Muğlalı yörüklerin 45 yıllık terzisi

Muğla'nın Menteşe İlçesi kırsal Çırpı Mahallesinde yaşayan ve geçimini arıcılıkla sağlayan Ali Yıldız 45 yıldır

  • 1722
Muğlalı yörüklerin 45 yıllık terzisi
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Muğla’nın Menteşe İlçesi kırsal Çırpı Mahallesinde yaşayan ve geçimini arıcılıkla sağlayan Ali Yıldız 45 yıldır

yörük pantolonu dikiyor. Yazları Niğde ve Aksaray yaylalarına arıcı barakasıyla giden Yıldız, kışları ise 45 yıllık dikiş makinesiyle yörük pantolonu dikiyor.

Ali Yıldız, "Bunu Muğla’da benden başka diken yok. Ben de bu sene azalttım artık dikemiyorum. Bu ürünü benzetenler var. Bir kaç kişi devam ettirmeye çalışıyor. Bu içinde durduğum benim eski arıcı barakam. Bunun yenisini yaptırdım. Bu eski barakamız. Dikiş makinesi önceden evin altında duruyordu. Makineyi tekrar evin içine alacağım. Ufak tefek dikmeye devam ederim. Bu makine 45 senelik. Ben bunu Aydın’dan aldım. Barakayı da Çine’den aldım. Bu barakayı 35 yıl arıcılıkta kullandım. Eski barakanın içinde bir şey yok. Bu nedenle yeni baraka yaptırdık. İçi banyolu. Arıların yanına onunla gidiyoruz. Buradan Niğde, Aksaray taraflarına yaylaya gideriz. Arılarımızı yayar buraya geliriz. Kışın da pantolon işini yaparım" dedi.

Yıldız Çırpı’da arıcılığın yüzde 50 azaldığını belirterek, "Köyümüzde aşağı yukarı 10 bin çam kesildi. Basralı çam, biz kesilmesin diye uğraşıyoruz. Taşçılar kesmek istiyor. Burada arıcılığı bitirecek. Biz bunlardan şikayetçiyiz. Tarlamız ve yollarımız bozuldu. Her sene dilekçe veriyoruz ağaçlarımız kesilmesin diye. O gün hiç kesilmeyecek diyorlar. Ertesi sene yine kesilmesi için müracaat ediliyor. Ardından köylü ayaklanıyor. Köylünün sesi nereye kadar çıkacak. Bu konuda Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan yardım istiyoruz. Yeşillik kalmadı dağımızda. Kestikleri yere gidip bakabilirsiniz. Ben 38 senedir arıcılıkla geçiniyorum. Arılarımıza bal buldurmakta güçlük çekiyoruz. Böyle devam ederse hiç bulamayacağız balı. Bu bölgede toprağın altındaki yarım metre madenden dolayı arcılık yüzde 50 azaldı" diye konuştu.

Yıldız konuşmasının son bölümünde ise, "Bu köyde benim 2 bin kadar fıstık ağacım vardı. Bundan 8-9 sene önce yılda 600-700 kilo fıstığım olurdu. Termik santrallerden sonra 1 kilo fıstık alamaz olduk. Fıstıktan maddi gelir sağlıyorduk. Şimdi ise ne elma oluyor, ne armut oluyor, ne fıstık oluyor, incir dahi olmuyor. Köyü de hastalık sardı. Önceden İzmir’de yaşandığını duyardık bu hastalıkların. Şimdi bu hastalıktan köyümüzde ölümler yaşanıyor" diye ifade etti.

Bakmadan Geçme