PEHLİVAN, 'ÜRETİM OLMASA BUGÜN DENİZ ÇUPRASINI 1000 LİRAYA YERSİNİZ'

Fethiye Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Ramazan Pehlivan, SED Medya’nın sorularını yanıtladı. “Kendimi bileli balıkçılık yapıyorum” diyen 50 yıllık balıkçı Pehlivan, 1977 yılında başladığı mesleğin babadan miras kaldığını belirtti. 

1970’li yıllardan bu yana, Fethiye’de balık türü sayısının aynı olduğunu ancak balığı tutma şeklinde azalma olduğunu kaydeden Pehlivan, göç nedeniyle artan nüfus sayısıyla birlikte, balık avının arttığına dikkat çekerek, şöyle konuştu: 

“Bizim eski balıkçılarımızın çoğu vefat etti, yeniler de turizm zamanı gitmez. Yazın mesela 30 balıkçı balığa gidiyorsa, kışın bu sayı 60’a çıkıyor. Turizmde kaptanlar da balıkçılığa başlar. Bu şekilde döngü devam ediyor. Bu deniz hepimizin, kıyılarda avlayan amatör balıkçı arkadaşlarımızın da sebeplenmesi gerekiyor, çünkü emekliye maaşı yetmiyor. İki, üç kilo tutsa, evine bakabiliyor, yani deniz onlara da bakıyor. 

Önceden teknelerde beş ila on posta av oluyordu. Şimdi ise bu sayı 20’ye yükseldi. Demek ki balık sayısı azaldıkça av sayısı çoğalıyor. Bu durumun sorunda da stoklar azalıyor. Bundan 20-25 sene önce amatör balıkçılık bu kadar ileri düzeyde değildi. Akdeniz bölgesi Ege’ye göre kısır bir bölgedir. Yunan adalarına doğru olan kısımda balık popülasyonu daha fazladır. Eskiden tutup, şimdi tutamadığımız balık yok ama eskiye göre balık sayısı az…” 

“Nüfus çok fazla, balık azalıyor”

Balık fiyatlarının pahalılığı konusundaki sorumuzu da yanıtlayan Pehlivan, av yasağıyla birlikte fiyatların yükseleceğine işaret ederek, “Esas balık gırgır avcılığında tutulur, onlar yasaklandığı zaman malum, iş ufak balıkçılığa kalmış oluyor ve fiyatlar yükseliyor. Üretim balığı olmasa balık fiyatları şuan ki fiyatlardan iki, üç misli daha artar emin olun. Ufak balıkçımızın tuttuğu balık yetmez. Üretim olmasa, bugün deniz çuprasını 1000 liraya yersiniz. Ciddi söylüyorum. Üretim sayesinde fiyatlar biraz aşağıya çekiliyor” dedi. 
Girdi maliyetleri nedeniyle tereyağı nasıl yükseliyorsa, balık fiyatlarının da öyle arttığını dile getiren Pehlivan, şunları söyledi: 

“Nüfus çok fazla, balık azalıyor ama balık üretimi ağ, misina, tekne bakımı ve mazot başta olmak üzere otomatikman yükseliyor. Tereyağı, domates nasıl yükseliyorsa, balık fiyatları da aynı şekilde… Serbest piyasada bir denge var, o denge kendi kendine hem ucuzluyor hem pahalanıyor. Çok bol ise ucuzluyor, az ise zirve yapıyor.” 

“Deniz özgürlüktür” 

“Deniz özgürlüktür” diyen Pehlivan,  “Hiçbir şey yapmayıp, denize açılıp, tekne içinde bağırsanız kimse size bir şey diyemez ama şehirde bağırsanız bu durumu herkes farklı karşılar. Deniz bir tutkudur. Aynı zamanda zor bir meslektir. Denize alıştığın zaman da kolay gelir…” diye konuştu. 

“Denizde olan pisliklerinin balıkların azalmasında etkisi yüksek…”

Balıkçıların denizi kirlettikleri yönündeki kanıya da cevap veren Pehlivan, “Denizi balıkçılar kirletmez. Çevreci arkadaşlara sorsak, balıkçıların kirlettiğini söylerler. Yatlar düne kadar içtiği suyun şişesini denize atıyordu. Bugün körfez temizliği yapılsa tırlar dolusu plastik şişe çıkar. Denizde olan pisliklerinin balıkların azalmasında etkisi yüksek…” yanıtını verdi. 

Balıkçıların, pandemi döneminde de çalıştıklarını ve halkın balık alabildiğini ifade eden Pehlivan, “Devletimiz sağ olsun bizde bir yasaklama olmadı. Tarım Bakanlığı, Kaymakam Bey, herkes bu konuyla ilgilendi. Balıkçılarımız çalıştı” dedi. 

Balina kurtardı 
Ramazan Pehlivan, unutamadığı bir anısını da bizimle paylaştı: “Yıllar önce balina kurtarmaya gitmiştik, çıkartma gemileri geldi. Operasyon, toplam 12 saat sürmüştü ve balinayı kurtardık. Yaklaşık 16-17 metre boyunda bir balinaydı…”