PCA Sertifikasyon Bölge Müdürü Arzum Yalçın İş'te Muğla'ya konuk oldu
PCA Sertifikasyon Hizmetleri Ege Bölge Müdürü Arzum Yalçın, FRT ekranlarında Esma Turan'ın hazırlayıp sunduğu, birbirinden farklı sektörleri ve sektörde ki liderleri sizlerle bir araya getiren, İş'te Muğla Programı'na konuk oldu.
Sohbet eşliğinde gerçekleşen programda Esma Turan’ın sorularını yanıtlayan PCA Sertifikasyon Ege Bölge Müdürü Arzum Yalçın, PCA Sertifikasyon’un sunduğu hizmetleri ve önemini de FRT TV’ye anlattı.
-Arzum hanım değerli seyircilerimiz için kendinizi tanıtır mısınız?
Eğitim hayatımla başlayayım. İlk, orta, lise öğrenimimi İstanbul’da tamamladım. Ardından Trakya Üniversitesinde Gıda Mühendisliği okudum. Mühendislik okumamın iş hayatıma çok katkısı oldu diyebilirim. Çünkü sorunlara daha bütüncül bakmamı sağladı. Sebep sonuç ilişkisi kurmada ve analitik bakış açısının oluşmasında mühendislik eğitimini önemsiyorum.
Şu an itibariyle Bodrum’da ikamet ediyorum. PCA Sertifikasyon markasının Ege Bölge Müdürü olarak görev yapıyorum.
Bodrum Sanayi ve İşadamları Derneği başta olmak üzere birçok sivil toplum kuruluşunda aktif olarak bulunuyorum.
-PCA Sertifikasyon Ege Bölge Müdürü olarak bizlere PCA Sertifikasyon’dan bahseder misiniz?
Belgelendirme sektöründe faaliyet gösteren, hem TÜRKAK (Türk Akreditasyon Kurumu) hem de IAS (Amerikan Akreditasyon Kurumu) akreditasyonlarına sahip resmi bir hizmet sağlayıcıyız.
İstanbul merkezli bir kuruluşuz. Türkiye’nin her şehrinin yanı sıra, yurtdışında da Çin, Mısır, Hırvatistan ve Sırbistan gibi ülkelerde de faaliyetlerimiz mevcut. Ayrıca pca-tr.com web sitemize girerek daha detaylı bilgi alınabilir.
- PCA Sertifikasyon hangi hizmetleri kapsıyor?
PCA Sertifikasyon 4 ana konuda hizmet veriyor. Bunlar:
Sistem belgelendirme,
Ürün belgelendirme,
Muayene hizmetleri
Alanımıza ait çok özel eğitimler.
- PCA Sertifikasyon’un kalite politikası ve hizmet ağı hakkında sizden bilgi alabilir miyiz?
Şöyle anlatayım: Her şeyden önce, biz standartları tescil eden, onaylayan bir sektörde faaliyet gösteriyoruz. Yani belli bir hizmet standardına ulaşamamış firmaların bu sektörde sağlıklı, eksiksiz hizmet verebilmesi mümkün değil. Mesela bilgi güvenliği denetimi yapıyorsunuz ama siz müşterilerinizin bilgilerini sağlıklı tutamıyorsunuz, böyle bir şey mümkün mü? Maalesef sektörümüzdeki merdiven altı firmalarda böyle vakalar olduğunu duyabiliyoruz.
Demek istediğim biz standart tescili yapabilmek için öncelikle kendimiz belli bir standartta çalışmamızı korumamız gerekir. Buna azami özen gösterdiğinizde zaten tüm süreçlerinize yansıyor. Yani müşterinin ihtiyacını analiz ederken de, belgelendirme sonrası destek verirken de hep aynı hassasiyeti gösterdiğimize inanıyoruz.
- Türkiye’nin saygın ve nitelikli birçok markasına hizmet veriyorsunuz. Bu markalar hangileri?
Tabi çok sayıda marka var. Hepsini burada saymamız imkânsız. Ancak ben birkaç örnek referansımızdan bahsedeyim. Bunlar: Vestel, Peymar, Koska, Bioxcin, Asos Pırlanta, Tariş, Tavuk Dünyası, Krea, Beybi, Fomy gibi Türkiye’nin birçok saygın ve bilinen markalarına hizmet veriyoruz.
-Arzum hanım peki şirketler neden PCA Sertifikasyon ile çalışmalı. PCA Sertifikasyon ‘un tercih edilmesinde ki en belirgin özellikleriniz nedir?
Çok fazla husus sayabilirim ancak akılda kalıcı olması açısından 3 maddeyle yetinmeye çalışayım:
Doğru bilgiyle sizi riskten koruma,
Acil durumlarda her zaman ulaşılabilir dinamik bir yapıya sahibiz, günümüzde bu çok önemli.
Sektörel bilgi, yasalar ve güncel gelişmeleri çok yakından takip eder, müşterilerimizi her konuda erkenden uyarır ve birçok zarardan koruruz,
Ayrıca butik hizmet sunma konusunda iddialıyız. Kimse sıradan bir müşteri olmak istemiyor, son derece haklılarda.
- PCA Sertifikasyon olarak, ulusal ve uluslararası alanda ilk tercih edilen belgelendirme kuruluşları arasındasınız. Bu konuda siz neler söyleyeceksiniz?
Yine konu aynı yere geliyor: İşinizi iyi yapmak. Siz işinizi iyi yaptığınızda referansla yeni müşteri ediniyorsunuz ki bizim bu oranımız çok çok yüksek. Memnun müşteri sizi çevresine tavsiye ediyor. Sizin hakkınızda internette olumlu şeyler yazıyor. Dolayısıyla bu çığ gibi büyüyor.
Müşterisini önemsemeyen markaların ise ne kadar büyük olursa olsun piyasadan silinip gittiklerini görüyoruz. Dolayısıyla biz işimize, müşterimize iyi sahip çıktığımızı ve yüksek talep görmemizde bunun etkili olduğunu düşünüyorum.
- Notlarımda yer alan bilgiye göre her sene 1.000 yeni müşteri hizmet ağınıza ekleniyor. Bu konuyu değerlendirir misiniz?
Evet biz her sene yaklaşık 1.000 yeni firmayı daha hizmet ağımıza katıyoruz. Bu sayı bizim sektörümüz için oldukça yüksek bir sayıdır. Ancak gerek yetişmiş İK kadromuz gerekse sistemsel ve teknolojik yatırımlarımızla tüm müşterilerimize belli standartlarda hizmet vermeyi sürdürüyoruz.
- Arzum hanım peki % 100’e varan müşteri memnuniyetini nasıl sağladınız?
Aslında her müşteri bizim için özel. Bunu şu hikâyeyle anlatmak isterim: Okyanus kıyısında sahile vurmuş yüzbinlerce denizyıldızını tek tek denize atan adamın hikâyesi vardır ya. Onu gören bir başkası şöyle bir soru soruyor: Burada yüzbinlerce var. Kaç tanesini denize geri atabilirsin, ne değişecek ki? O kişi bir denizyıldızını daha denize atarken diyor ki “Bak, bunun için çok şey değişti” Yani bu hikâye aracılığıyla demek istediğim şu ki her müşteri özel. Her müşterinin beklentileri, ihtiyaçları ve hedefleri ona özel. Dolayısıyla her müşteriye tek tek özel önem göstermek gerek. Biz bunu şirket kültürümüze iyi yerleştirdiğimize inanıyoruz. Yoksa bu memnuniyet oranlarını yakalamamız mümkün olmazdı.
- Bilgi güvenliği hakkında yaşadığınız ilginç hikâyeler var mı?
Bir denetimizde üretim alanını denetlemeye gitmiştik. Ancak müşterimizden wi-fi şifresini istedik. O an fark ettik ki misafirler direkt server’a ulaşabiliyormuş. Firmanın bütün özel dosyalarını görebiliyormuş. Hemen uyardık gerekli önlemleri aldılar. Yani demek istediğim inanılmaz ihmaller yapılabiliyor. Bu konuda profesyonel belgelendirme kuruluşları firmaları bu şekilde riskten koruyabiliyor.
-Arzum hanım 10 yıldır bu sektördesiniz, aynı zamanda başarılı bir iş kadınısınız. Bu başarınızı neye borçlusunuz?
Ben üretken ve çevrenize değer katan bir hayatın anlamlı olduğunu düşünüyorum. Bu felsefeyle devam ettiğiniz sürece başarı zaten kendiliğinden geliyor.
- Yine iş dünyasında kadının yeri ve önemine değinmek istiyorum. Sizin iş dünyasına giren ya da girecek olan kadınlara tavsiyeleriniz var mı?
Gelişmiş ülkelere baktığımızda kadının iş hayatında çok aktif olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla her kadının az ya da çok iş hayatına katma değer sunmasını önemli buluyorum.
Kadınlara tavsiyelere gelince; öncelikle mesleklerini çok iyi öğrenmeleri ve kendilerine yatırım yapmalarını gerekir. Öğrencilerin ise daha okul yıllarında stajları ciddiye almalarını ve birden çok yerde staj yapmalarını öneririm. İş hayatını çok erkenden tanımış olurlar.
- Programımızın sonuna doğru geliyoruz. Eklemek istedikleriniz var mı?
Gayet doyurucu ve keyifli bir programdı. Bana bu fırsatı sunduğunuz için size ve SED Medya ailesine teşekkür ederim.