Güney Egeli çiftçiler Milas'a akın etti

Güney Egeli çiftçilerden yoğun ilgi gören Güney Ege 10. Uluslararası Gıda, Tarım ve Hayvancılık Fuarı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail Atıcı, alanında bir marka olan fuarın, çiftçileri ve sektör temsilcilerini başarıyla bir araya getirdiğini söyledi.

  • 852

Güney Egeli çiftçilerden yoğun ilgi gören Güney Ege 10. Uluslararası Gıda, Tarım ve Hayvancılık Fuarı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail Atıcı, alanında bir marka olan fuarın, çiftçileri ve sektör temsilcilerini başarıyla bir araya getirdiğini söyledi.

Milas Ziraat Odası’nın çiftçilerin tarım alanındaki ihtiyaçlarını öngörerek, bundan tam 10 yıl önce ortaya attığı ‘Tarım Fuarı’ fikri, Milas ortak paydasında buluşan tarımsal kuruluşlar ve diğer kurumların işbirliğiyle bugün çiftçinin ve sektörün aradığı bir marka halini aldı.

Bu yıl 7-10 Mart tarihlerinde Milas’ta düzenlenen Güney Ege 10. Uluslararası Gıda, Tarım ve Hayvancılık Fuarı, her yıl olduğu gibi bu yılda çiftçilerden ve sektörden yoğun ilgi gördü.

Güney Ege 10. Uluslararası Gıda, Tarım ve Hayvancılık Fuarı hakkında değerlendirmelerde bulunan Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail Atıcı, fuarın başarısından büyük onur ve kıvanç duyduğu belirterek, “10 yıl önce Milas Ziraat Odası’nın ortaya attığı tarım fuarı fikri, kurum/kuruluşlarımız, çiftçilerimiz, halkımız tarafından rağbet gördü ve bugünlere geldik. Bu yıl gerçekleştirdiğimiz 10. Uluslararası Güney Ege Gıda Tarım ve Hayvancılık Fuarı’nı da diğer fuarlarımızda olduğu gibi coşkuyla, heyecanla ve beraberinde de başarıyla tamamladık. 4 gün süren bu yılki fuarımıza baktığımız zaman, geçtiğimiz yıllardaki fuarlarımızı aratmayacak bir yoğunluk ve ilgi gördüğünü görüyoruz. 10. Uluslararası Güney Ege Gıda Tarım ve Hayvancılık Fuarı ayrıca şunu gösterdi; artık fuarımız çiftçiden, sektörden ve halkımızdan takdir gören, beğeni toplayan ve ilgiyle takip edilen bir marka oldu. Çok şükür bu günleri gördük. Özellikle bu süreçte Milas’taki kurumlarımız; Milas Kaymakamlığımız, Milas Belediyemiz, Milas Ticaret Odamız, Ziraat Odamız, Tariş Pamuk Kooperatifimiz, Tariş Zeytinyağı Kooperatifimiz, Milas Süt Birliğimiz, diğer tarımsal kurumlarımızla birlikte bu başarıyla gurur ve onur duyuyoruz.

Tabi bu başarıdan Milas Ziraat Odası olarak ayrı bir gurur ve kıvanç duyuyoruz. Tabi bundan 10 yıl önce bu fuarın nasıl olacağını, nasıl ilgi göreceğini, ziyaretçi sayısının ne olacağını bilemiyorduk. Ama yaşadığımız süreç, fuar fikrinin çok isabetli olduğunu gösterdi. Özellikle bu fuarın olması ve yaşaması konusunda Milaslı çiftçilerimizin çok büyük destek ve katkıları olmuştur, olmaya da devam edecektir.” diye konuştu.

Fuarın var olma sebebinin, gerçek sahibinin özellikle kırsal kesimdeki kadın ve erkek çiftçiler olduğuna vurgu yapan Milas Ziraat Odası Başkanı İsmail Atıcı, olumsuz piyasa koşullarına rağmen yine de ilgi gören fuara olan kadın çiftçi katılımındaki yüksek orana dikkat çekti ve kadın çiftçilerin tarımsal ürerimin bel kemiği olduğunu söyledi.

3. ve 4. gün en yüksek katılımın yaşandığı fuarı, toplam 85 bin civarında ziyaretçinin gezdiğini söyleyen Başkan Atıcı, “Özellikle bu yıl biraz tedirginliğimiz vardı. Bu tedirginliğin sebebi, kur dalgalanması nedeniyle tarımsal üretimdeki girdilerdeki fiyat artışı çiftçilerimizi zor durumda bıraktı. Çiftçimizin bu konuda morali bozuk. Sağ olsun çiftçilerimiz, bu yılda olumsuz piyasa koşullarına rağmen fuarımıza beklenen ilgiyi gösterdi. İlgi sadece Milas’tan değil, Muğlamızın diğer 12 ilçesinden de yoğun bir şekilde yaşandı. Güney Ege Bölgesi’ndeki Aydın ve diğer illerden de çiftçilerimizin fuarımıza geldiğini gördük, bu bizleri çok sevindirdi. Bu yıl fuarımızda 4 gün boyunca birçok il ve ilçeden, tarımsal kooperatiflerden, kuruluşlardan otobüslerle çok sayıda ziyaretçi ağırladık. Ziyaretçi sayımız, bu yıl geçen seneyi aratmadı. Kadın çiftçi katılımındaki yüksek oran da fuarımıza özel bir durum. Bu bizleri ayrıca sevindiriyor. Kadın çiftçilerimiz, yakınlarıyla, eşleriyle ve çocuklarıyla fuarımıza yakından ilgi gösterdi, alışverişini yaptı. Ben fedakar, cefakar ve her şartta üretimden kopmayan, ‘inadına üretim’ diyen çiftçilerimize de teşekkür ediyorum.” dedi.

Güney Egeli çiftçilerin, sektördeki son teknoloji gelişmeleri yakından takip etmek ve tarımsal alışverişlerini yapmak için Güney Ege Uluslararası Gıda, Tarım ve Hayvancılık Fuarı’nı seçtiğini belirten Başkan Atıcı, fuarda stant açan firmalara da teşekkür ederek şunları kaydetti: “Tabi fuarımızda, tarımda her yıl değişen teknolojik gelişmeler ve tohumlar, tarımsal ekipmanlar ve teknolojik gelişmeler çiftçimizin ayağına geliyor. Çiftçimizde 10 yıldır ben şunu gözlüyorum. Çiftçilerimiz, özellikle traktör, makine ekipman almak için başka yerlere gitmiyor ve tarımsal alışverişleri için bu fuarı bekliyor. Çünkü bu fuar çiftçimizi tatmin ediyor. Diğer konularda da kurulan stantlardan bilgi alıyor. Fuara özel fiyat imkanlarıyla, uzun vadeli kredilendirerek alışveriş yapıyor. Ben firmaları dolaştım. Geçtiğimiz yıllara göre bir miktar azalma olsa da gene makine ekipman almaya çalıştığını, fide ve tohumlardan edindiğini gözlemledim. Bu alanda ben özellikle 10 yıldır fuarımıza ilgi gösteren demirbaş firmalarımıza, yöneticilerine teşekkür ediyorum. Fuarımıza geçtiğimiz yıl 180 firma katılırken bu yıl firma katılımı 185 oldu. Kendi illerindeki fuarlara katılmayıp, bizim fuarımıza gelen ve fuar boyunca çiftçimize hizmet veren demirbaş firmalarımız var. Fuarımızın bu günlere gelmesinde bu baş tacı firmalarımızın büyük katkısı var. Allah onlardan razı olsun, çiftçilerim adına teşekkür ediyorum.”

Fuarın açılışını yapan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin, Muğla’daki Ziraat Odaları’nın ortak olarak ilettiği sorunlara istinaden fuarda bir takım müjdeler verdiğini ifade eden Başkan Atıcı, “Sayın Tarım ve Orman Bakanımız Bekir Pakdemirli’nin 2. gün fuarımıza teşrifleri bizleri çok sevindirdi. Özellikle iki yıldan bu yana hem geçtiğimiz yıl hem de bu yıl, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü gibi özel bir günde iki tane Bakanımız da fuarımızı ziyaret ederek bizleri onurlandırdı. Tarım orman Bakanımızın Milas ziyareti kapsamında, çiftçilerimizle beraber olması, fuarımızda çiftçiler için müjdeler vermesi, fuarımızdaki stantları gezmesi oldukça anlamlıydı. Ayrıca Bakanımız, geçtiğimiz şubat ayında Milas’taki ve Muğla’daki tarımsal kurumların temsilcileriyle ve yöneticileriyle bir araya gelerek Muğla Atatürk Kültür Merkezi’nde bir istişare yaptı. Bu toplantıda Ziraat Odaları olarak, Milas’taki ve tüm Muğla’daki tarımsal sorunları kapsayan dosyamızı birebir Bakanımıza iletme şansımız oldu. Bakanımız bu dosyada yer alan sorunlara istinaden fuarımızda sevindirici müjdeler verdi. En güzel müjdelerden biri tarımsal üretimde girdi fiyatlarında yapılacak olmasıydı ve çiftçinin 2018’den kalan prim ve desteklemelerin Mart ayı içerisinde verileceğini duyurması oldu. Ayrıca Milaslı çiftçilerimiz için dikkat çekici ve önemli olan Eşence, Yeniköy ve Gökçeler barajlarımızın hız kesmeden yapılarak, çiftçimizin hizmetine sunulması konusuydu. Bu da bizi ayrıca sevindirdi. Bakanımızın Milas’a gelmesini sağlayan, bu konuda ısrarlı girişimlerde bulunan AK Partili siyasetçilerimize teşekkür ediyorum. Bakanımızın ziyaretinin daha uzun olmasını, çiftçilerimizin kuruluşu Milas Ziraat Odası’nı gezmesini özellikle çok istiyorduk. Ama programının yoğunluğu sebebiyle ziyaretini kısa kesmesi gerektiğini ifade etti ve daha geniş zamanda Milas’ı tekrar ziyaret ederek çiftçilerle birlikte olmak istediğini söyledi.” dedi.

Sık sık müdahale kurumlarının önemine dikkat çeken açıklamalarda bulunan Başkan Atıcı,

Bakan Pakdemirli’nin, müdahale kurumlarından olan Toprak Mahsulleri Ofislerinin yüksek fiyatlardan ürün alımı yapılacağına yönelik müjdesini çok isabetli bir karar olarak nitelendirdi.

Atıcı, “Muğla ilinde tek Toprak Mahsulleri Ofisi’nin tesisli alım merkezi Milas’ta. Bu konuyla ilgili Sayın Bakanımız, eğer piyasada fiyatlar uygun olmadığı takdirde önümüzdeki buğday ve mısır alımlarının piyasaya göre yüksek fiyat üzerinden TMO tarafından alınacağının müjdesini verdi. Tabi bu önemli bir konu, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin bazen özelleştirileceği ile ilgili konular gündeme geliyor. Bu gündeme gelen özelleştirme söylentilerinin önünün kesilmesi bakımından da Bakanımızın TMO’nun alım yapacağına yönelik ifadesi çok önemliydi.” dedi.

Birlikler, kooperatifler, TMO, Et ve Süt Kurumu gibi müdahale kurumlarının, mutlaka çiftçinin yanında olması ve çiftçinin kara gün dostu olması gerektiğini söyleyen Atıcı, Et ve Süt Kurumu’nun Muğla’da, Milas’ta da şube açması düşündüğünü belirterek, “Bu olmadığı zaman çiftçimizin elinden tutan, ürününü pazarlayabildiği bir alan olmuyor. Dolayısıyla bunu çok önemsiyoruz. Et Süt Kurumu’nun Muğla’da Milas’ta da şube açması gerektiğini düşünüyorum. Şimdi bu kurum et, süt fazlalığını alıyor, yani bu müdahale çok önemli. Çiftçimiz bu tür kurumların özelleştirilmesinden dolayı kaybediyor. Eğer bunları da ortadan kaldırırsak çiftçimizin ürününü satacağı alan kalmıyor.” diye konuştu.

“Bakanımızın ilerleyen yıllarda gıda üretimine duyulan ihtiyacının artacağının farkında olması, stratejik bir alanda üretim yapan ve ihtiyaç duyulan gıdayı üretecek olan biz çiftçileri sevindiriyor. Cumhurbaşkanımızdan, Bakanlarımıza kadar tüm kamuoyu tarımın stratejik bir alan olduğunun farkında. Nasıl dünya ülkeleri bu bağlamda tarımı destekliyorlarsa, bizim de artık tarıma gereken önemi verip desteklememiz gerekiyor. Bu, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün de yıllar önce üstünde özellikle durduğu bir konudur.” diyerek tarımsal üretimin önemine dikkat çeken Atıcı, çiftçinin desteklenmesi ve tarımsal üretimdeki girdi fiyatlarının düşürülmesi gerektiğini belirterek şunları kaydetti: “Türkiye Ziraat Odaları Genel Başkanımız Şemsi Bayraktar’ın söylediği gibi, biz çiftçiler 81 milyon Türk halkını, 4,5 milyon mülteciyi ve bu yıl 50 milyona ulaşması beklenen turisti doyurmak zorundayız. Bunu yapabilmemiz için de Sayın Bakanımızın dediği gibi mevcut üretimimizi arttırmamız gerekiyor. Bunun da tek yolu çiftçinin tarlada, doğduğu yaşadığı yerde doyması ve üretiminin desteklenmesidir. Kırsal kesimdeki çiftçimizin, kente göç etmesi sektörümüze kan kaybettirdi. Boş kalan arazilerimizi, çiftçimizi kaybedersek yapacağımız ithalata kaynaklarımız dayanmaz. Çiftçimizin geçen yıldan kalan alacaklarının ödenmesi, pirim desteklemelerinin yüzde yüz artırılması lazım. Tohum, gübre mazot ve ilaç fiyatlarında mutlaka bir indirim, destekleme yapılması lazım. Hayvancılığa zarar veren de girdiler. Yem fiyatlarında da sübvanse yapılmalı. Hele hele tarla balıkçılığımızda büyük sıkıntılar var. Pazar bulmakta, girdilerde üreticimizin sıkıntıları var. Hayvancılık ve balıkçılık tesislerinde Bakanımız müjde verdi ve Cumhurbaşkanımız da bunu dillendirdi. Yüzde 12 elektrikte bir ucuzlama söz konusu. Bu da genç çiftçi, hayvan ve kırsal kalkınma desteklemeleri gibi önemli gelişmelerdir. Bizim çiftçimiz ürettiğini, halkımıza uygun fiyatlarla sunacaktır, çiftçimiz kanaatkardır. Aşırı fiyat istemez. Ama bunun sağlanması için de çiftçinin girdilerinin, maliyetlerinin düşmesi gerekiyor.”

Bakmadan Geçme