KÖYLERDE MAHALLE STATÜSÜSÜ ANLATILACAK

Mahalle statüsüne geçen köylerde yürütülecek projeyi bölgeyi iyi bilen Başkan Saatcı ile paylaştılar.

  • 1063
KÖYLERDE MAHALLE STATÜSÜSÜ ANLATILACAK
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Mahalle statüsüne geçen köylerde yürütülecek projeyi bölgeyi iyi bilen Başkan Saatcı ile paylaştılar. Muğla’nın büyükşehir statüsüne geçmesiyle birlikte il genelinde bulunan köylerde mahalle olacak. Köy kültürünün yok olmaması, gelecekte mahalle olacak köylerin sorunlarının aktarılması için köprü görevi görecek olan Muğla’daki kent konseyleri ve Mahalle Muhtarları Derneği yeni bir oluşum için çalışmalara başladı. Muğla’daki tüm kent konseyleri ile birlikte yürütülecek çalışma için köyler muhtarlar ile birlikte gezilecek. Çalışmalar Fethiye’deki köylerde başladı. Muğla genelindeki birçok kent konseyi yöneticileri, Köy kültürünün yok olmaması gerektiği ile ilgili açıklamalarda bulunan Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı’ya ziyarette bulundu. Bölgeyi iyi bilen Başkan Saatcı ile çalışmalarını paylaşan Kent Konseyi yöneticileri konuyla ilgili basın açıklaması düzenlediler. Muğla Kent Konseyi Birliği Başkanı Hamdi Topçuoğlu, Fethiye Kent Konseyi Başkanı Mustafa Şıkman, Muhtarlar Derneği Başkanı Hüsnü Çalış ve kent konseyinin bazı ilçelerindeki yöneticileri toplantıya katıldılar. Saatcı, “Köy kültürünün yaşamasını istiyoruz” Çalışma ile bir aydınlatma platformu kurulacağını söyleyen Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı, “Malum yeni Büyükşehir Belediyesi yasası gereği bütün köylerimiz mahalleye dönüştü. Mahallemize dönüşen köylerin şimdiden teşkilatlanarak ileride Büyükşehir yasasından kendilerine sağlayacağı imkânlardan yararlanabilmeleri için bir organizasyon gerekiyor. Bununla ilgili hem Muğla Kent Konseyleri üst birlik başkanı, hem de Bodrum Kent Konseyi Başkanı Hamdi başkanımız Fethiye’de ziyaretlerde bulunacak. Bununla ilgili de aydınlatma toplantıları yapacak. Burada amaç Büyükşehir yasası uygulamaya geçtikten sonra şu an köy olan ama mahalleye dönüşecek olan köylerimiz ya da yeni mahallelerimizin problemlerini, sıkıntılarını en kısa sürede organize olarak yasa çıktıktan sonra en kısa zamanda çözme ile ilgili bir çalışmadır. Tabi burada daha önce bizlerin de ifade ettiği gibi, bizim için köy ayrı bir kültürdür. Bu kültüründe yaşamasını istiyoruz. Köylerin mahalleye dönüşmesine karşı çıktığımızı, Büyükşehir yasasına karşı çıktığımızı her platformda yüksek sesle dile getirmeye çalıştık ama mühür kimdeyse Süleyman odur. İmam bildiğini okuyor. Böyle olunca Mart 2014 sonrası uygulamaya geçecek bu yasayla ilgili şimdiden çalışmalar yapılarak açık düşmemek ve hazırlıksız yakalanmamak için eksik olmasın Kent Konseyi Başkanımız büyük fedakârlık yaparak bütün Muğla’da ki ilçeleri gezerek, bu teşkilatlanmanın sağlanması konusunda katkı sağlamak istiyor. Kendisine ilçemizde yardımcı olmaya çalışacak olan Sivil Toplum Örgütlerimizin Başkanlarına, Kent Konseyi Başkanımız Mustafa Ağabeye, Tema Ok yaya, Muhtarlar Derneği Başkanımız Hüsnü ağabeye şimdiden teşekkür ediyorum.” dedi. Topçuoğlu, “Muğla’nın tüm köylerini gezeceğiz” Muğla Kent Konseyi Birliği Başkanı Hamdi Topçuoğlu ise, “Küçük bir adım olsa da büyük bir adım attığımızı düşünüyorum. Biraz önce Başkanıma da söyledim. İki gün önce ben kurtuluş savaşında Fethiye’de ilk müfrezeleri kuran Cavit Aker ödülünü aldım. Bu Muğla Gazeteciler Cemiyetinin verdiği bir ödül. O 1919’da burada ışık yaymıştı. Biz tekrar Fethiye’den köylerimizin geleceğinin daha mutlu insanlarla kurulması gerektiğine inandığımız için köylerimizden bir çalışma başlatalım istedik. Aslında biz Bodrum’da bu çalışmaları tamamladık. Bodrum’un 20 köyünü dolaştık. Ve her köyden muhtarların yanında bir kadın ve bir erkek temsilci seçtik. Böylece onların kendi sorunlarını birinci elden Bodrum Belediyesine ve ileride kurulacak olan Büyükşehir belediyesine aktarmalarının organizasyonunu şu anda kurmuş durumdayız. Ancak sadece burada bunu kurmak yeterli değil. Bizim bu işi Muğla’nın bütün ilçelerinde gerçekleştirmemiz gerekiyor. Milas’ta da bu olmalı, Datça’da da bu olmalı, Fethiye’de de bu yapılanma gerçekleştirilmeli. Neden? Her şey den önce büyükşehir yapılanması içerisinde köylerimiz adı artık mahalledir. Mahalle yasalarına göre 246. madde der ki, ‘Mahallelerde hayvan beslenmez’ Yani köyler mahalle olduğuna göre mahallede tavuk bile besleyemez. Eğer beslerlerse belki, Behçet Başkan sesini çıkarmaz ama komşusu şikâyet edip bu horoz erken ötüyor dediği zaman Behçet Başkanın yapabileceği hiç bir şey yok. Ayrıca Büyükşehir olunca şu ana kadar köylere hizmet götüren İl Genel Meclisi, İl Özel İdare, Köydes gibi kurumlar ortadan kalkıyor. Peki, köylere kim hizmet götürecek? İşte o zaman Sivil Toplum Örgütlerinin devreye girmesi gerekiyor. Bir diğer yasa hal yasasıdır. Hal yasasına bağlı olarak da maalesef köylülerimizin pazarlara mal getirmesi engellenecek. Üretici pazarları kurmak mümkündür. Ama Pazar yerlerine mal getirmeleri artık mümkün değil. Dikkat ederseniz hayvan besleyemeyen, ürettiğini pazara getiremeyen ve toprak kullanım yasasıyla toprakların sanal biçimde kendilerin de kalacak olan ve giderek şirketleştirilecek olan toprakların sahipleri olan köylülerle karşı karşıyayız. Bütün bu durumlar köylülerimizin yaşamını ister istemez zorlaştıracaktır. Köyler bu toplumun saçaklarıdır. Anadolu çınarlarının saçakları köylerdir. Eğer bu köyleri ortadan kaldırırsak, köylerimiz bir bir yok edersek Anadolu çınarını yaşatmak mümkün olamaz. Köylülerimiz köylerinde ama refah içinde yaşamalıdırlar. Bu konuda yapılabilecek çok şey olduğuna inanıyorum. Her şeyden önce bizim köylülerimizin çok önemli avantajları var. Bizim avantajlarımız da bu. Kıyıda bunca turizm hareketi var. Ama on kilometre ileride ki köylerimizin bundan yararlanması mümkün değil. Eğer biz köylerimizde bu birlikleri kurarsak bu birlikler vasıtasıyla üretici tüketici birlikleri gibi birlikler gerçekleştirebilirsek, yani kıyıda ki turizmi hele hele üç aya sıkışmış olan turizmimizi aylara daha geniş bir şekilde yayarsak, onların ürettiklerini doğrudan ürettiklerini doğrudan turizmde kullanmasını sağlayacak olursak köylerimizin üretimden gelen güçlerini koruma şansımız var demektir. Bunlar için yasalar engel tanımıyor. Yasaların böyle bir engel yapması söz konusu değil. Bizim en büyük sorunumuz örgütlenmedir. Eğer örgütlenmeyi gerçekleştirebilirsek birçok sorunun üzerinden geleceğimize inanıyorum. Bunun tek aracı artık Sivil Toplum Örgütleridir. Sivil Toplum Örgütlerinin üst örgütü ve siyasetinde üzerinde bir örgüt olan Kent Konseyleri işlevleri önümüzde ki dönemde daha çok artacaktır. Biz köylerimi örgütleyerek köyler meclislerinin kent konseylerinin çatısı altında kurarak burada çok önemli bir adım atacağımıza inanıyorum” dedi.

Bakmadan Geçme