BU KAMPTA SANAT VE DOĞA İÇ İÇE

Fethiye’nin turizm noktalarından biri olan ve eski Rum evleriyle dünyaca ünlenen Kayaköy’de yıllardır doğayla iç içe sanatla tatilin bir araya geldiği Sanat Kampı, Covid-19’a rağmen bu yıl da açıldı. 19 Temmuz’dan bu yana uluslararası katılımcıları ağırlayan kampta hemen her gün değişik aktiviteler yer alıyor. Bu yıl ahşap oyma, seramik, büst mask, kilim, ritim, kasnak tual, tohum ve fotoğraf atölyelerinin bulunduğu kampta sabahları yoga ile birlikte çevre gezileri de yapılıyor. 
Pandemi tedbirlerinin en üst düzeyde alındığını belirten Kayaköy Sanat Kampı yöneticisi Lara Ekiz “Bu kampta eşim ile birlikte yaşıyorum. Birlikte organizasyon yapıyoruz. Bu sene Covid-19 nedeniyle kapasitemizi 7’ye düşürdük. Biraz daha geniş alanlara yayılmaya çalışıyoruz. Atölyelerde yine önlemlerimizi alıyoruz. Her türlü etkinliğimizde sosyal mesafeye ve maske kullanımına özen gösteriyoruz. Yemek düzenimiz değişti. Eskiden yemeğimizi, çayımızı, suyumu8zu kendimiz alıyorduk. Şimdi çalışanlarda alıyoruz. Kontenjanı yarıladığımız için atölye sayılarını da yarıladık. Atölyelerimizde, köyde yaşayan eğitmen arkadaşlarımızı görevlendirdik. Ahşap oyma, seramik, büst mask, kilim, ritim, kasnak tual, tohum ve fotoğraf atölyelerimiz var. Sabahları herkesin katılabildiği yoga atölyesi oluyor. Bu sene ortalama 50 kişi alıyoruz. Bu sene pandemi nedeniyle 19 Temmuz’da açıldık, 5 Eylül haftasında bitirmeyi planladık” dedi.
Ankara’dan gelen Filiz Hanım ise “Üniversitede memurum. Kayaköy Sanat Kampı’na geçen sene de gelmiştik. Burada açık havada sosyal mesafeyi sağlayabildiğimiz için ve yarı kontenjanla aldıkları için bize daha güvenli geldi. Kilim kursunda biraz zorlandık ama ortaya güzel şeyler çıkıyor. Oğlumla geldim. Burada her türlü doğal ortamı yaşayabildiğimiz için her sene gelmeyi istiyoruz” dedi.
Almanya’dan gelen 28 yaşındaki eczacılık öğrencisi Geraldine Bahr da “Burada insanlar mükemmel, atölyeler çok güzel. Türk kilimi yapmayı öğreniyorum. Sabahları yoga yapıyoruz. Bu kamp bana terapi gibi geliyor. Seneye tekrar gelmek istiyorum” diye konuştu.
Onur Yılmaz Atıcı ise “Kampa Ankara’dan katıldım. Çocukluk arkadaşımın tavsiyesi üzerine geldim. Rahat bir ortam istiyorduk, burayı seçtik. Çok fazla insanlarla bir arada olmak istemedik. Burası oldukça güvenli” dedi.
İstanbul’dan kampa katılan Yasemin Aksoy ise “İlk kez geldim. İnanıolmaz eğlenceli, çok keyif alıyoruz. Hem eğlenip hem sanatla uğraşıyoruz. Biz tohum atölyesine başvurduk. Mangoların üzerine şekil çizip oyuyoruz. Maskeyle biraz zor oluyor ama mecburuz. Arkadaşımın tavsiyesiyle geldim” diye konuştu. 
Tohum atölyesi eğitmeni Berivan hanım ise “Gündelik hayatın şehir sıkıntısı içinde böyle bir tatil insanın zihnini hem boşaltması hem de böyle bir yaratım sürecine dahil olması insanı iyileştiriyor. O yüzden herkes için çok kıymetli burası. Bu atölyede mango tohumunu ahşap gibi kullanarak üzerine işlemeli şekiller çizip işleyerek istediğimiz şekle dönüştürüyoruz. Çok keyifli geçiyor. Buradan aldığımız enerji de her yere yayılıyor” şeklinde konuştu.