Ceza Evi Savcılığını Cumhuriyet Savcısı Mehmet Çağlayan'ın yaptığı ve Avrupa standartlarında bin hükümlünün barınabileceği Fethiye T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ve Fethiye Açık Ceza İnfaz Kurumu tamamlanarak hizmete girdi.
Fethiye'deki 52 yıllık cezaevi kapatılıp Seydikemer İlçesi Eşen Mahallesindeki yeni T tipi kapalı cezaevine 168 mahküm ve tutuklu yerleştirilirken, ilerleyen günlerde çevre illerden de gelecek olan hükümlüler son derece modern bir hapishanede günlerini geçirecekler. Adalet Bakanlığının, Uluslararası standartlara uygun, çağdaş ve modern yeni ceza infaz kurumları yapılması ilkesinden hareketle 2011 yılında inşa edilmesi kararlaştırılan Fethiye T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Fethiye'ye yaklaşık 52 km. mesafede bulunan Seydikemer İlçesine bağlı Eşen Mahallesinde, yaklaşık 122. Bin metre kare alan içindeki 12. Bin 100 metre kare alana inşa edildi.
Fethiye T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Ana Binası, Jandarma Hizmet Binası, Ziyaretçi Kabul Binası, 20 Dairelik Personel lojmanlarından oluşmakta olduğunu anlatan Başsavcı Ergül Yılmaz “Kapalı Kurumun toplam hükümlü/tutuklu kapasitesi yaklaşık bin kişidir. Hükümlü ve tutukluların kalacağı 62 adet 14 kişilik, 8 adet 6 kişilik, 18 adet tek kişilik odalar bulunmaktadır. Bu odaların tek kişilik olmayanları 2 katlı olup, üst katları yatakhane, alt katları ise mutfak, bahçe, banyo ve tuvaletten oluşmaktadır” dedi.
Kurumun ısıtma sisteminde fueloil yakıt kullanıldığını ve kurumda kesintisiz güç kaynağı, jeneratör, ve yangın alarm sistemi ile su deposunun bulunduğunu belirten Başsavcı Yılmaz ayrıca kurum içerisinde bulunan alanlarıda şöyle sıraladı: “200 kişilik sinema ve konferans salonu, İçerisinde futbol, voleybol, basketbol, badminton, hentbol sahaları bulunan çok amaçlı kapalı spor salonu, 12 kişilik açık halı saha, 20'şer kişilik 3 adet hobi odası, 2 adet iş atölyesi, 10.000 kitap kapasiteli kütüphane, 20 kişilik bilgisayar sınıfı, Toplamda 100 kişiye hizmet verecek 7 adet dershane, 6'şar kişilik 2 adet revir odası, Diş Ünitesi, Muayene Odası, Mescit, Berber, Terzihane vs. gibi bölümler bulunmaktadır” Güvenlik Son Teknolojiyle Yapıldı Kuruma gelen ziyaretçiler, ziyaretçi kabul binasında bulunan arama odalarında arandıktan sonra, optik okuma sistemiyle göz retinaları taranarak kayıt işlemlerinin yapılacağını belirten Başsavcı Ergül Yılmaz kurumda bulunan güvenlik sistemlerinin son teknoloji kullanılarak yapıldığını söyledi. Başsavcı Yılmaz: “Güvenlik sistemlerinden bazıları Optik Göz Okuma Sistemi, X- ray cihazları, Duyarlı kapı, El Dedektörleri, Boy Turnikeleri, Kamera sistemi, Jandarma Kuleleri, Projektörler. Jandarma binası kurumun ana binasını çevreleyen ihata duvarlarının dışında, jandarma personelinin her türlü ihtiyacına cevap verebilecek şekilde yapılmıştır”dedi.
Yeni yapılan Fethiye T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu hakkında bilgilendirmelerde bulunan Başsavcı Yılmaz Fethiye Açık Ceza İnfaz Kurumu hakkında da bilgiler verdi. Kapalı alanların dışında kalan ve tarıma müsait olan yaklaşık 104 Bin metre kare arazide açık hükümlülerinin eğitimi amacıyla başta zeytincilik iş kolu olmak üzere, sebze ve meyve yetiştiriciliği, et ve süt sığırı yetiştiriciliği gibi iş kollarının açılmasının planlanmakta olduğunu belirterek “Bakanlığımızın, Uluslararası standartlara uygun, çağdaş ve modern yeni ceza infaz kurumları yapılması ilkesinden hareketle inşa edilmesi kararlaştırılan Fethiye Açık Ceza İnfaz Kurumu, Fethiye ye yaklaşık 52 km. Mesafede bulunan Seydikemer İlçemize bağlı Eşen Mahallesinde, yaklaşık 122.000m² alan içindeki 5740m² alana inşa edilmiştir. Fethiye Açık Ceza İnfaz Kurumu toplam hükümlü kapasitesi yaklaşık 300 kişidir ve 10 kişinin kalabileceği 30 odadan ibarettir” dedi. Tüketen Değil Üreten Hükümlüler Olacak Başsavcı Yılmaz ceza evindeki mahkûmların topluma kazandırılması gerektiğinin altını çizerek şunları söyledi: “Gönül ister ki ceza evi yapma planımız olmasın. Ama maalesef hayatında bir gerçeği şu ki tarihte insanoğlu var olduğundan bu yana insanlar suç işliyor. Ve bu suçunda bir şekilde karşılığı olması lazım. Buradaki tutuklu ve hükümlülerinde topluma kazandırılması lazım. İlerleyen zamanlarda açık ceza evinde sırf tüketen hükümlü değil üreten hükümlü de olacak. Temizlik ve yemek işlerini bu mahkûmlar yapacak. Yeni yaklaşım suçluyu kazanmak. Hem cezasını çeksinler, hemde topluma kazandırılsınlar. Bu süre içinde de bir takım meziyet sahibi olacaklar”