Seher Yılmazer'den 'Sosyal Dışlanma' Söyleşisi
15 Ekim Dünya Beyaz Baston Körler ve Güvenlik Günü dolayısıyla Muğla Sıktı Koçman Üniversitesi ve Gören Kalpler Eğitim Derneği iş birliğinde 'Sosyal Dışlanma' konulu söyleşi gerçekleşti.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Engelsiz Kampus Biriminin ev sahipliği yaptığı söyleşide, Gören Kalpler Eğitim Derneği Muğla İl Temsilcisi Sosyolog ve Aile Danışmanı Seher Yılmazer konuşmacı olarak yer aldı. Söyleşinin sunuculuğunu üniversite öğrencisi Elif Betül Dağılgan yaparken açılış konuşmasını Muğla Üniversitesi Engelsiz Kampus Birimi sorumlusu Dr. Öğr. Üy. Sinem Acar yaptı.
Sosyolog ve Aile Danışmanı Seher Yılmazer’in söyleşisinde sahne performansı izleyicilerden tam not aldı. Söyleşinin sonuna kadar soluksuz takip eden akademisyen ve öğrenciler ile protokolde Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Artay Yağcı, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kılıçhan Bayar ilgiyle söyleşiyi takip ettiler. Ayrıca Muğla İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Muğla Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, Muğla İl Müftülüğü, Muğla Büyükşehir Belediyesi ve çeşitli sivil toplum yöneticileri ve temsilcileri katıldı. Söyleşinin ardından Seher Yılmazer’e çiçek takdimi yapıldıktan sonra toplu fotoğraf çekimine geçildi.
Sosyal Dışlanma söyleşisinde Seher Yılmazer’in değindiği ve önemli noktaların altını çizdiği açıklamada, “Sosyal dışlanma durumunu sadece engelli bireyler yaşamamakta; farklı sebeplerle (sosyoekonomik ve sosyokültürel seviye farklılıkları, etnik köken farklılıkları vb) bir çok birey yaşamaktadır. Elbette ki görme engelli bireyler de yoğunlukla dışlanma olayını yaşamaktalar. Birey etrafını görmediğinde kolaylıkla yok sayılabilmektedir. Şunu kesinlikle söylemek isterim ki karşısındaki birey kendini görmediğinde canının istediği gibi davranabileceğini düşünen kişinin kişiliği sorunludur… Bunun bizim görmememizle hiçbir ilgisi yoktur… Üzerime bile alınmıyorum… Bizler olaylara bakış açımızı değiştiremediğimiz için daha yoğun hissediyoruz bazı duyguları.” dedi.
Yılmazer sözlerine şöyle devam etti “Bir de klişeleşmiş bazı tabirler var ki kim tarafından söylenirse söylensin doğru bir ifade olmadığını, olumsuz mesajlar içerdiğini ve kişileri yanlış yargılara götürdüğünü ifade etmek isterim “herkes bir engelli adayıdır” Engelli bireyler tarafından söylendiğinde; (şimdi bizi anlamıyorsunuz ama başınıza gelirse anlarsınız) anlamına geldiğini fakat hiçbir engelli bireyin başkaları için böyle bir temennisi olmadığının altını çizmek isterim…” diyen Yılmazer, sözlerinin devamında “Bu tarz çalışmalara sosyal sorumluluk gereği olarak bakan engelsiz bireylerde ise; (hepimiz bir engelli adayıyız) bakış açısı oluşturmaktadır. Yani, başınıza gelme ihtimali olmasa ilgilendirmeyecek mi kimseyi bu problemler?” Diye konuştu.
Yılmazer konuşmasının son bölümünde “Ülkemizde engelli bireylerin sorunlarının çözümüne yönelik çalışmalar hep sosyal sorumluluk gereği gibi görülmekte ve gösterilmektedir. İnsan hakları, eğitimde eşitlik, çevresel koşullarda erişilebilirlik ve bilişimde erişilebilirlik vb, evrensel tasarımın geçerliliği göz ardı edilmekte. Bu nedenle de, eşit, erişilebilir ve engelsiz bir yaşam alanı oluşturamamaktayız… Kültürel değişimi sağlayamazsak sorunlarımızın çözümü de sağlanamayacak.”dedi. Bu gün burada Üniversitemizin ev sahipliğinde, ilimizin birçok kurum ve kuruluşları, sivil toplum örgütleri olarak bir araya geldik ve bu birlikteliği sürdürebilirsek çok faydalı, çözüm odaklı icraatlara imza atabileceğimizi düşünmekteyiz. İş birliği halinde sürdüreceğimiz faaliyetlerle kültürel değişimi hep birlikte sağlayacağız… Yeni çalışmalarda ve çok daha güzel günlerde görüşmek üzere…” Diyerek sözlerini tamamladı.