Yılmazyıldırım, 'Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete!'
'Bir tarafta yoksulluk diğer tarafta israf, bir tarafta açlık diğer tarafta şatafatın yaşandığı ülkemizde bir kesim lale devri yaşarken, her yerden emekçiler ve yoksul halkımızın geçinemiyoruz çığlıkları yükselmeye devam ediyor. Gelen günün gideni arattığı bir dönemi hep birlikte yaşamaya devam ediyoruz. Geleceğe dair kaygılarımız her geçen artıyor' dedi.
Büro Emekçileri Sendikası Muğla İl Temsilcisi Haluk Yılmazyıldırım yaptığı basın açıklamasında, “Bugün ülke genelinde yaptığımız eylemlerle işyerlerimiz önünde yoksulluğumuzun sembolü haline gelen elektrik ve doğalgaz faturalarımızı yakıyoruz. Siyasi iktidarın sermaye yanlısı politikaları ile basiretsiz sendika Memur Sen'in imzaladığı toplu sözleşmenin sonuçlarını hep beraber yaşıyoruz” dedi.
Yılmazyıldırım, “Açlık, işsizlik ve yoksulluk derinleşerek devam ediyor! Asgari ücrete yapılan %50 zam daha işçinin eline geçmeden açlık sınırının altında kalırken, kamu emekçilerinin maaşları yoksulluk sınırı rakamlarının çok gerisinde seyrediyor her geçen gün açlık sınırı rakamlarına yaklaşıyor. Oldukça sert geçen kış koşullarında işçi havzalarında yaşanan direnişler içimizi ısıtıyor. Ülkenin dört bir yanından hayat pahalılığına ve fahiş zamlı faturalara karşı yapılan eylemlerle isyan büyüyor. Bir tarafta yoksulluk diğer tarafta israf, bir tarafta açlık diğer tarafta şatafatın yaşandığı ülkemizde bir kesim lale devri yaşarken, her yerden emekçiler ve yoksul halkımızın geçinemiyoruz çığlıkları yükselmeye devam ediyor. Gelen günün gideni arattığı bir dönemi hep birlikte yaşamaya devam ediyoruz. Geleceğe dair kaygılarımız her geçen artıyor” diye konuştu.
“Damat Bakan'ın Yeni Ekonomik Programından, Cumhurbaşkanı'nın Yeni Ekonomik Modeline neo-liberal ekonomi politikaları cilalanıp, cilalanıp topluma sunulurken emekçilerin payına daha fazla sömürü daha fazla yoksulluk düşüyor” diyen Yılmazyıldırım, “Sermaye sahipleri servetlerinin üzerine servet katarken neşeleri Maliye Bakanı Nebati'nin gözlerinin içindeki ışıltıya yansıyor. Ekonomi literatürüne bir katkı da bu gün burada biz koyuyoruz ve diyoruz ki “Yoksulluk emekçilerin gözlerinin içindeki öfkedir” evet arkadaşlar açlıkla yoksullukla boğuşan emekçiler öfkelidir! Tarlasını ekemeyen ürünü para etmeyen köylü öfkelidir! Ataması yapılmayan öğretmen, sağlıkçı öfkelidir! KPSS yazılı sınavında başarılı olup mülakat sınavlarında elenen gençler öfkelidir. Elektrik faturası işyeri kirasını aşan esnaf öfkelidir! Emeklilikte yaşa takılanlar, işsizler öfkelidir! Hayata öğrenim kredisi borcuyla dezavantajlı başlayan gençler öfkelidir!” dedi.
Yılmazyıldırım açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı;
“Tüm bu yaşananların ağır bir faturası da elbette olacaktır ve bu fatura ilk seçimlerde siyasi iktidara kesilecek çünkü bizler artık yalandan dolandan talandan bıktık!
Asgari ücretliye vergi istisnasını müjdeleyip, istisna tutarı kadar asgari geçim indirimini kaldıranlardan, istisna olarak sunulan gelirden bile %18 dolaylı vergi alan anlayıştan bıktık.
Ocak ayı enflasyonunu manipüle edip tüfe cinsinden %11.1 açıklayan TÜİK'ten, bizi %5 zamma mahkum eden Memur Sen'den, daha ilk aydan maaşlarımızda ortaya çıkan enflasyon farkını müjde olarak sunan yandaş medyadan bıktık.
Bugün buradan bir kez daha artık yeter diyoruz!
A'dan Z'ye her şeye gelen ve gelecek olan zamların işaret fişeği olan enerji ve akaryakıt zamlarının geri çekilmesini enerji dağıtım şirketlerinin kamulaştırılmasını istiyoruz!
Vergide ve ücrette adalet, bağımsız yargı, adil bir ek gösterge sistemi istiyoruz!
Gerçek bir toplu sözleşme için yasal düzenleme maaşlarımıza ek zam istiyoruz!
Eşitlik, özgürlük, laiklik, adalet ve barış istiyoruz!
Değerli Basın Emekçileri; bugün burada beklide tarihimizin en özgün eylemlerinden birisini gerçekleştireceğiz. Yaşadığımız yoksulluğun sembolü haline gelen elektrik ve doğal gaz faturalarımızı yakarak tepkimizi öfkemizi bir kez daha ortaya koyacağız. insanca bir yaşamı direne direne kazanacağız!”