Tarihi Arastada Yok Olmaya Başlayan Meslekler Yaşatılıyor
Geçmişte Muğla'nın ticaret merkezi olarak kabul edilen tarihi Muğla Arastası, şehrin tüm temel ihtiyaçlarını günümüzde dahi karşılaması ile revaçta. Tarihi arasta çarşısı, dükkanlarıyla kent halkının vazgeçilmezleri arasında yer alıyor.
Menteşe ilçesindeki tarihi Arasta (çarşı), beylikler dönemi, Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde de vatandaşların her türlü ihtiyaçlarını karşılamaya devam ediyor. Menteşe tarihi Arasta Çarşısı son yıllarda kültür turizminin de vazgeçilmez duraklarından birisi haline geldi. Yerli ve yabancı turistlerin yanı sıra üniversite öğrencilerinin de uğrak yeri olan tarihi arastada; unutulmaya yüz tutmuş semerci, ayakkabıcı, berber, nalbur, bakırcı ve sandaletçi gibi farklı meslek dallarından ustalar faaliyet gösteriyor.
Muğla'nın eski kervan yolu güzergahı üzerinde kuzey-güney, doğu-batı akslarının kesiştiği noktada yer alan arasta, tarihi dokusu sivil mimari özelliklerini yansıtan, ticari yoğunluğa sahip bir bölge olarak biliniyor.
Menteşe arasta çarşısı hakkında bilgi veren Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Mimarlık Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Melek Zühre Yıldırım, “Muğla arastası Muğla'nın en önemli kentsel doku parçalarından biri. Öncelikle Muğla'da avlulu evlerinin asar yamaçlarından aşağıya doğru yavaş yavaş döküldüğünde bulduğu en son nokta Muğla arastası. Bunun en önemli sebeplerinden birisi aslında kervan yolunun da bu arasta ekseni üzerinden devam etmesi. Muğla evleri içlerinde boşluklar oluşturan avlularıyla aslında güneye doğru açılan ve yavaş yavaş yamaçtan aşağıya inen bir doku sergiler. Aras'ta bu açıdan bakıldığında bize özellikle kent çalışanlarına kentin nasıl biçimlendirdiğini ve sınırlarını nasıl oluşturduğunu gösteriyor.
Bu anlamda çok önemli bir diğer konu da bu dökülen konut mimarisi ve en uca ulaşan yamaca ulaşan alandaki arasta da kendi içinde oluşturduğu birtakım boşluklarla ki bunlar yine içinde bulunduğumuz konut gibi örneklerde büyük avlularla zaman zaman ibadet yapıları. Yani çevremizdeki Kurşunlu Camisi, Ulu Cami gibi yapıların kendi avlu alanlarıyla zaman zaman ticaret yapılarının, bunları da zahire pazarında daha ileride konak altı meydanında görüyoruz. Bu yapıların oluşturdukları boşluklarla kentte ferahlama alanları ve buluşma noktaları sağlıyor. Bunu ne zamandan beri sağlıyor? Beylikler dönemine kadar gidebiliyoruz. Osmanlı'da çok ağırlıklı olarak bunu görüyoruz. İlginçtir ki bütün kentlerde halka halka gelişme olup eski ticaret mekanlarından uzaklaşma olsa da Muğla'da ilginç bir şekilde Aras'ta en temel merkez olma özelliğini koruyor. Bunu nasıl yapıyor? Muğlalıların aslında Muğla sevdalısı olması sebebiyle yapıyor. Muğla kültüründeki bağış geleneğinin yine bizim yapımızda olduğu gibi başka yapıların da yönetimine bağışlanmış olması, bu yine arasta ekseni üzerinde birkaç farklı kültür mekanı oluşmasını sağlamış durumda. Bu da tabii ki Muğla halkının bu boşlukları kullanarak arastayı deneyimlemesini ve bugün ve bugüne kadar yaşatmasını sağlamış” dedi.
“Arasta bölgesinde birçok meslek grupları yer alıyor”
Geçmişin önemli mesleklerinin hala arastada sürdürüldüğünü açıklayan Prof. Dr. Yıldırım, “Birçok meslek var gördüğümüz. Bunların içerisinde bakırcılar ve halı üretimi doğrudan burada yapılmasa da satışı hala Muğla arastamızda devam ediyor. Çok önemli bir meslek topluluğu terzilerimiz arasta sokaklarında hala çok canlı bir şekilde işlerini yapmaya devam ediyorlar. Bunun dışında kahvecilerimiz, helvacılarımız yemek kültürünü bize bugüne kadar taşıyan önemli esnaf lokantalarımız yine yaşamını sürdüren ögelerden bazıları. Muğlalıların dışında bunu destekleyen yine çevredeki ilçe merkezlerinden gelen yerel turistler yurt dışından gelen turistler için Muğla kent için de yapılan rotalarda mutlaka vazgeçilmez bir nokta arastamız. Bu da tabi ki Türkiye'de iyi bir örnek olmamızı sağlıyor. Bizler üniversite olarak yine kent rotaları, çalıştaylarıyla burada özellikle tarih bölümündeki hocalarımızla beraber ve öğrencilerimizle beraber Muğla arastasını nasıl kent rotaları içerisinde daha etkin hale gelebileceğini çalışıyoruz. Bugünlerde bir diğer çalışmak istenilen konu kaybolmaya başlayan bir takım meslekleri yine arastamızda öne çıkartmak ve hatta bunların ustalık eğitimlerini vermekte. Acaba üniversite olarak neler yapabiliriz düşünmekteyiz Bu geleneksel üretimin de burada çok etkili olmasını sağlayacaktır diye düşünüyorum” diye konuştu.