
Affet
Elif Öztürk / ELif'le İçsel Farkındalık
- 314
Öyle kızgınsın ki olana bitene miden kasılıyor. Dışarıda olan biten ile içeride olanların farklı olmadığını biliyorsun. Sana sunulanları kabul etmiyorsun. Kabul edemediklerin çoğaldıkça tüm sular yükseliyor. Bedeninden taşmak istiyor. Önce midendeki öz su boğazına geliyor. Olduğu yeri yakan bir asit yoluna devam etmek istiyor. Yutsan olmuyor, izin versen çıkmıyor. Ağzının içine acımtırak bir tat yerleşiyor. Aniden elinle ağzını kapatıyorsun. Elini çeksen bir anda tüm acılarından kurtulabilir misin? Sana ait olmayan tüm düşünceleri fırlatıp atabilir misin? Olduğun yerde iki büklüm bir halde kıvranırken parmaklarında hissettiğin ıslaklığın farkına varıyorsun. Çaresizce akıp giden damlaları izliyorsun. Şimdiye kadar boğazında tuttuğun ifade edemediklerin, söyleyemediklerin dışarıya fışkırıyor. Geçmişin tortularını bedenin dışarıya atıyor. Elindeki bulaşığı bir çırpıda atabilir misin? Onca yılın birikintisini elini şöyle bir sallayarak savurabilir misin? Cebinden bir mendil çıkartıp telaşla elini temizliyorsun. Kalbinin kirini de temizledin mi? Çantandaki suyu arayıp buluyorsun. Bir iki yudumu nefes almadan içiyorsun. Tüm yuttuklarını su ile arındırabilir misin? Öyle olsun istiyorsun. Zihninde “Tüm sindiremediklerimizi, kızdıklarımızı bedenden dışarıya atmamız gerekmez mi?” düşüncesi beliriyor. Toplumca hasta değil miyiz? Evet sebebi herkes için farklı ama hepsini biliyoruz. Peki iyileşmek için neden bir şey yapmıyoruz?
“Tüm acılar kalbimize çöreklenip dururken kirli odalarında nefes almayı neden kabul ediyoruz. Neden kirimizden pasımızdan silkinip kurtulmuyoruz?”
zihnindeki sorulara cevaplar arıyorsun. Kalbinde “Affet” kelimesi beliriyor. Hemen ardından “Kolay değil affetmek .” diye düşünüyorsun. Evet çok acı yaşandı. Evet çok kayıplar verildi. Verilmeye devam ediyor. Daha fazla verilmesine izin verecek misin?
Önce kendini affet. Kızdıklarının, üzüldüklerinin olmasına izin verdiğin için affet. Sonra karşındakini affet. Yaptıkları ile seni incitip, üzdüğü için affet.
Affedince olanları onaylamıyorsun ya da kimseye ödül vermiyorsun. Affedince olanı olduğu gibi kabul edip yüklerinden kurtulup yoluna devam ediyorsun. Yaşanmışlığın ağırlığından hafifleyip özgürleşiyorsun. Hepimizin önce kendimizi sonra başkalarını affetmeye ihtiyacımız var.