- Haberler
- Başındaki 14 şarapnel parçasını madalyonu gibi taşıyor
Başındaki 14 şarapnel parçasını madalyonu gibi taşıyor
Doğu ve Güneydoğu'da güvenlik güçleri vatan ve millet uğruna canı pahasına savaşıyor. Bu zorlu mücadelede çok sayıda kahramanlık destanları yaşanıyor. Bu kahramanlık destanlarının birinin başrolünde ise Hakkâri'de vatani görevini yaparken başına isabet eden 14 şarapnel parçasıyla hayatını sürdüren Muğlalı Gazi Jandarma Çavuş Rıfat Kaplan bulunuyor.
Muğlalı 54 yaşındaki Rıfat Kaplan, 1992 yılında Hakkâri’de vatani görevini yaparken hain terör örgütü mensuplarıyla Zap Suyu civarında çıkan çatışmada başına isabet eden şarapnel parçalarını yıllardır büyük bir onurla madalyonu gibi taşıyor.
Muğlalı Güneydoğu Gazisi Rıfat Kaplan ve sekiz silah arkadaşı, 29 yıl önce Hakkâri’nin Köprülü ilçesinden, Çukurca ilçesinde bulunan Üzümlü Karakolu’na giderken askeri konvoya PKK’lı teröristlerce saldırı olmuş. Hain saldırıda sekiz askerin yanı sıra Rıfat Kaplan’da yaralanmış. Saldırıda, Kaplan’ın başına el bombasından kopan bir şarapnel parçası, başının tek noktasından girmiş ve başının içinde parçalara ayrılmış. Kahraman gazi Kaplan, başına isabet eden 14 şarapnel parçasıyla yaşıyor. Şarapnellerin alındığında hayati tehlike arz edeceği için başındaki şarapnel parçalarına dokunulamıyor.
15 ARKADAŞI ŞEHİT DÜŞMÜŞ
İki çocuk babası 53 yaşındaki Kaplan, 26 Mayıs 1991'de Bilecik Jandarma Çavuş Er Eğitim Alayına dâhil olduğunu, 26 Ağustos 1991'de Hakkâri’ye görevlendirildiğini söyledi.
1992 yılında Üzümlü Karakolu’na yapılan kalleş saldırıda 15 arkadaşının şehit olduğunu, 15 arkadaşının da yaralandığını anlatan Kaplan, kendisinin yara almadan kurtulduğunu dile getirdi.
Terör örgütü mensuplarıyla 8 Eylül 1992'de çıkan çatışmada başından yaralandığını belirten Kaplan, "Önce Hakkâri, daha sonra Diyarbakır'a sevk etmişler. Üç gün Diyarbakır'da kaldıktan sonra 8 yaralı arasından beni ve durumu ağır olan arkadaşımı GATA'ya götürmüşler. 16-17 gün komada kalmışım. İki ay burada tedavim sürdü. Üç ay yürüyemedim ve konuşamadım. Şu an çok çok iyiyim. El bombasının bir parçası alnımdan girdi. Tek giriş var. İçeride parçalanmış. Şu anda kafamın içinde 14 parça var. Bu parçalarla yaşamak zorundayım. Düzenli ilaç kullanıyorum. Bu parçalardan dolayı MR cihazına giremiyorum. X-Ray cihazlarından geçemiyorum. Halimden şikâyetçi değilim. Madalyonum gibi gururla taşıyorum.” diye konuştu.
“TÜRKİYE'NİN ÜRETTİĞİ YERLİ SİLAHLAR GÜCÜMÜZE GÜÇ KATIYOR”
Güneydoğu Gazisi Rıfat Kaplan, terörle mücadelenin çok profesyonel yapıldığını, Türkiye'nin ürettiği yerli silahlarla gücüne güç kattığını kaydetti. Askerden önce imamlık yapan Kaplan, şehit ya da gazi ailelerinin cenaze ve önemli günlerinde yardımcı oluyor. Kaplan, 'Vatanın size ihtiyacı var.' derlerse, 24 saat, ölünceye kadar vatanın hizmetinde olmaya devam ederiz.” dedi.
"EŞİMİN BAŞINDAKİ ŞARAPNEL PARÇASI ONUN MADALYASIDIR”
Medine Kaplan da eşiyle her zaman gurur duyduğunu belirterek, "Eşimin başındaki şarapnel parçası onun madalyasıdır. Benim yanımda çok büyük değeri var. Gurur duyuyoruz. Her zaman yanındayız.” dedi.
GELİNİ DE ŞEHİT KIZI
Güneydoğu Gazisi Rıfat Kaplan’ın gelini ise bir şehit kızı. 1993 yılında Güneydoğu'da terör örgütü tarafından şehit edilen Ordulu Hasan Sekmen'in kızı Canan Sekmen ile Gazi Rıfat Kaplan'ın oğlu İsmail Kaplan 2015 yılında dünya evine girdiler.