KULLUKÇU, 'ÖNEMLİ OLAN FETHİYE, ÖNEMLİ OLAN TÜRKİYE CUMHURİYETİ'

CHP Fethiye İlçe Başkanı Ali Özgür Kullukçu, 20-25 Eylül tarihleri arasında gerçekleşen delege seçimlerinden, Fethiye İskelesi Danıştay kararına ve tekrar aday olup olmayacağından, Kuzey Irak’ta gerçekleşen bağımsızlık referandumuna kadar pek çok konuda görüşlerini bildirdi. CHP Fethiye İlçe Başkanı Ali Özgür Kullukçu 20-25 Eylül tarihleri arasında gerçekleşen Fethiye Delege seçimlerini değerlendirdi. Son derece demokratik bir ortamda seçim gerçekleştirdik diyen Kullukçu, “Üye bazında çok önemli bir katılım görüldü. İlçe Başkanı, yönetim kurulu ve Muğla’da daha sonra gerçekleşecek olan Muğla İl Başkanlığında oy kullanacak il delegasyonunu seçeceğimiz ilçe kongremizi 26 Kasım’a kadar Fethiye’de gerçekleştirmek durumundayız. Bu yönde delege seçimlerimizin kesinleşmesini bekliyoruz. Bugün itibari ile delege seçimlerimiz kesinleşecek. Bu noktadan sonra ilçe kongremize katılacak kongre üyelerimizin hazirun cetvelini hazırlayıp, ilçe seçim kurulumuza başvurup, ilçe seçim kurulumuzun 26 Kasım’a kadar olan tarih süreci içerisinde bize vereceği bir tarihle birlikte ilçe kongremizi gerçekleştireceğiz. Ben tüm CHP’nin ilçe kongresinde kongre delegesi olarak seçilen üyelerimizi kutluyorum. Onlar artık bulundukları mahallenin birer temsilcisi durumundalar. Önümüzdeki dönemde Cumhuriyet Halk Partisi’ne çok önemli katkılar vereceklerine yürekten inanıyorum. Belirlenecek tarihteki ilçe kongremizde adaylarımızı göreceğiz. O nokta da da delegelerimiz bir tercihte bulunacak. Ve yeniden bir yetkiyi hangi arkadaşımıza verirlerse versinler CHP Fethiye İlçe örgütü önümüzdeki yerel seçimlere ilk etapta Fethiye Belediye Başkanlığını kazanmak için var gücüyle mücadelesini sürdürmeye devam edecektir” dedi. “DELEGELERİMİZ İSTERSE ADAY OLURUZ” Tekrar ilçe başkanlığına aday olup, olmayacağı sorusunu da yanıtlayan Ali Özgür Kullukçu, “Adaylığımız delegelerimizin taktiriyle olacak bir olay. Şu an delegelerimiz seçildi. Delegelerimizle istişareler yapılacak. Eğer delegelerimiz bu yönde bir teveccüh iradesi ortaya koyarlarsa bunu zaten ilçe kongremizde hep birlikte görürüz” diye konuştu “ÖNEMLİ OLAN FETHİYE’YE HİZMET” Muğla Büyükşehir Belediyesi ile Fethiye Belediyesi arasında krize yol açan, Fethiye İskelesi hakkında açılan karşı davada Danıştay 8. Dairesi yerel mahkemenin kararını bozdu. Danıştay’ın almış olduğu bu karar sonrasında Fethiye Belediyesi tarafından şehrin caddelerine üzerinde “Danıştay’da hakimler var!, büyükşehir Fethiye’den elini çek!, İskele 58 yıldır bizimdi… Yine bizim!” yazılı afişler asıldı. O afişler Belediye Başkanımızın kendi uslubu çerçevesinde Fethiyeli hemşerilerimize gerçekleştirmeye yönelik olduğu bir algı yönetimi diyen CHP İlçe Başkanı Ali Özgür Kullukçu, “Fethiye’nin iskelesi yine Fethiye’nin iskelesi. Bir yere gittiği yok. Bunun işletilmesine yönelik bir durum bu. Yasa bunu Büyükşehir’e vermişse, Büyükşehir işletecek. Eğer ilçe belediyesine vermişse, ilçe belediyesi işletecek. ‘İskeleyi geri aldık’ gibi bu tür ifadelere bağlamak kamu yönetimini elinde tutan iradeye bizce yakışmıyor. Bu noktada bizim almış olduğumuz pozisyon belli. Biz CHP olarak Fethiye’ye hizmet edilmesinden yanayız. İster Büyükşehir belediyemizden gelsin, ister ilçe belediyemizden gelsin. Biz her iki belediye arasında bir problem varmış gibi sürekli gündeme getirilmesinin doğru olmadığını düşünüyoruz. Bu noktadaki tutumumuz çok net. Önemli olan Fethiye’ye hizmet edilmesi” dedi. “CHP’NİN TAVRI AÇIK VE NETTİR” Cumhuriyet Halk Partisi olarak Kuzey Irak’ta gerçekleşen bağımsızlık referandumuna karşı olduklarını dile getirerek açıklamasına devam eden Kullukçu, “CHP olarak biz gerek genel başkanımız, gerekse dış ilişkilerden sorumlu genel başkan yardımcımızın gerek mecliste, gerekse kamuoyu nezdinde yaptığı açıklamalar ortadadır. CHP böylesi bir referandumun karşısında olduğunu açıkça belirtmiştir. Çünkü bu referandum elbette ki orada yaşayanların geleceğe yönelik bir devlet kurma hayali, bir umudu olabilir. Bu o kişilerin içinde olan bir vaziyet. Fakat biz bu emperyal büyük güçlerin bu bölge içerisinde oynadığı bir oyunun dışa vurumu olarak görüyoruz. Bu noktada Türkiye Cumhuriyeti Devleti Suriye’de uyguladığı yanlış dış politikalar gibi bir politika içerisinde olmamalıdır. Fakat üzülerek de belirtmek isterim ki şu an bağımsızlık referandumu yapan Mesut Barzani iktidar partisi Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kongresine katılıp misafir olarak ağırlanmış ve o kongrede AKP’nin kongre üyelerine hitap etmiştir. Bunu yanı sıra gerek Mesut Barzani’nin Türkiye Cumhuriyetini ziyaretlerinde Ankara ve İstanbul’daki ziyaretlerde göndere şu an bağımsızlık referandumunu yapmış olduklarını ifade ettikleri kürdistan bayrağını çekmişlerdir. Bunu anlayabilmek mümkün değildir” dedi. “ÖNEMLİ OLAN TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN MENFAATİDİR” Kullukçu, “İktidar partisinin ne yapmak istediği, nasıl yaptığı hiçbir şekilde anlaşılmamaktadır” diyerek, “Cumhurbaşkanı Habur Sınır Kapısını kapatmaktan bahsetmekte, fakat Ekonomi Bakanı sınır kapısı kapatmanın çok önemli sonuçları olacağını ifade etmektedir. Fakat kendisine Cumhurbaşkanı bu şekilde söyledi dendiği zaman Cumhurbaşkanımızın dediği doğrudur diye ifade etmektedir. Yani iktidar partisinin içerisinde kimin ne söylediği belli değildir. Ne yazık ki dış politika bu çelişki ve bu ikilem içerisinde devam etmektedir. Halkımız muhakkak önümüzdeki ilk genel seçimde böylesine çelişki ve ikilem içerisinde olan bir iktidar partisine yeniden yetki vermeyecektir. Bu noktada CHP en önemli iktidar namzetidir. Biz CHP’nin gerek bölgeye yönelik, gerekse Türkiye Cumhuriyeti’nin dış politikasına yönelik yapmış olduğu görüşleri çok iyi ifade ettiğini düşünüyoruz. Ve bu nokta da da eğerki iktidar CHP’ye geçtiği taktirde böylesi ikilem ve çelişki söz konusu olmayacaktır. Önemli olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin menfaatidir. Ve Cumhuriyet Halk Partisi’de her daim bunun yanındadır” ifadelerini kullandı.