İki Yazar Mahkemelik Oldu

Dost Gazetesinden Fatih Dereli'nin haberine göre; Herkesin severek okuduğu yazar Azra Kohen aforizmaları ile zihinlerde iz bırakan Altın Kalem ödüllü yazar Yiğit Caner Ertoşi’den şikayetçi oldu. 

İnstagram hesabı üzerinden dizinin hayranlarından bir takipçinin; Azra Kohen’in 2013 yılında kaleme aldığı Fi adlı romanda geçen dizisinde de Ozan Güven'in canlandırdığı romanın baş karakterlerinden birisi olan Can Manay’a ait bir sahnenin repliğinin paylaşılması üzerine, Yazar Yiğit Caner Ertoşi yoruma “Dostoyevski’den çalıntılarda Azra Kohen’e edebiyata katkılarından dolayı teşekkürler” yazması ile başlayan polemik, sosyal medyanın ardından mahkeme ile sonuçlandı.

Yazar Ertoşi’ye Azra Kohen’in avukatı olarak cevaben uyarı gelmesi üzerine Ertoşi’den kısas yanıt gelmesi gecikmedi. Bunun üzerine Azra Kohen tekrar “İşlem Yapalım” ifadesini kullanarak yazar Yiğit Caner Ertoşi’den şikayetçi oldu.

Yazar Yiğit Caner Ertoşi kendisinden şikayetçi olan Azra Kohen için şu açıklamada bulundu; “Benim anlamadığım, bu tip yazarların adalete sığınma konusundaki olan pişkinliği. Bu alıntıları modifiye edip, soruyu cümle, cümleyi soru haline getirerek ünlü aforizmacıların birikimleri ile okurlarının takdirini toplamak konusunda ustalar. Kendinize özgü bir kalemleri veyahut bir ilham periniz yoksa yazmayıveriniz. Bu ülkeyi başkalarının cümleleriyle kendine fanatik edenler köşesinde birinci Hakan Mengüç Mevlana sponsorluğunda bir yazar, ikinci Nilgün Bodur duvar yazıları toplamacısı, son olarak da üçüncü sırayı ise Azra Kohen alıyor. İnsanlarımız ise, eline aldığı her kitabın cümlelerini yazara ait sanıyor ve doğal olarak yazarı tebrik ediyor ve ona hayranlık duymaya başlıyor. Ben her zaman derim, ‘Herkes okumayı sökebilir ama okur olamaz ve herkes yazmayı öğrenebilir ama yazar olamaz.’ Azra Hanımın 1 değil 2 değil 3 değil daha arşivimde kendisine ait yüzlercesi var ne Dostoyevski bırakmış ne Nietzche ne de Balzac… Hepsinden toparlamış … Sevgili Cem Yılmaz’ın dediği gibi maşallah ortaya karışık 'little little into the middle' yapmış.”