Pınar'ın ailesi cenazeyi bekliyor
Muğla'da 5 gündür kendisinden haber alınamayan Pınar Gültekin'in bar işletmecisi C.M.A. tarafından öldürüldükten sonra bir varile konulan cesedinin üzerine beton dökülmesi sonucu öldürüldüğü ortaya çıkmıştı. Muğla Adli Tıp Kurumu'nda otopsisi devam eden Gültekin'in babası ve kardeşi cenazenin kısa zamanda kendilerine teslim edilmeyeceğini belirtti.
Muğla'da 5 gündür kendisinden haber alınamayan Pınar Gültekin'in bar işletmecisi C.M.A. tarafından öldürüldükten sonra bir varile konulan cesedinin üzerine beton dökülmesi sonucu öldürüldüğü ortaya çıkmıştı. Muğla Adli Tıp Kurumu'nda otopsisi devam eden Gültekin'in babası ve kardeşi cenazenin kısa zamanda kendilerine teslim edilmeyeceğini belirtti.
16 Temmuz'da Muğla'daki bir alışveriş merkezinin güvenlik kameralarına yansıyan Pınar Gültekin'in son görüntüsü üzerinden yola çıkan Emniyet ve Jandarma Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, Pınar Gültekin'in yakın arkadaşlarının bilgisine başvurdu. Alınan bilgiler doğrultusunda Pınar Gültekin'in Menteşe ilçesinde bar işletmecisi C.M.A. ile görüldüğü ortaya çıktı. Şüpheli, jandarma ve polis tarafından oluşturulan sivil ekip tarafından gözaltına alındı ve sorgusunda cinayeti itiraf ettiği öğrenildi.
C.M.A.'nın Gültekin'i Menteşe Karabağlar yaylasında bulunan ve depo olarak kullandığı yayla evine götürdüğü, burada tartıştıktan sonra öldürdüğü, cesedi ortadan kaldırmak için boş bir varile koyduktan sonra kokmaması için üzerine de beton döktüğü öğrenildi.
Zanlının, cesedi ortadan kaldırmak için araç ile Menteşe kırsal Dirgeme Mahallesi yakınlarında bulunan eski kireç ocakları bölgesinde ormanlık alana attığı ortaya çıktı. Jandarma ve Emniyet Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri C.M.A.'nın itirafları sonrası cesedin atıldığı bölgede yaptığı incelemede varili buldu. Muğla Büyükşehir Belediyesi İtfaiye ekipleri tarafından varil beton makas ile kesildikten sonra Pınar Gültekin'in cesedine ulaşıldı. Jandarma ekipleri tarafından gözaltına alınan C.M.A.'nın sorgusu devam ediyor.
Pınar Gültekin'in cenazesi otopsi için Muğla Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı. Baba Sıddık, anne Şefika, erkek kardeşi Vedat Gültekin Adli Tıp Kurumu önünde kızları Pınar Gültekin'in cenazesini almak için İstanbul'dan geldiler.
Pınar Gültekin'in erkek kardeşi Vedat Gültekin, kız kardeşinin vahşice öldürüldüğünü söyledi. Gültekin, 'Kız kardeşim burada üniversitede okumak isterken kendisi ile arkadaş olmak isteyen kişi ilk başta kendisini bekar birisi olarak tanıtıyor. Sonra kız kardeşim kendisinin evli olduğunu öğrenince bir daha kendisi ile iletişime geçmemesini, kendisini aramamasını söylüyor. Adam bunu duyunca kız kardeşimi yaka paça darp ederek arabasına bindiriyor, ormanlık alana götürüyor. Orada kendisini dövüyor. Kızın bayıldığını görünce orada boğarak öldürüyor. Ardından bir varilin içine koyup, üzerine benzin döküp yakıyor. En son üzerine beton döküyor ve bir yere gömüyor. Adli süreç başladı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı da zaten bizzat davaya müdahil olacaklarını da söyledi. Bu olay herkesin başına gelebilir. Kardeşimin başına gelmiştir. Yarın annesinin başına, başkasının başına gelebilir. Şu an Adli Tıp Kurumunda vücudu deforme olduğu için, yandığı için DNA testi yapılacak. Annemle babamın DNA'sı ile uyuşmasını gösterecekler. Bu durumun biraz uzun süreceğini, bir hafta ile 15 gün arasında süreceğini söylemişler. Bizim bu kadar bekleyecek vaktimiz yok. Çünkü Türkiye'nin her tarafından akrabalarımız cenazeye, taziyeye gelmek için yola çıktılar. Kendisinin mezarı bile Bitlis'in Hizan ilçesi Hayda köyünde kazılmıştır. Cenazemizi alıp gitmek istiyoruz. Kız kardeşim karıncaya bile zarar vermeyen, buraya okumaya gelmiş ve üniversiteyi bitirmek için bu zaten son senesiydi. İki dersten kalmıştı. Dersini verip bayramda eve gelecekti. Kimseye zararı dokunmayan bir kızdı. Aynı Özgecan Aslan gibi o da masum bir kızdı. Erkek katliamında gitti. İlk başta biz bir cinayet olup olmadığını bilmiyorduk. En son kız kardeşim kendisi ile telefonda konuşmuştu. Telefon ile konuştuktan sonra bir daha kendisinden haber alamadık' dedi.
Baba Sıddık Gültekin ise, '6 senedir kızım burada okuyor. Bir tane canavarca, adice, bir katil zanlısı kızımı vahşice öldürmüştür. Bir sene içinde bu üçüncü vakadır Muğla'da oluyor. Muğla'da ne oluyor. Jandarma ve emniyet ekibine teşekkür ediyorum. Çok güzel işlerini yaptılar. Ben memnunum. Ama gerisinden asla memnun değilim. Ben 15 gün cenazemi almazsam burada yaşayamam ki' diye konuştu.
16 Temmuz'da Muğla'daki bir alışveriş merkezinin güvenlik kameralarına yansıyan Pınar Gültekin'in son görüntüsü üzerinden yola çıkan Emniyet ve Jandarma Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, Pınar Gültekin'in yakın arkadaşlarının bilgisine başvurdu. Alınan bilgiler doğrultusunda Pınar Gültekin'in Menteşe ilçesinde bar işletmecisi C.M.A. ile görüldüğü ortaya çıktı. Şüpheli, jandarma ve polis tarafından oluşturulan sivil ekip tarafından gözaltına alındı ve sorgusunda cinayeti itiraf ettiği öğrenildi.
C.M.A.'nın Gültekin'i Menteşe Karabağlar yaylasında bulunan ve depo olarak kullandığı yayla evine götürdüğü, burada tartıştıktan sonra öldürdüğü, cesedi ortadan kaldırmak için boş bir varile koyduktan sonra kokmaması için üzerine de beton döktüğü öğrenildi.
Zanlının, cesedi ortadan kaldırmak için araç ile Menteşe kırsal Dirgeme Mahallesi yakınlarında bulunan eski kireç ocakları bölgesinde ormanlık alana attığı ortaya çıktı. Jandarma ve Emniyet Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri C.M.A.'nın itirafları sonrası cesedin atıldığı bölgede yaptığı incelemede varili buldu. Muğla Büyükşehir Belediyesi İtfaiye ekipleri tarafından varil beton makas ile kesildikten sonra Pınar Gültekin'in cesedine ulaşıldı. Jandarma ekipleri tarafından gözaltına alınan C.M.A.'nın sorgusu devam ediyor.
Pınar Gültekin'in cenazesi otopsi için Muğla Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı. Baba Sıddık, anne Şefika, erkek kardeşi Vedat Gültekin Adli Tıp Kurumu önünde kızları Pınar Gültekin'in cenazesini almak için İstanbul'dan geldiler.
Pınar Gültekin'in erkek kardeşi Vedat Gültekin, kız kardeşinin vahşice öldürüldüğünü söyledi. Gültekin, 'Kız kardeşim burada üniversitede okumak isterken kendisi ile arkadaş olmak isteyen kişi ilk başta kendisini bekar birisi olarak tanıtıyor. Sonra kız kardeşim kendisinin evli olduğunu öğrenince bir daha kendisi ile iletişime geçmemesini, kendisini aramamasını söylüyor. Adam bunu duyunca kız kardeşimi yaka paça darp ederek arabasına bindiriyor, ormanlık alana götürüyor. Orada kendisini dövüyor. Kızın bayıldığını görünce orada boğarak öldürüyor. Ardından bir varilin içine koyup, üzerine benzin döküp yakıyor. En son üzerine beton döküyor ve bir yere gömüyor. Adli süreç başladı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı da zaten bizzat davaya müdahil olacaklarını da söyledi. Bu olay herkesin başına gelebilir. Kardeşimin başına gelmiştir. Yarın annesinin başına, başkasının başına gelebilir. Şu an Adli Tıp Kurumunda vücudu deforme olduğu için, yandığı için DNA testi yapılacak. Annemle babamın DNA'sı ile uyuşmasını gösterecekler. Bu durumun biraz uzun süreceğini, bir hafta ile 15 gün arasında süreceğini söylemişler. Bizim bu kadar bekleyecek vaktimiz yok. Çünkü Türkiye'nin her tarafından akrabalarımız cenazeye, taziyeye gelmek için yola çıktılar. Kendisinin mezarı bile Bitlis'in Hizan ilçesi Hayda köyünde kazılmıştır. Cenazemizi alıp gitmek istiyoruz. Kız kardeşim karıncaya bile zarar vermeyen, buraya okumaya gelmiş ve üniversiteyi bitirmek için bu zaten son senesiydi. İki dersten kalmıştı. Dersini verip bayramda eve gelecekti. Kimseye zararı dokunmayan bir kızdı. Aynı Özgecan Aslan gibi o da masum bir kızdı. Erkek katliamında gitti. İlk başta biz bir cinayet olup olmadığını bilmiyorduk. En son kız kardeşim kendisi ile telefonda konuşmuştu. Telefon ile konuştuktan sonra bir daha kendisinden haber alamadık' dedi.
Baba Sıddık Gültekin ise, '6 senedir kızım burada okuyor. Bir tane canavarca, adice, bir katil zanlısı kızımı vahşice öldürmüştür. Bir sene içinde bu üçüncü vakadır Muğla'da oluyor. Muğla'da ne oluyor. Jandarma ve emniyet ekibine teşekkür ediyorum. Çok güzel işlerini yaptılar. Ben memnunum. Ama gerisinden asla memnun değilim. Ben 15 gün cenazemi almazsam burada yaşayamam ki' diye konuştu.