ZAFER BAYRAMINI GURURLA KUTLADIK
30 Ağustos Zafer Bayramının 97'nci yıldönümü, tüm yurtta olduğu gibi Fethiye'de de törenlerle kutlandı. Fethiye'deki törende konuşan Garnizon Komutanı Personel Binbaşı Sedat Karabay, '30 Ağustos 1922'de kazandığımız zaferin yıl dönümünü kutlarken, bu zafer tarihte eşi benzeri olmayan bir zaferdir. Milli egemenlik, milli şuur ve tam bağımsızlık esasına dayanan Atatürk ilkeleri, bugüne kadar olduğu gibi gelecekte de Türk silahlı kuvvetlerimize rehber olmaya devam edecektir'' ifadelerini kullandı.
30 Ağustos Zafer Bayramı Fethiye'de Beşkaza Meydanı Atatürk Anıtı önünde yapılan törenle kutlandı. Törene Kaymakam Muzaffer Şahiner, Fethiye Belediye Başkanı Alim Karaca, Garnizon Komutanı Binbaşı Sedat Karabay, Cumhuriyet Başsavcısı Kurtca Eker, Fethiye İlçe Emniyet Müdürü Cemil Emre Süel, İlçe Jandarma Komutanı Rüştü Şen, Ak Parti Fethiye İlçe Başkan vekili Turhan Kovancı, CHP İlçe Başkanı Ali Özgür Kullukçu, MHP İlçe Başkanı Osman Cura, İYİ Parti İlçe Başkanı Suat Aybek, DP İlçe Başkanı Osman Buğdaycı, gaziler, daire amirleri, sivil toplum kuruluşları başkan ve üyeleri ile vatandaşlar katıldı. Kaymakam Muzaffer Şahiner, Fethiye Belediye Başkanı Alim Karaca, Atatürk Anıtı'na çelenkleri sunduktan sonra Fethiye Belediye Bandosu eşliğinde bir dakikalık saygı duruşunda bulunulup, İstiklal Marşımız söylendi. Tören sırasında aşırı sıcak hava nedeniyle bir kız öğrenci baygınlık geçirip yere düştü. Öğrenciye 112 Acil sağlık ekipleri anında müdahalede bulundu.
MUSTAFA KEMAL BAĞIMSIZLIK MEŞALESİNİ YAKTI
Törende günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Garnizon Komutanı Sedat Karabay yaptı. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasına temel teşkil eden 30 Ağustos Zafer Bayramının 97'nci yılı kutlamanın gururunu yaşadıklarını belirten Karabay, şöyle konuştu: ''Bugün Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasına temel teşkil eden, 30 ağustos 1922'de kazandığımız büyük zafer'in 97'inci yılını ulusça kutlamanın haklı gurur ve heyecanını yaşıyoruz. Asil Türk milleti, kahraman Türk ordusuyla birlikte, varlığına ve vatanına kastedenlere karşı 97 yıl önce bugün,kahramanlık ve şeref dolu tarihinden aldığı kudretiyle, yeniden dirilerek topyekun bir varoluş mücadelesi sonucunda, eşine tarihte az rastlanır bir zafer kazanmıştır. Aziz yurduna ve bağımsızlığına kasteden işgal kuvvetleri karşısında Türk ordusunun ortaya koyduğu eşsiz bir eser olan bu zaferin her safhası tek tek düşünülmüş, hazırlanmış ve yönetilmiştir. 1900'lü yılların başlarında meydana gelen büyük devletler arasındaki çıkar çatışmaları, dünyada gelişen fikir akımları, sanayileşme gibi gelişmelere bağlı yaşanan birinci dünya savaşı sonunda, müttefiklerin aldığı ağır yenilgiler sonucu Mondros mütarekesi imzalanmış, imzalanan anlaşma ile bin yıldır üzerinde kan dökerek, can vererek yurt edindiğimiz Anadolu toprakları o dönemin büyük devlet ve onların maşaları tarafından işgal edilmiş, ayrıca tarihimize kara bir leke olarak geçen Sevr antlaşması da ulusumuza dayatılmıştır'' dedi.
''AFYON MEVZİLERİ 3 GÜNDE GEÇİLDİ''
Karabay; ''İşgal güçleri girdikleri her yerde adeta tarihi kinlerini kusarcasına kadınımıza, yaşlımıza çocuklarımıza dünyada eşine az rastlanır işkence, zulüm ve hakaretlerde bulunmuşlardır. İşte böylesine umutsuz görünen, üzerimizde kara bulutların dolaştığı bir ortamda Mustafa Kemal Paşa ve onun dava arkadaşları bağımsızlık meşalesini yakarak “ya istiklal, ya ölüm” parolasıyla aydınlığa giden yolu aralamışlardır. Bu bağımsızlık ve aydınlık mücadelesinin ilk hedefi, son neferine kadar düşmanı güzel ve kutsal vatanımızdan atmak şeklinde belirlenmiştir. Özellikle Sakarya meydan muharebesi de hedefimize ulaşmaya muktedir olduğumuzu, milletimizin istiklali uğruna kanının son damlasına kadar mücadeleye devam edeceğini ispatlamıştır.Artık dünyanın en kahraman, en savaşçı milletine düşen görev, düşmana son darbeyi vurmak olmuştur. Mustafa Kemal Paşa'nın başkomutanlığı altında, Türk kuvvetleri düşmana beklemediği bir yerden taarruza geçerek stratejik sahada düşmanı atlatmayı başarmıştır. Avrupalıların 5-6 ayda geçilmez dediği afyon mevzileri 3 günde geçilerek, 30 ağustos'a gelindiğinde düşman kuvvetlerinin önemli bir bölümü imha edilmiştir. Bu büyük zafer ile düşmana son darbe vurulmuş ve müteakiben icra edilen takip harekatıyla düşman İzmir'de denize dökülmüştür'' dedi.
''SİLAHLI KUVVETLER GÜNÜ''
Karabay; ''30 ağustos'un gerçek anlamı ve önemini büyük zaferin ikinci yıldönümünde Dumlupınar'ın Çal tepesinde yapılan törende başkomutan gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün verdiği şu söylevde görmekteyiz; “….Hiç şüphe etmemelidir ki, yeni Türk devletinin, genç Türk Cumhuriyeti'nin temeli burada taçlandırıldı. Bu sahada akan Türk kanları, bu semada uçan şehit ruhları, devlet ve cumhuriyetimizin ebedi muhafızlarıdır. Harpler, yalnız karşı karşıya gelen iki ordunun çarpışması değildir. Meydan muharebesi milletlerin bütün varlığı ile ilim ve fen alanlarındaki yükselmeleriyle, ahlaklarıyla, kültürleriyle kısaca bütün maddi ve manevi kudret ve faziletleriyle çarpıştığı bir imtihan meydanıdır.” İşte kazanılan zaferi muhteşem kılan unsur, harbin; kadın, çocuk, yaşlı demeden milletçe topyekün bir savaş olarak icra edilmiş olmasıdır. Türk ulusu bu meydandan da ulu önder'inin liderliğinde alnının akıyla çıkmayı başarmıştır. Türk tarihine altın harflerle yazılan bu zaferin günümüze kadar yansıyan çok önemli siyasi ve askeri sonuçları olmuştur. Bu zaferle, Türk ulusunun son neferine kadar yok edilmedikçe, Türk'ün istiklalinin elinden alınamayacağı, Türklerin yalnız askeriyle değil, milletiyle topyekun olarak savaştıkları bir kere daha ispatlanmıştır. 30 ağustos zaferi, Türk ordusuna “silahlı kuvvetler günü” olarak armağan edilmiştir. Türk silahlı kuvvetleri ülkemizin huzur ve bekasını sağlamak, bölgemizde ve dünyada sürekli barışın tesisine katkıda bulunmak için tarihinden ve milletinden aldığı güçle, modern harp silah ve teçhizatıyla, güçlü ve dinamik personeliyle, ulaştığı yüksek eğitim seviyesiyle, azimli ve kararlı komuta kademesiyle, dostlarının ve ülkemizin güvencesi, düşmanlarımızın korkulu rüyası olmaya devam etmektedir. Dünyanın sayılı askeri güçlerinden birisi olan silahlı kuvvetlerimiz her zaman, her yerde ve her şartta verilecek görevleri ifaya hazırdır'' ifadelerini kullandı.
''REHBER OLMAYA DEVAM EDECEK''
Karabay; ''Milli egemenlik, milli şuur ve tam bağımsızlık esasına dayanan Atatürk ilkeleri, bugüne kadar olduğu gibi gelecekte de Türk silahlı kuvvetlerimize rehber olmaya devam edecektir. Bu kutsal ve tarihi gün vesilesiyle ulusça, başta ulu önder Atatürk olmak üzere, dava arkadaşları ve aziz şehitlerimizi, edebiyete intikal eden kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyor; hayatta olan kahraman gazilerimize, şehitlerimizin ve gazilerimizin kıymetli ailelerine saygı ve şükranlarımızı sunuyoruz. Yüce Türk halkının 30 ağustos zafer bayramı kutlu olsun'' diye konuştu.
ŞİİRLER OKUDULAR
Günün anlam ve önemini belirten konuşmanın ardından Şefika Pekin Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencisi Gülbahar Yıldız ve Fethiye Anadolu Lisesi öğrencisi Aydın Dündar, 30 Ağustos Zafer Türküsü ve büyük taarruz şiirlerini okudular.
ERDOĞAN KARAGÖZ/FETHİYE