler, çünkü medeni dünya bizi kabullendi!.. Ben internette izlenen karikatüristlere ait paylaşım rekoru bende!.. Her karikatürüm en az 500 Bin defa tıklanıyor!.." demiş.
Türk Basınının son 60 yılını, yani 1960'tan berisini bizler de yaşayarak gördük!.. Darbeleri, muhtıraları, Kıbrıs Çıkartması, ekonomik krizleri, anarşi ve terör yıllarını akranlarımızla yaşadık. O yıllarda bile Aziz Nesin, Mustafa Ekmekçi, Hasan Pulur, Bedri Koraman, Nehar Tüblek, Tekin Aral, Semih Balcıoğlu, Kandemir Konduk gibi yazar ve çizerler; Levent Kırca, Zeki Alasya, Metin Akpınar, Kemal Sunal, Şener Şen, Nejat Uygur gibi sanatçılar da sinema ve tiyatrolarda siyasi esprilerle halkı gülmekten kırar geçirirlerdi.
Dünya liderleri arasında en çok karikatürü çizilen kişi, merhum Süleyman Demirel idi. Ülkemizde demokrasiye geçildikten sonra, hakkında en çok yazı yazılan liderlerden biri de Türkiye Köylü Millet Partisi Lideri merhum Osman Bölükbaşı olmuştur!.. Hiç susmayan, nüktedan, her ciddi konuyu mizah gözüyle bakabilen ve eşine az rastlanır bir muhalefet lideriydi. Sırasıyla İsmet İnönü, Celal Bayar, Adnan Menderes ve Süleyman Demirel bu muhalif liderden çok çektiler, çok da lâf duydular; ama kimse ona kızmaz, kızamaz ve kıyamazdı!..
12 Eylül 1980'de askeri darbe oldu, aklınıza gelebilecek her şey yasaktı, ama yukarıda adını yazdığım, özellikle Zeki Alasya-Metin Akpınar ile Levent Kırca, bu Darbe Konseyini hicveden çok eseri sahnede ve tiyatrolarda sergilediler, eleştirdiler. Soruşturmalar açıldı, maddi cezalar verildi ama yılmadılar, yapacaklarını yine yaptılar!..
Ama bugünlerde görüyoruz ki, bu tür gülmecelere, mizah yazı ve çizgilerine hiç tahammül yok!.. Sosyal medyadan iki satır yazı yazanlar soluğu mahkeme salonlarında alır oldular!.. Böyle olunca ülkede sanat gelişir mi? Bu ortamda eski kalitedeki yazar ve çizerler ortaya çıkar mı? Sonuçta olan da ülkemize oluyor!.. Eski uluslararası ödülleri hep rüyalarımızda görüyoruz!.. Kitap-Gazete-Dergi okuma alışkanlıkları ile 'Hoşgörüler' dibe vurdu, şiddet ve suç oranları arttı!..
Şimdilerde bir "Adalet Reformu" çıkarılacağı söyleniyor. Henüz içeriğini bilmiyoruz, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu'na bakılırsa, başta Avukatlara 'Yeşil Pasaport' verilmesi nedeniyle bu reformu göklere çıkarıyor, her yerde alkışlıyor ya!.. Kamuoyu önüne getirsinler bakalım da, biz de içeriğini bir görelim, inşallah beklentilerimiz bir karşılık bulur, belki biz de olumlu buluruz, kim bilir?