Seçim süreci psikolojimizi nasıl etkiliyor?
Uzman Psikolog Özge Koçak, seçim sürecinin insan psikolojisi üzerindeki etkilerini ve bu etkiler ile nasıl başa çıkılması gerektiğini anlattı.
Tüm Türkiye'nin kilitlendiği 14 Mayıs Seçimlerinin 2. Tura kalmasıyla birlikte, seçim sürecinin insan psikolojisi üzerindeki etkilerini uzmanı değerlendirdi. Bu etkilerle nasıl başa çıkılması gerektiğini de anlatan Uzman Psikolog Özge Koçak, “Oy vermek, bireylere yoğun şekilde toplumsal sorumluluk duygusu yüklemektedir. Bu durum da yatkınlığı olan kişilerde kaygıya sebep olabilmektedir. Belirsizlikle başa çıkmak için yalnızca doğru medya kanallarını takip etmek, süreçle ilgili her doğru kaynağa olabildiğince ulaşmaya çalışmak ve konunun profesyonelleriyle iletişim kurmak etkili olacaktır.” Dedi.
Gazetemiz muhabirine açıklamalarda bulunan Psikolog Özge Koçak, seçim sürecindeki insanların psikolojisiyle ilgili açıklamalarda bulundu.Koçak yaptığı açıklamada “Seçim, demokratik bir toplumun rutinidir. Ancak bizim ülkemizde ne yazık ki belirli durumlardan ötürü bu rutin çoğu zaman kaygı verici bir hale gelebiliyor. Bu seçim sürecinde de yoğun bir belirsizlik hali hâkim. Bu belirsizlik de bizim insan beynimizin kaldıramayacağı tek şey belki de. Belirsizlik hali karşısında da kaygı duygusu had safhaya çıkabiliyor. Kaygı, beraberinde olumlu da olsa olumsuz da olsa geleceğe yönelik belirli felaket senaryoları kurmamıza yol açabiliyor. Bazen umut kurmamızı sağlıyor. Bunun dışında bu seçim sürecinde erteleme davranışının öne çıktığını görebiliyoruz. Genelde insanların karar verme aşamasını seçimden sonraya bırakalım yönünde bazı kalıplar oluşmaya başlıyor ki bu da çoğu insanın seçim sonuçlarını başlangıç ya da bitiş olarak görüyor.
Tabii ki çok fazla habere maruz kalıyoruz. Çevremizde her şey seçim üzerine konuşulmaya başlanıyor. Bu da bir zaman sonra bizlerde bir öfke, tahammülsüzlük, belirtisizliğin yarattığı kaygı eğer temelimizde varsa anksiyete sorunlarına yol açabiliyor. Seçimin şuanda çok da olumlu etkilediğini söyleyemeyiz. Seçim süreci bizim kaçamayacağımız bir süreç. Çoğu zaman demokrasinin bir getirisi olsa da bu süreçte kaygımız arttığında da kendimizi belirli koruma yöntemleri var. Bunlardan bir tanesi aslında olabildiği kadar az ve öz habere kendimizi maruz bırakmak.
Çünkü sosyal medyaya girdiğimizde çok şey görüyoruz. Çok farklı kanallardan bilgi alıyoruz. Sürekli buna maruz kalmak yerine zaman zaman telefonu bir köşeye bırakmamız gerekiyor. Sadece belirli anlarda o haberleri izlemek lazım. Doğru kanallardan bilgiye ulaşmak çok önemli. Belki kendimize zaman ayırmamız lazım. Bir yürüyüş, sevdiğimiz biriyle sohbet gibi aktivitelere yönelmeliyiz. Gündemimiz ne kadar şuan seçim olsa da tek gündemimiz bu değil. Biraz daha kendimize vakit ayırmamızda fayda var.” İfadelerini kullandı.