Prof. Dr. Nihat Aycan

Biliyoruz Beyim..

Prof. Dr. Nihat Aycan

  • 604

Gelişmiş bütün ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de 1997 yılında çıkan ve aynı yıl Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Fahri Trafik Müfettişliği Görev ve Çalışma Yönetmeliğine göre Fahri Trafik Müfettişliği (FTM), ülkemizde de uygulanmaya başlamıştır. Trafikte başlatılan bu yeni uyulama, basın; özellikle Valilikler ve Emniyet Müdürlükleri tarafından da desteklenince, önce üst bürokratik kesimde bulunanalar ile akademisyenler, sonra FTM şartını taşıyan toplumun tüm kesimleri FTM için başvuru yapılmaya başlamıştır. Etkin bir Türk Vatandaşı ve bir Akademisyen olarak, ben de 1998’de FTM başvurumu yaptım, Durumun FTM için uyun bulunması ile Emniyet Müdürlüğünden aldığım eğitim sonrasında, Emniyet Müdürlüğü Trafik Şube Müdürlüğünün düzenlediği bir bilgilendirme toplantısı sonrasında, FTM görevime başladım. 26 yılı bulan görev sürem boyunca görevimi titizlikle yapma çabam, İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Şube Müdürlüğünce her yıl yapılan toplantıların bazısında, düzenlediğim tüm tutanakların FTM amacına uyun olduğu belirtilerek, diğer FTM’lere örnek olması bakımından şahsıma teşekkür belgeleri verilerek ödüllendirildi. Bilindiği gibi FTM Yönetmeliği ilk çıktığından bugüne kadar on kez değişikliğe uğramıştır. En son 2024’teki değişiklikte, 70 yaşını dolduran FTM’lerin görevlerine son verilmesi belirtilmiştir. 70 yaşından gün almam nedeniyle, Emniyet Müdürlüğü “bir incelik gösterip” bana gönderdiği teşekkür yazısı ile görevimin sonlandırıldığını bildirdi. Bu tarihten sonra artık trafikte tutanak düzenleme gerektirecek olumsuzlukları üzüntüyle izliyor olsam da, sanırım eğitimci yanımın halen canlı olmasından, trafikte çok kusurlu bulduğum olumsuzlukları görünce dayanamıyorum; trafik ihlali yapan herkese sözlü uyarı yapmadan kendimi alıkoyamıyorum. Kendime “Yaş 70 işim bitmiş, unumu elemiş eleğimi asmış…” demiyorum. Örneğin, üç gün önce yaşadığım olayı ilginç bulduğum için sizlerle paylaşmak istedim. Asında yazıp yazmamam konusunda kendimle üç gün vicdan muhasebesi yaptım. Az önce belirttiğim gibi, eğitimci yanım bugün vicdanımı susturunca, yaşadığım trafik olayını sizlerle paylaşmaya karar verdim. Muğla’nın il merkezindeki çok işlek caddelerinden İsmet Çatak Caddesi ile İsmet İnönü caddelerini kaşağında bulunan yaya yolu üzerine sürücünün aracını park etmek üzere durduğunu görünce dayanamayıp uyarmak için yanına gittim. Yaya yoluna park etmenin hatalı olduğunu, üstelik bu yaya yolunun çok işlek bir cadde üzerinde olduğunu söyleyip kibar bir şekilde uyardım. Sürücü, önce gözleriyle beni süzdü, sonra “biliyoruz beyim” diyerek aracının kapısını kilitlemeye başladı. Aracını kapısı kitlerken, içinden bir şeyler söylediği gibi kafasını da iki yana salladı ve iki elini dua eder gibi açıp gökyüzüne baktı. Sonra kendi kendine konuşarak olay yerinden ayrıldı. Kısaca 70 yaşını doldurup da çok daha ciddi kamu görevinde bulunan kişilerin olduğu anımsanırsa, gönüllü yapılan hizmetin süresi konusunda yaşa takılıp kalınmaması gerektiği kanısındayım. Bu konuyu tekrar düşünmek için, FTM yönetmeliğin ilgili maddesinin bir kez daha gözden geçilmesi yararlı olacaktır. Diğer yandan FTM’nin düzenlediği tutanakların bazısının basına yansımış olumsuz örnekleri biliyoruz. Ancak olumsuz tutanak düzenleyenlerin yaşı, mesleği, yaşadığı yer gibi verilere ulaşmamız mümkün olmadığından, bilim insanı olarak bu konuda bir şey söyleyemiyorum.  Ancak sapma konusunda profesörlüğe yükseltilmesi uygun bulunmuş bir bilim uzmanı olarak bildiğim, “bir suç ilendiğinde” onu genele mal etmek yerinecezaların şahsileştirilmesi ilkesine göre gereğinin derhal yapılmasıdır. Böylesi bir uyulama toplumumuzda “Adaletin uygulandığı” düşüncesinin yaygınlaştırıp, toplum dayanışmasının güçlenmesini sağlayacaktır. Diğer yandan ulusça uzunca bir tatil yapacağımız Kurban Bayram’ına girmek üzereyiz. Bugünlerdeki hava sıcaklığında görülen korkunç artış, karayollarında yaşanacak kazalara davetiye çıkarmaktadır.  Bütün sürücülerimizden ricam, lütfen; yolcularınızın bayram sevincini yaşamalarına, kaza yaparak engel olmayın.  Bunun için oldukça basit birkaç kurala uymanız yeterlidir. Örneğin, aşırı hızdan, alkol-uyuşturucu, uyarıcı ve keyif verici maddelerden uzak durma, hiçbir sıvıyı, normal sıcaklık dışındaki çok soğuk suyu bile tüketmeme, iki saatte bir mutlaka mola verip dinlenme, kendileri koltuklarının kemerini takarak ön koltuktakilere örnek oldukları gibi, kemer takmayanları uyarmadır. Görüldüğü gibi oldukça basit birkaç ilkeyi uygulamanın bile hayata mal olacak trafik kazalarını önleyeceğini bir kez daha söyleyeyim. Bir kurban ya da bir trafik mağduru daha yaratılmaması dileğiyle Kurban Bayramımızı şimdiden kutlarım.

 

 

Yazarın Diğer Yazıları