• Haberler
  • Güncel
  • Muğla Odaları ve Borsası buluştu: 'Muğla için birlikteyiz'

Muğla Odaları ve Borsası buluştu: 'Muğla için birlikteyiz'

Milas Ticaret ve Sanayi Odasının ev sahipliğinde 36'ıncı kez bir araya gelen TOBB üyesi Muğla Odaları ve Borsası Muğla için birliktelik mesajı verdi.

  • 667

Toplantıya katılan Muğla Milletvekilleri de Muğla’nın sorunları için Mecliste her zaman birlikte hareket edeceklerini bildirdiler.
Toplantıda Fethiye Ticaret ve Sanayi Odasının Fethiye’nin il olması çağrısına diğer odalardan destek geldi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği üyesi Muğla Odaları ile Borsasının gelenekselleştirdiği Muğla Ortak Toplantılarının 36’ıncısı Milas’ta, Milas Ticaret ve Sanayi Odasının ev sahipliğinde yapıldı. Toplantıya katılan Oda temsilcileri ile Muğla milletvekilleri Muğla’nın ortak sorunlarının çözümü için birliktelik mesajı verdiler.

 

MİTSO Meclis Başkanı Mustafa Yüksel‘in yönettiği toplantının açılış konuşmasını MİTSO Yönetim Kurulu Başkanı Reşit Özer yaptı. Özer konuşmasında Milas zeytinyağının AB coğrafi işareti alma sürecini anlatarak Milas zeytinyağının coğrafi işaret ve AB coğrafi işaretiyle birlikte çok büyük bir değer kazandığını belirtti. Milas’ta 4 / 5 Kasım tarihlerinde Zeytin Hasat Şenliği yapılacağını bildiren Reşit Özer “Milas’ta şu an 90 tane tescilli zeytinyağı markamız ve 80 zeytinyağı fabrikamız var” diye konuştu. Milas’ın Muğla’nın en çok zeytinyağı ve bal üreten ilçesi olduğunu vurgulayan Reşit Özer zeytinyağındaki ve baldaki tağşişe dikkat çekerek önlem alınmasını istedi. Milas OSB’de 32 üyenin fabrika kurmak için ruhsat aldığını ifade eden Reşit Özer “Milas OSB tamamen faaliyete geçtiğinde 2 bin, 2 bin 500 kişinin çalışacağını düşünüyoruz” dedi. Kısa bir sürede tam doluluğa ulaşacak Milas OSB’nin genişletilmesi için girişimde bulunacaklarını anlatan Reşit Özer “Bu konuda milletvekillerimizin de desteğini bekliyoruz” diye konuştu.

Bodrum Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Kocadon  konuşmasında MİTSO’nun aldığı coğrafi işaretlere dikkat çekerek “Milas’ın tarihin ve zeytinin başkenti olmasının yanı sıra şimdi bir de coğrafi işaretlerin başkenti oldu. Eskiden biz zeytinyağında hep Ayvalık’ın adını duyardık. Şimdi Ayvalık’ın adı anılmıyor.Hep Milas zeytinyağından söz ediliyor” diye konuştu ve sözü Bodrum Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Akkaya’ya bıraktı. Konuşmasında Bodrum’un çeşitli sorunlarına değinen Akkaya Bodrum’da hızla artan konutlaşmaya dikkat çekerek “Yalnız Gümbette 1200 yatak kapasiteli turistik tesis konuta dönüştürüldü. Deniz kıyılarını turizm lehine kullanmak varken buralar konut olarak kullanılıyor.

Diyanet İşleri başkanlığı bile Bodrum’da külliye inşa ediyor. Bodrumun turistik özelliğini hızla kaybediyoruz” diye konuştu. Bodrum’da yapılaşmanın getirdiği sorunları da dile getiren İbrahim Akkaya “Bodrum Türkiye’nin dünyaya açılan yüzü. Çok özel bir coğrafya. Fakat bugün Bodrum’da çocukların oyun alanı kalmadı. Meydanlarımız kalmadı. Arabalarımızı park edecek yerimiz yok. Plancılar geliyor, halihazır durumu plana dönüştürmeye çalışıyor. Trafik sıkışıklığı eskiden belli alanlardaydı. Şimdi ise Turgutreis’ten Torba kavşağına kadar trafik tıkanıyor. Bodrum’a kaliteli turist çekemiyoruz. Ucuz giriş rantı beraberinde getiriyor. Bir yozlaşma yaşanıyor. Yozlaşmayı her yerde  görüyoruz. Bu yozlaşmayı biz orada yaşayanlar görüyoruz. İşlerin kendiliğinden gelişme hali var. Hızlı değişim köksüzlüğü de beraberinde getiriyor. Bodrum’da artan göçe bağlı sorunlar yaşanıyor ” dedi. Akkaya üyelerinin krediye ulaşmada yaşadığı sorunlarına da değinerek “Bir banka 500 bin TL kredi veriyor. Bu rakam Bodrum için çok küçük bir rakam. 500 bin TL ne demek? Bodrum için bir tanker mazot parası demek” diye konuştu. Bodrum’da çalışacak eleman bulamadıklarından söz eden Akkaya “Biz çalışacak eleman bulamıyoruz. Bulduğumuz elemanı yatıracak yerimiz yok” dedi. Bodrum’un sorunlarını kendi başına çözemeyeceğini de anlatan İbrahim Akkaya “Bodrum’un altyapı sorununu tek başına çözmesine inancımız neredeyse sıfır. Mutlaka merkezi bir yerden destek gerekiyor” diyerek konuşmasını tamamladı.

Fethiye Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Osman Çıralı konuşmasında Fethiye’nin il olmasını istediklerini belirterek “Fethiye’nin Muğla merkeze uzaklığı 135 km. Bir işimiz için gidip geldiğimizde bir gününüz ölüyor. Nüfuzumuz da Muğla7dan fazla. Kriterlere uyma anlamında il olması düşünülen 19 ilçe içinde Fethiye 2’inci sıradayız. Fethiye’nin il olması için sizlerin de desteğini istiyoruz” dedi. Konuşmasında Fethiye’nin çeşitli sorunlarına da değinen Osman Çıralı “Fethiye’de en büyük sorunlarımızdan birisi deniz kirliliği” dedi. Fethiye’deki kaçak yapılaşmaya da dikkat çeken Osman Çıralı “Fethiye’de kaçak yapılaşma çok ciddi bir sorun. belki de Muğla’da en çok kaçak yapılaşma Fethiye’de oluyor. Kayaköy’de kaçak yapılaşmanın önü alınamıyor” dedi. Konuşmasında üyelerinin çeşitli sorunlarını dile getiren Osman Çıralı Türkiye’de KDV ve gelir vergisi oranlarının çok yüksek olduğunu ve vergi gelirlerinin büyük bir bölümünün ücretli kesimden alındığını belirtti.  istihdam üzerindeki vergi yükünün azaltılmasını istedi.

Osman Çıralı şöyle konuştu: “Ekonomide yüksek enflasyonun neden olduğu gizli kriz döneminde üyelerimiz ciddi sıkıntılar yaşıyor ve üstlerindeki yükün bir nebze de olsa azaltılmasını istiyor. Bu yüklerden en önemlisi ise şüphesiz,  işveren-çalışan çalışma hayatının iki tarafını da etkileyen, istihdam üzerindeki vergi yükü. Bir taraftan yüksek enflasyon diğer taraftan ücretlerden alınan yüksek vergi çalışanları daha da mağdur ediyor. Çalışan ücretleri üzerinden alınan gelir vergisi, damga vergisi, SSK primi ve işsizlik sigortası primi gibi istihdam üzerindeki tüm bu vergi ve yükler, üyelerimizin rekabet gücünü de olumsuz etkiliyor. İstihdam üzerideki bu ağır yük, ülkemizde ne yazık ki yeni yatırımları engelleyip, kayıt dışını büyütürken işletmelerin rekabet gücünü ve istihdam artışını zayıflatıyor. Bu nedenle istihda üzarindeki vergi ve prim yükünün azaltılması gerekiyor. Bu konuda alınacak önlem işsizliğin önlenmesi, girişimciliğin desteklenmesi açısından da önemlidir”.

Marmaris Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mutlu Ayhan turist sayısında artış yaşanmasına rağmen bunun gelir artışına dönüşmediğini belirterek “Çünkü turist otelden çıkmıyor” dedi. 1479 km. kıyı uzunluğuna sahip olan Muğla’nın kıyı uzunluğunun Akdeniz’deki İsrail, Lübnan ve Cezayir’den uzun olduğunu ve Türkiye’deki 83 marina ve yat limanının 51’inin Muğla’da bulunduğunu ifade eden Mutlu Ayhan “Türkiye’ye gelen yatların yüzde 69’u Muğla’ya geliyor. Türkiye’nin deniz turizmi gelirinin neredeyse yüzde 70’i Muğla’dan” diye konuştu ve yatçılıkta uygulanan KDV sorununa dikkat çekti.

Muğla Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Karakuş, sorunların ilgili makamlara iletilmesinin sorunların çözümü için yeterli olmadığını belirterek “Mulaka ilettiğimiz sorunları takip etmemiz gerekiyor. Bir sorunu dile getiriyorsak mutlaka takip etmemiz gerekiyor. Takip etmezsek sorun çözülmüyor. Muğla Valiliğimizle sorunları daha kolay çözüyoruz” diye konuştu. MİTSO’nun aldığı coğrafi işaretler nedeniyle MİTSO Yönetim Kurulu Başkanı Reşit Özer’i kutlayan Bülent Karakuş “AB coğrafi işareti almayı başardığı için Milas Başkanımızı tebrik ediyorum” dedi. Daha önceki dönemde kendisinin TOBB’nin coğrafi işaretler komisyonu üyesi olduğunu ifade eden Bülent Karakuş, Muğla’da bir coğrafi işaretler zirvesi yapılmasını önerdi. Karakuş “Bu zirveye Avrupa’da codğrafi işaret almış olanları da, Türkiye’den coğrafi işaret almış kuruluşları da çağıralım. Muğla’nın şuanda coğrafi işaret almış 25 ürünü var. 10 ürünümüz de coğrafi işaret almayı bekliyor” dedi.

Muğla Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Hurşit Öztürk Milas’ın tarihteki başkentliğini vurgulayarak başladığı konuşmasında MİTSO yönetimine hitaben “Bizi başkentte ağırladığınız için teşekkür ederiz” diye başladı. Hurşit Öztürk Muğla’da zeytinyağı ve bal üretimini değerlendirdiği konuşmasında bu iki üründe de kalitenin arttırılması gerektiğini bildirdi.
Muğla Deniz Ticaret Odaları adına konuşan Bodrum Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Dinç konuşmasında pandemi sürecinde sadece Muğla’daki yatların deniz turizmi için çalıştığını vurgulayarak bu yöndeki desteği için Muğla Valisine teşekkür etti. Muğla’nın koylarından yatların çıkırılmaya başlandığına dikkat çeken Orhan Dinç “Koylarımızdan yatlarımız çıkarılıyor. Neden çıkarılıyor, bilmiyoruz. Hiçbir açıklama yapılmıyor. Nez bir bilgi alamıyoruz. Teknelerimiz koylardan çıkarılıyor.

Teknelerimizi çıkaranlar sahil güvenlik olsa belki anlayacağımız. Fakat çıkaranlar emniyet güçleri. Emniyet çıkarıyor.  Bunu anlamıyoruz” diye konuştu.. Koylardaki yapılaşmaya da dikkat çeken Orhan Dinç “Koylarımızın yapılaşmasından üzüntü duyuyoruz” dedi. Yat turizminin nitelikli turist çektiğini ifade eden Orhan Dinç “Ülkemize gelen ve yat turizmini tercih eden nitelikli turist günde 3 – 4 bin dolar harcıyor. Otellere gelen ve otelinden çıkmayan turist ise günde 35 dolar harcıyor. Bir tekneden gelen ciro, 50 – 70 odalı otelden gelen cirodan yüksek” dedi ve “Biz Muğla olarak dünyanın en çok ticari ahşap yat filosuna sahibiz” dedi. Sorunların çözümü için Ankara’da güçlü bir kulis faaliyetinin olması gerektiğini anlatan Orhan Dinç “Ankara’da kulisimiz daha kuvvetli olmalı. Muğla odaları olarak örnek bir birlikteliğimiz var. Buradaki birlikteliğimiz başka illerde yok. Muğla’nın efeleri gerektiğinde birleşirler. Muğla’nın sorunları için de birleşmeliyiz. Muğla’nın Ankara lobisini güçlendirmeliyiz” diye konuştu. Milas Ören’de yapılmakta olan çekek yerinin açılışının 29 Ekim 2023’te açılacağını da vurgulayan Orhan Dinç “Ören çekek yerinde 1500 tekne karaya çekilecek. Akdeniz’de böyle bir yer yok” diye konuştu. Konuşmasında deniz kirliliğine de değinen Orhan Dinç “Deniz temizliği önemli, kirletmemek daha önemli. Denizde, ürettiğimiz sıvı atığın, kirlettiğimiz suyun ancak yüzde 1’ini arıtma tesisine verebiliyoruz. Ya da tersini söylersek kirlettiğimiz suyun yüzde 99’unu arıtma tesisine veremiyoruz” dedi.

Konuşmaların ardından kürsüye gelen Muğla Odalarının Akademik Danışmanı Doç. Dr. Işıl Arıkan Saltık “Muğla’da, başka illerde olmayan birliktelik bizim güçlü yanımız” dedi.
TARİŞ Milas 153 No’lu Zeytin, Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifi Başkanı Kamil Gül ise yaptığı konuşmada Kuzey Ege zeytinyağlarının Güney Ege zeytinyağlarına göre daha ince olmasına karşın Güney Ege zeytinyağlarının aromasının Kuzey Ege’ye oranla daha yüksek olduğunu anlattı ve Milas zeytinyağının gelecekte daha da değerleneceğini ifade etti.
Oturumu yöneten MİTSO Meclis Başkanı Mustafa Yüksel de konuşmasında Milas – Bodrum yolunda yaşanan trafik sorununa değinerek Milas’a yeni bir çevre yolu yapılmasını istedi. Her gün Milas’tan 8 – 10 bin kişinin çalışmak için Bodrum’a gidip geldiğini, bunun da trafikte tıkanıklığa yol açtığını ifade eden Mustafa Yüksel Milas’tan Bodrum Turgutreis’e kadar raylı sistem kurulması gerektiğini bildirdi. Milas sanayi çarşısının artık ihtiyaca cevap veremediğini de anlatan Mustafa Yüksel sanayi çarşısının yeni bir alana taşınmasını ve sanayi çarşısı alanının yüksek katlı kentsel dönüşüm alanı olmasını istedi.


Toplantıda son konuşmayı yapan Milas Kaymakamı Mustafa Ünver Böke konuşmasını bir Milas aşığı olarak yapmakta olduğunu belirterek Milas’ın sadece bir turizm kenti, sadece bir tarih kenti, sadece bir tarım kenti, sadece bir sanayi kenti olarak tanıtılamayacağını ifade ederek “Milas belki de bunların hepsidir. Elimizdeki ürünlerle bir Milas markası oluşturmak istiyoruz” diye konuştu.

Bakmadan Geçme