KULLANMAK MI VAROLUŞA KATKI SUNMAK MI?

Lafı uzatmadan,  aklımdakini de unutmadan hemen söyleyeyim, sonra 
ayrıntıya girerim. Eğer, bulunduğunuz durumdan, yapıdan, daha 
üst bir duruma ya da yapının oluşmasına katkı sağlamak için 
kendinizden özveride bulunuyorsanız , bu " kullanmak ya da
 kullanılmak" sayılmaz. Çünkü oluşacak yeni yapıda siz de var
 olacaksınız. Yok eğer, bulunduğun yepı ve pozisyondan daha
 alt bir durum veya yapıya geçeceksen, bu alet olmak, kullanılmak
 olur ki arzu edilmeyen bir durumdur. 
Nereye katkı sunduğuna bağlı kaderin. Sonlu olana, zamanla yok
 olana mı katkı veriyorsun yoksa sonsuz var olana mı? 
Katkı vermekte, iyiden daha da iyiye bir yükselme varken; kullanmada,
 iyi ve güzel olandan, kötü ve çirkin olana doğru bir alçalma vardır. 
Yaşamın her alanında ve her durumda bu ölçüt geçerlidir. El attığınız, 
dokunduğunuz bir şeyde sinerji yaparak enerji katıyorsanız, o şeye 
katkı yapıyorsunuz demektir. Yok eğer elinizin değdiği her şeyi 
kurutuyorsanız, olan enerjiyi de tüketiyorsanız, lazım değil, hiç 
dokunmayın daha iyi. 
Zaten, bir şeye katkı mı yapacak yoksa kullanacak mı, kişinin
 niyetinden bellidir. Gözleri fel fecir okuduğu için, yüzlerinden
belli olur kimileri. Sürekli hesap kitap içinde olduklarından ve 
sürekli bir " B" planları olduğundan, katkı yerine hep kullanmayı 
düşünürler. Her yaptıkları işte malzemeden çalmayı, kaliteyi
 düşürmeyi, 22 ayar altının içine çaktırmadan 14 ayar koyarak
 ayarların değerini düşürmeye çalışırlar. Hep kullanmaktır işleri
güçleri. 
Kimileri de bunlara hiç tenezzül etmez. Pırlanta gibi insanlardır. 
El vurdukları her işe, pırlanta gibi yüreklerini katarak yani
katkıların en güzelini yaparak, değer üstüne değer katarlar. 
Ve dünya da, b9yle güzel insanların yüzü suyu hürmetine 
döner de döner, keyifle, mutlulukla.