İyi Parti Adayı Tosun: Turizmciler Yalnız Bırakıldı

Bodrum Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Derneği (BODER) Başkanı Ömer Faruk Dengiz’in ev sahipliğinde Azka Otel’de gerçekleştirilen toplantıya TÜRSAB Bodrum Yürütme Kurulu Başkanı Yüksel Arslan, İYİ Parti Bodrum İlçe Başkanı Nevzat Kanber, İYİ Parti Muğla Milletvekili Adayı Gülgün Çolakoğlu ve turizmciler katıldı.

Millet İttifakı’nın ve İYİ Parti’nin turizmle ilgili yol haritasını, turizm paydaşlarının ve sektörün katılımıyla hazırladığını ve iktidara geldikleri anda turizmi tıpkı tarım gibi milli ve stratejik sektör olarak yönetmeye başlayacaklarını anlatan Mehmet Tosun, “Turizm sektörü devletimiz tarafından yalnızlaştırıldı, sahipsiz bırakıldı. Bunu sahada gezerken çok daha net görüyoruz. Dolayısıyla daha fazla zaman kaybetmeden turizm stratejisini, destinasyon yönetimini esas alarak, meslek kuruluşlarının ve yerel idarelerin de tam katılımıyla hayata geçirmemiz gerekiyor.” dedi.

Yasalarda, mevzuatta ve teşkilatlanmada pek çok yeniliği içeren İYİ Parti Turizm Master Planı ile ilgili bilgiler veren Muğla Milletvekili Adayı Mehmet Tosun, turizm kentlerinin doğru yönetilemediğini ve turizmcilerin sorunlarıyla baş başa bırakıldığını anlattı. Tosun, “Turizmci, işletmeye açtığı tesisinin suyunu, elektriğini kendi imkanlarıyla bağlatmaya çalışıyor. Yolunu, atık arıtım tesisini kendi inşa ediyor. Turizmciler, tüm bu ekonomik yüke katlandıktan sonra kilometrelerce öteden turist getirip, onları en iyi hizmet kalitesiyle ağırlayıp bir de bu ülkeye döviz girdisi sağlıyorlar. Bu kadar zahmete katlanan, devletin yatırım anlamında bu kadar yalnız bıraktığı bu sektörün mensuplarını gerçekten tebrik ediyorum. Çok büyük bir başarı hikayesi yazıyorsunuz ve problemlerinizi gönüllülük esasına göre oluşturduğunuz meslek kuruluşları içinde halletmeye çalışıyorsunuz.” dedi.

“KONAKLAMA VERGİSİ YEREL YÖNETİMLERE”
Türkiye’nin yeni bir turizm vizyonuna ve yeni bir anlayışa ihtiyaç duyduğunu söyleyen İYİ Parti Muğla Milletvekili Adayı Mehmet Tosun, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Biz ucuz turist ağırlıyoruz, doğamızı ve çevremizi tüketiyoruz, az para kazanıyoruz. Bizim ülkemizde böyle bir turizm gerçeğimiz var. Biz iktidara geldiğimizde turizmi yerinden ve sektörle birlikte yöneteceğiz, turizm meslek kuruluşlarının ve sektörün tüm paydaşlarının katılımıyla, özellikle yerel yönetimleri güçlendirerek turizmde Alan Yönetimi Başkanlıkları kurarak, sürdürülebilir, koruma kullanma dengesini gözeten, desteklenen ve destinasyonun ihtiyaç ve gerçeklerine uygun politikalarla yatırımcısına, girişimcisine ve kentine katma değer yaratan bir turizm anlayışını, yepyeni bir turizm vizyonunu hayata geçireceğiz. Bugün turizmcilerin belini büken TAG payını kaldıracağız, konaklama vergilerinden belediyelere de aktarım yapacağız.  Tarım ve turizmi milli ve stratejik sektör ilan edeceğiz. Devlet kurumları, turizmciye ve tarımla uğraşan kişilere öncelik verecek. Muğla il genelinde tüm kamu kurumları, turizmciye ciddiyetle yaklaşacak, turizmci mutsuz olursa turist mutsuz olur diyerek çalışacak. Tarım ve turizm kentlerine bir düzen, disiplin gelecek.”

Bodrum özelinde çok ciddi planlama sorunları olduğunu, yaklaşık 15 kurumun birbirinden kopuk şekilde planlama yapmaya çalıştığını söyleyen Tosun, “Bodrum’un bir anayasası niteliği taşıyan, doğayı, kültürel ve tarihi zenginlikleri, çevreyi koruyan, turizmi önceleyen, tarım ve turizmi entegre eden, kıyılardan başlayan ve bir kereliğine yapılacak bir planlamaya ihtiyacı var. Plansızlıkla süreç yönetiyoruz. Hiç kimse otel yapmak istemiyor, herkes konut inşa etme derdinde. Belediyeler, bu sürecin tamamen dışında bırakılıyor. Turizmci ağır vergi yükünün altında eziliyor. Teşvik var mı, yok! Oysa bizim lokomotif sektörümüz turizm. 14 Mayıs’tan sonra umuyorum ki Millet İttifakı’nın kazanmasıyla birlikte turizmde de yepyeni bir süreç başlayacak. Buna yürekten inanıyorum. Bodrum’un, Marmaris’in, Fethiye’nin, Muğla’nın kaybedecek zamanı kalmadı.” ifadelerini kullandı.

İYİ Partili Tosun, sözlerini turizmcilere güzel bir sezon dileyerek noktaladı. Toplantı, karşılıklı görüş alışverişi şeklinde devam etti.