Toplumumuzun en eski adetlerinden olan şeker bayramı ritüelinin yep yenisi hayatımızın kalan kısmına kısa bir süreliğine konuk olup geçip gitmek üzere...
Yazacak elbet çok şey var lakin gerek var mı o bilinmez. Değişim karşısında yenilenen ya da ufalanan adetlerimiz karşısında kayıtsızca seyretme telaşındayız. Bitsede gitsek modu açılmış halde oysa ki daha önceleri keşke bitmese modu hakimdi toplumda…
Bu duygu durumu elbette sadece sosyolojik ya da ekonomik sebeplerden ötürü değil daha çok gençlerin ihtiyaç beklentileri arasında gerekli yeri kaplayamamasından…
Bu bir kayıp ise telafi edilebilir, ama ihtiyaç fazlası yada lüzumsuz bir kargaşa olarak geliyorsa, kaldırıldığı raftan yeniden indirilmeye bilir. Tabii ki gençler zaman içinde karar verecek. Şuan ülkemizde karar verici ve uygulayıcı olan kuşak Z kuşağı.
Y kuşağı olarak tanımlanan bizlerinde bu dini ve milli bayramları devam ettirme konusunda ısrarcı olacağımızı biliyorum. Ama gözlemleyebildiğim kadarı ile Z kuşağının bu geleneksel tutumlarımıza iştahlı olmadığı gibi dışlayıcı ve küçümseyici bir tavır içerisinde olduklarını net bir biçimde belirtebilirim…
Kullan at, aç ve bitir, geç, geç…
Hayatımızın gençlerce oluşturulmuş yeni moddaları…
Sahip olduğumuz tüm davranış biçimleri zamanın köreltici gücüne karşı daha fazla dirayet gösteremeyecek ve kendilerinden önceki, tedavülden kalkmış olan davranış biçimleri gibi ölümü tadacaklardır…
Ölüm dükkanında ait olduğu rafa yerleşecektir…
Şimdiden ülkemizin ve İslam aleminin Ramazan Bayramı mübarek olsun..
Sevgiyle kalın, sağlıcakla kalın, keyifli haftalar dilerim...