Öztürk 'Büyükşehir sınıfta kaldı. Rezil olduk'

Fethiye uzun zamandan bu yana sahil kesiminde ortaya çıkan kanalizasyon kokusunu konuşuyor. Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından idare edilen Arıtma Tesislerinin düzgün çalıştırılmadığı ve bunun sonucunda kanalizasyonların şehrin birçok kesiminden Fethiye Körfezi'ne akıtıldığı ile ilgili iddialar var. Ortaya çıkan kokunu 9 günlük Kurban Bayramı tatilinden önce çözüme kavuşturulmaması nedeni ile Fethiye'nin kötü reklamının olacağı ve bundan turizm başta olmak üzere birçok sektörün zarar göreceği konuşuluyor.
“BİR HAFTADIR ÇÖZÜM ÜRETEMEDİLER”
Konu ile ilgili Ak Parti İlçe Başkanı Turgay Öztürk Çalış'ta Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından çalışma yapılan Mut Deresi üzerinde ki köprüde basın açıklaması yaptı. Öztürk açıklamasında “'Bildiğiniz gibi maalesef bir haftadır Fethiye'yi kokular aldı yürüdü. Sadece kokular değil pislikler derelerde yüzüyor. Mut Deresi'nde Çalış'a bağlantı noktasında köprünün üstündeyiz. Büyükşehir Belediyesi'nin çalıştığını görüyoruz fakat bir haftadır çözüm üretemediler. Az ilerimizde biliyorsunuz terfi istasyonu var muhtemelen burada bir arıza var. Ya yukarıdaki tesiste kapasite yetmedi, alamadılar ya da tıkanıklık var ne olduğunu bilmiyoruz. Vatandaşa bir açıklama da yok maalesef. Ayın ikisinde bizzat ben gelip çekim yaptım kanalın üzerinde. Pisliklerin yüzdüğünü net bir şekilde gördüm. Ve çamur akıyor sadece pislikler değil, çamur haline dönüşmüş bütün fosseptikteki atıklar maalesef denize doğrudan gidiyor hiç dolaylı yoldan değil. Doğrudan gidiyor. Ve bunun yakını biliyorsunuz Çalış Plajı'mız. Körfezin kirliliği ile zaten mücadele ediyoruz. Bizim yıllardır temizlenmesi konusunda çalışmamız var fakat arıtma tesisi yapmadan bu tür çözümler üretmeden körfezleri temizlemenin bir mantığının olmadığını bugün görmüş oluyorsunuz. Büyükşehir Belediyesi ve Muski maalesef sınıfta kaldı. Rezil olduk. Ben turizm sezonunun başlangıcında, bayram arifesinde; henüz oteller dolmadı, misafir sayımızda tam kapasiteye ulaşmadık ama oldu ki önümüzdeki hafta tam kapasiteye ulaştığımız zaman Fethiye'nin halini varın siz düşünün. Kanaldaki pislikleri görüyorsunuz ama burada patlıyor, bir hafta sonra hastanenin orada kaymakamlığın orada patlama yapıyor. Dün akşam itibarı ile denizciler tekneciler beni arıyorlar. Belediyenin arka tarafında denizde yüzen bütün pisliklerin görüntülerini çekmişler. Arkadaşlarımız hassasiyet gösteriyorlar. Biz de hassasiyet gösteriyoruz. Büyükşehirden ve Muski'den beklentimiz bu işi bir an önce çözün. Çözemiyorsanız, desteğe ihtiyacınız varsa biz destek olalım. Bu yönde bir açıklamanızı yapın, vatandaşı bilgilendirin. Su kesintisi ile ilgili günde 20 kere mesaj atıyorsunuz ama bu pislik konusunda hiçbir açıklama yapmıyorsunuz. Bu konuda sorumluluğa davet ediyorum. Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün'ü, Muski Genel Müdürü'nü ve diğer yetkilileri sorumluluğa davet ediyorum. Bunun altından nasıl kalkacaklar merak ediyorum'' dedi.
“KORKARIM Kİ BAYRAMDA DAHA KÖTÜ DURUMA DÜŞECEĞİZ”
Bu konuyu daha önce televizyon programlarında bir çok kez anlattığını ifade eden Öztürk “Arıtma tesisi ile ilgili bundan beş altı yıl önce biz komisyon kurduk belediye meclisinde. Komisyonda arkadaşlarımızla bizzat bu derelere gidip hepsini yerinde inceledik gördük. Bizim arıtma tesisimizin kapasitesi 23 bin 650 ton günlük. Şehirden gelen atık su miktarı bundan fazla olabilir. Bunu yetkililer görüyor. Alg patlamasında dediler ki tarım ilacı. Üniversitelerin raporları vardı biliyorsunuz Ankara'dan gelen akademisyenlerin de açıklamaları olmuştu. Bu konuda somut bir şey elde edemediler. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın yaptığı araştırmalarda da tarımla ilgisi olmadığı görülmüştü. Bizim tespitlerimiz de bu yöndedir, araştırmalarımız bu yöndedir, tetkiklerimiz bu yöndedir. Tarımı suçlamanın bir anlamı yok. Biliyorsunuz tarımda artık vahşi sulama yok. Damlacık sistemi kullanılıyor. Dolayısıyla büyük bir su taşması ve derelere gitmesi söz konusu değil. Alg patlamasının sebebi biliyorsunuz azot ile ilgili yani bu arıtma tesisinden. Geçen yıl da bazı arkadaşlarımız arıtma tesisinden dışarı çıkan boru hattındaki pis suların çıkışlarını gördüler. Bende de bu duruyor. İki yıl önce bu böyleydi maalesef bugün de böyle. Korkarım ki bayramda daha kötü duruma düşeceğiz. İnşallah 2023 yılına, 100. Yıla böyle giremeyiz. Bazen duyuyoruz yetkililerin masa başlarında oturup, yemek masalarında bu işi çözmeye çalıştıkları anlaşıyor. Kriz masası yemekte kurulmaz. Kriz masası burada kurulur, iş yerinde işin başında kurulur; çözüm üretilir. Siz tabi ki görüntüleri alabiliyorsunuz ama keşke teknoloji ilerlese de ekranınızdan kokuları da aktarabilsek vatandaşlarımıza bunu net bir şekilde görseler” dedi.