SOLUCAN GÜBRESİ İLE ORGANİK TARIM
Fethiye'nin Çamköy Mahallesi'nde çiftçilik yapan 60 yaşındaki Ersoy Kuru, organik solucan gübresi üretirken bu gübreden diğer ürünler de elde ediyor. Organik solucan gübresini bitkisel kompozitlerle karıştıran Kuru elde ettiği köklendirici, haşere ilacı ve yaprak gübresi ile sağlıklı ve üretim devamlılığı olan sebze ve meyveler yetiştiriyor.
Dost gazetesi Muhabiri Fatih Dereli'nin haberine göre; Fethiye ve Seydikemer bölgesinde organik solucan gübresi uygulamaları yapan Ersoy Kuru, beş yıl önce diktiği patlıcanın hale ürün verdiğini belirtti. Evinin yanında kurduğu sistemle ürettiği bu gübreyi, diğer kompozitlerle karıştıran Kuru; yine organik köklendirici, haşere ilacı ve yaprak gübresi de elde ediyor. Zeytin, kivi, elma, üzüm, şeftali ve ceviz ağaçlarında bu uygulamayı yaptığını dile getiren Ersoy Kuru, ağaçlarda verim ve lezzet aromasının üst düzeylerde olduğunu anlattı.
Bölgede uygulamalarına devam eden Ersoy Kuru, yılda 2 ton organik solucan gübresi ürettiğini kaydetti. Tarımsal üretim adına organik gübre ve karışımların önemine de değinen Kuru, Eldirek Mahallesi'nde 4 yıl bakım görmeyen bin adet zeytin ağacının; organik solucan gübresi ve diğer ürünlerle 1 yıl içinde tekrar ürün vermeye başladığını açıkladı. Bağlıağaç Mahallesi'nde de 5 yıl atık kalan bir ceviz bahçesinin tekrardan yeşerdiğini söyleyen Ersoy Kuru, çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.
Ersoy Kuru yaptığı açıklamada, “5 yıldır bu işi yapıyorum. Önce solucanları topladım. Bu aşamada tüm bitki atıklarını değerlendiriyorum. Buradan elde ettiğim organik solucan gübresini diğer bitkisel kompozitlerle karıştırdım. Organik olarak köklendirici, haşere ilacı ve yaprak gübresi elde ettim. Bir üreticimiz zeytin ağaçlarını kesmeye karar vermişti. Orada yaptığımız uygulamada yüzde 100'lük bir başarı elde ettik. Yayladaki bir ceviz bahçesinde yapraktan uygulama yaptık ve yüzde 80'lik bir başarı yakaladık” dedi.
Organik solucan gübresi kullanılarak yapılan karışımları tahlile gönderdiğini kaydeden Kuru, “Uzmanlar bunun içinde 158 çeşit bakteri olduğunu söyledi. Bu bakteriler sünger şeklinde. Bitkideki hastalıklı bölgelere yapışıp, bitkinin sağlıklı büyümesini sağlıyor. Topraktaki organik maddeleri arttırdığı için, güzel bir oluşum gerçekleştiriyor. Burada sadece yağmur suyu kullanıyoruz. Şebeke suyunda bulunan klor, birçok yaralı maddeye zarar veriyor. Ben gençlerin bu işi yapmasını istiyorum” diye konuştu.