GÜNEŞİN YOLU- MUHABBAT SAFA- ÖZBEKİSTAN

" denemeler, öyküler, şiirler"

Antalya' da yayın hayatını sürdüren Ubuntu Yayınları arasında, Türkçe olarak yayınladığı Güneşin Yolu adlı denemeler, öyküler ve şiirlerden oluşan kitabıyla, okurla ilk kez Fethiye' de buluşacak olan değerli Özbek yazar Muhabbat Safa, kitaplarını ilk kez Fethiye' de görecek ve okurlarına imzalayacak. 
18-20 Ekim 2024 tarihlerinde Fethiye Belediyesi Özer Olgun Kültür Merkezi önünde yapılacsk olan 6. Akdeniz Sanat Günleri kapsamında, Fethiyeli yazarlarla birlikte okurlarla sohbet edecek ve kitaplarını imzalayacak olan Muhabbat Safa, Özbekistan' ın Harezm şehrinde yaşıyor ve ilk kez Türkiye' ye geliyor. 
Tam bir kitap fuarı şeklinde geçecek olan sanat günlerinde, Fethiye' nın bütün önde gelen şair ve yazarları iki gün boyunca okurlarıyla sohbet edecekler, kitaplarını imzalayacaklar. 
Şiir dinletisi ve müzik proglamlarıyla da bir şenlik havası yaşatacak olan festival, Fethiyeli kitapseverlerin ilgisini bekliyor. 
Şair Muhabbat Safa' nın kitabında yer alan şiirlerinden birkaç örnek:
Bu gece ağladım
Tek bir kelimenin 
Köklerine kadar 
Yüzümü sürerek.

***
Neden bu kadar ılıcaksın
Soğuğunu hissetmiyorum
Kış. 
Ya da 
Öfkeni içe akıtmayı
Benden mi öğrendin?

***
Size özeniyorum
Kıskanıyorum bazen
Mutlu olmayı nasıl öğrendiniz?

Günler geçer güya yaydan çıkan ok
Sevinçli, acımasız, ama onların
Beni bekleyecek zamanları yok.

Bazen kendimi de uzun bir süre 
Düşünmekten alıkoyamıyorum 
Yaşamaya hakkım vardır benim de.

Saniyeler, dakikalar, saatler…
Sızın hakkınız yok beni bırakıp 
Gitmeye
Gitmeye
Gitmeye!

SONBAHAR

Tek tek dökülen altuni yaprakları,
Ana toprak şefkatle basar bağrına.  
İlk önce gökyüzünü yükselten ağaç,
Kaderine küsmüş mü yüzyıllarca?

Çok ama çok benziyor babacığıma, 
Derince düşüncelere dalıvermiş.
Evi dopdoluydu bin bir çeşit kuşa, 
Teker teker gökyüzüne salıvermiş. 

Melodiler ağlıyor uzak uzakta,
Çatılarda yağmurun fısırtısı var.
Bahçelere yavaş yavaş yayar sabrı,
Sandalyesine sabitlenen sonbahar.

***
Kalbim, senden özür diliyorum,
Oynamadın, gülmedin
Asla.

Acılarımla doldurdum seni,
Oynamadım, gülmedim
Asla.

Ben kucağına çiçek saçmadım,
…
Ateş attım.

Özür dilerim kalbim, kalbini
Anlamadım, anlayamadım 
Asla.