ÖLÜME NEDEN OLAN PARAŞÜT PİLOTU İÇİN 3 İLA 9 YIL ARASI HAPİS İSTENİYOR

1 Eylül 2011 tarihinde Babadağ’dan yamaç paraşütü ile uçurduğu müşterisini Havalandıktan kısa süre sonra 500-600 metre yükseklikten yere düşürdüğü iddiası ile tutuklanan yamaç paraşütü pilotu için 3 ila 9 yıl arasında hapis isteniyor. Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili İddianameyi hazırlarken iddianamede pilot ve ilgili şirketinin İhmalinin olduğu, uçuş sicil defterlerinin tutulmadığı, Bölge temsilciliği tarafından tüm şirket ve pilotlarına uçuşla ilgili seminerin yapılamadığı, Pilot Murat Yeşilbacar’ın da yolcusu olan Caner Güler’in Bacak kolonlarının bağlantısını yapmadan uçuşa geçmek suretiyle birinci derecede asli kusurlu olduğunu belirledi. Edinilen Bilgilere Göre; 1 Eylül 2011 tarihinde Bursa’dan eşi Miray Beğendi Güler ile tatle gelen 27 yaşındaki İnşaat Mühendisi Caner Güler pilot Murat Yeşilbacar’ın şirketi ile Babadağ’dan uçmak için anlaştı. Babadağ’a eşi ile birlikte ilgili şirket tarafından çıkarılan Caner Güler ; Harnes ismi verilen uçuş tulumunun paraşüte tam bağlanmaması nedeniyle Pilot Murat Yeşilbacar’ın önünden kayıp yaklaşık 500-600 metre yükseklikten düşerken, bu anı eşi de arkadan uçuş yaptığı yamaç Paraşütünden gördüğü iddia edilmişti. Olayın ardından gözaltına alınan Paraşüt pilotu Murat Yeşilbacar tutuklanmıştı. Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili olarak hazırladığı iddianamesinde yamaç paraşütü Pilotu Murat Y için bilinçli taksirler ölüme neden olma iddiası ile Fethiye Asliye Ceza Mahkemesinde dava açtı. İddianameye göre pilot için 3 ila 9 yıl arasında hapis cezası isteniyor. İddianamede Yamaç Paraşütü uçuş yönergesine uyulmadığı, çarpıcı biçimde öne çıkıyor. müşteki Miray Beğendi Güler ile Maktul Caner Güler’in tatil Amaçlı olarak Fethiye İlçesine geldikleri Şüpheli Pilotun yazıhanesine başvurarak yamaç paraşütü yapmak istediklerini ifade ettikleri, İlgili firma yetkilisinin olay günü bu firmanın temin ettiği ulaşım aracı ile Babadağ zirvesine tırmanıp burada gerekli teknik bilgi verilmeden “Tandem” diye ifade olunan pilot eşliğinde atlayacaklarının ifade edildiği, ilk atlayışı maktulün yapacağının bildirilmesi üzerine eşi olan müştekinin o anı hatıra olarak saklamak için telefonu ile görüntü kayıt etmeye çalıştığı, belirtiliyor. İddianamede Müşteki Miray Beğendi Güler Cumhuriyet Başsavcılığında alınan 02.09.2011 tarihli alınan beyanında “Ben eşimin görüntülerini kayıt ediyordum. Eşim atlamaya geçeceği sırada güvenlik önlemleri için kemerlerin tam takılmadığını, paraşütün sol iplerinin kilitlendiğini, benim pilotum bağırarak eşimi uçuran şüpheli pilota ikaz etti. Firen yap dedi. Atlayış esnasında eşimin oturuş pozisyonunun geriye yaslı şekilde olması gerekirken eşimin ayakları kalçaya kadar sarkıyordu. Ben daha piste gelmeden güvenlik kemerlerim takılı olup, piste atlayışa hazır çıkmama rağmen eşim pistte olduğu sırada dahi güvenlik kemerleri takılı değildi. O sırada paraşüt beklenen rüzgarın gelmesi ile ve pilotun yönlendirmesi ile havalanmaya başladı. Havalanmanın hemen ardından eşimin sarktığını fark eden yer görevlisi eşimin bir bağının bağlı olmadığını panik ile benim pilotuma bağırdığını duydum. Biraz sonra bizde uçuşa geçtik. Havalandıktan sonra da eşimin paraşütten sarkar vaziyette olduğunu gördüm. Peş peşe uçtuğumuz için onu takip etmek istiyordum. Durumu kendi pilotuma da sordum, herhangi bir sorunun olmadığını söyledi. Uçuş esnasında benim pilotum olayla ilgisi olduğunu düşündüğüm bir telefon görüşmesi yaptı. Ama bana bir şey söylemedi. İndiğimde eşimle alakalı bilgi vermediler. Ve daha sonra eşimin düşme neticesi öldüğünü öğrendim. Bende olan kayıtları da Jandarmaya teslim ettim” dediği sözleri yer alıyor İddianamede olaya tanık olan Servis Şoförü A.A ile maktulün eşini uçuran Pilot O.R’nin de kısa ifadeleri yer alırken İddianamede uçuş yönergesi şartları ve sorumluluklarına göre her uçuştan sonra tutulması gereken uçuş sicil defterlerinin tutulmadığı, Bölge temsilciliği tarafından tüm şirket ve pilotlarına uçuşla alakalı seminerin yapılamadığı ve yönerge içeriğinde tandem yamaç paraşütü yolcu uçuş taahhütnamesinin firma tarafında maktule sunularak imzalattırılmadığının tespit edildiği yönerge içeriği ve tespitler itibari ile Ticari şirketler ve Bölge temsilciliğinin yönerge şartlarına uyma hususunda daha titiz davranmaları gerektiğinin anlaşıldığı, Şüpheli pilotun uçuş öncesi bilgilendirme yapmadığı, fiziki kontrolleri yamadan maktul ola yolcusunu uçuşa hazırlamadan acele ile Bacak kolonlarının bağlantısını yapmadan uçuşa kalktığı, böylece maktulün Harnese tam olarak oturamadığı 3-4 dakika boyunca maktulün düşmemek için uğraştığı, sonrasında paraşütten kayarak 500-600 yükseklikten kayalıklara düştüğünün ve düşmeye bağlı gelişen sebeplerden dolayı öldüğünün anlaşıldığı VURGULANIYOR.. Böylece şüphelinin üzerine atılı bulunan taksirle bir kişinin ölümüne sebep olma suçunu işlediği, şüphelinin profesyonel olarak işini icra etmesi nedeniyle bahsedilen önlemleri almayıp gerekli kontrolleri yapmamak suretiyle bilinçli taksir haliyle atılı suçu işlediği, delillerden anlaşıldığından Fethiye Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanmasının yapılarak cezalandırılması talep edildi.