Mete, 'İmamoğlu ancak Kılıçdaroğlu'nun rakibi olabilir'
Ak Parti Muğla İl Başkanı Kadem Mete Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı sosyal medya hesaplarından İstanbul seçimlerine yönelik yapılan paylaşımlara tepki gösterdi.
Yaptığı açıklamada CHP il başkanının basın açıklamasına da cevap veren İl Başkanı Mete “İlçe tabelalarına çarpı atmak sizin değil halkımızın iradesindedir.” Dedi . CHP İl Başkanının Recep Tayyip Erdoğan Ekrem İmamoğlu'nu kendine rakip görüyor açıklamasına ise “İmamoğlu ancak Kılıçdaroğlu'nun rakibi olabilir “diyen il başkanın açıklamalarına şöyle devam etti.
“ Bilindiği üzere 31 Mart Yerel seçimleri geride kaldı. Milletçe sandığa giderek demokrasimizin gereği olan, oy kullanma görevimizi yerine getirdik. Adalet ve Kalkınma Partisi girdiği her seçimde olduğu gibi bu seçimden de birinci parti olarak çıktı.
Cumhur ittifakımızın ülke genelinde yakaladığı başarı Muğla'mızda da karşılık buldu ve 7 ilçemiz Cumhur İttifakı'na evet dedi.
Hepimizce malumdur ki her hukuk devletinde olduğu gibi ülkemizde de seçimlerin nasıl yapılacağı, sürecin nasıl işleyeceği yasalarla belirlenmiştir. Tüm Türkiye'de olduğu gibi seçimlerin ardından İstanbul ilimizde de itiraz süreci işlemiş, gelinen noktada Yüksek seçim Kurulu' İstanbul'da büyükşehir belediye başkanlığı seçimlerinin yenilenmesi kararını almıştır. Yüksek Seçim Kurulu'nun aldığı karar en yetkili merci olarak tüm siyasi partileri bağlar. Bu karara her ne olursa olsun bizler uymak zorundayız.
“Neden bir pusula diyorlar”
YSK tarafından verilen kararı neden sadece büyükşehir iptal edildi diyerek algı oluşturmaya çalışan CHP, vatandaşımızın aklıyla dalga geçmektedir. İstanbul'da gerçekleşen seçimde bir zarfta 4 pusula yer almaktadır. Bu pusulalar: Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi pusulası, ilçe belediye başkanlığı pusulası, ilçe belediye meclis üyeliği pusulası ve muhtarlık pusulasıdır.
YSK değerlendirmelerini itiraz doğrultusunda gerçekleştirmektedir. YSK usulsüzlük tespit etmişse, bu usulsüzlüğün seçim sonucuna etki edip etmeyeceğine bakar. İstanbul büyükşehir ve iki ilçe belediyesine yönelik kanuna aykırı sandık kurulu başkanının ve memur üyesinin belirlenmesi ve bu kurulların oy sayım ve döküm cetvellerini boş eksik ve imzasız hazırlamaları, itirazlarını değerlendiren YSK 123 sandık ve 42.000 şüpheli oy tespit etmiştir.
Tespit edilen 42.000 oy, iki aday arasındaki farkın 13.729 olduğu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimine etki ederken ilçe belediyelerinin sonucuna etki etmediği için YSK sadece büyükşehir belediyesi seçimin yenilenmesine karar vermiştir. Konu bu kadar açık ve nettir.
CHP yüzde 1.1 fark olan Köyceğiz ilçemizde hiçbir gerekçe olmadan tüm itiraz kanallarını kullanmış ilçe ve il seçim kurullarına itiraz etmiş, bununla da yetinmeyip konuyu YSK ya taşımıştır. Fakat aynı parti alenen usulsüzlüklerin yapıldığı, millet iradesinin gasbedildiği ve farkın sadece yüzde 0.16 olduğu bir büyükşehirde sonuçlara itiraz edilmesini antidemokratik bir eylem gibi göstermektedir.
Artvin Yusufeli'nde Ak Parti adayının seçimi kazanmasından sonra sonuçlara itiraz eden CHP değil midir?
Seçimin yenilenmesi kararını veren YSK ‘ya övgüler düzen Chp aynı karar İstanbul için verilince neden tehditler savurmaktadır. ?
Sonuç olarak halkımızın gerçek demokrasi için, temiz ve dürüst bir seçim talebi, YSK'nın aldığı kararla gerçekleşmiş, milli iradenin tecelli etmesinin önündeki engel kalkmıştır. Demokrasiye sahip çıkmak demek hukukun verdiği bu karara uymak ve yeniden sandığa gitmek demektir.
İstanbul ilimizde bu gelişmeler yaşanırken Muğla Büyükşehir Belediyesi sosyal medya hesaplarından bir takım paylaşımlarda bulunarak skandal bir olaya imza atmıştır. İlçelerimizin üzerine çarpı atarak” 23 Haziran tarihinde kapalıyız”, “Önce sandığa gidin, sonra tatile gelin” gibi ifadelerle basit ve ucuz bir çabanın içerisine girmiş, adeta milletimize istikamet çizmeye kalkışmıştır.
“Yadırgamıyoruz”.
Daha önce “Muğla'ya giriş için vize uygulamasına geçelim' diyerek skandal açıklamalara imza atan anlayış için bu açıklamaları elbette yadırgamıyoruz.
CHP' il başkanının dağınık fikir ve cümlelerle ifade etmeye çalıştığı demokrasi, plajları kapattık demekle, ilçeye giriş yasak demekle güçlenmez. Muğla gibi dünyanın göz bebeği olan bir şehre giriş ve çıkışlar CHP'nin tekelinde değildir.. İlçe tabelalarına çarpı atmak sizin değil halkımızın iradesindedir. 31 Mart seçimlerinde daha önce CHP idaresinde olan 4 ilçeye halkımız çarpı atmıştır. CHP halkımıza hizmet etmek yerine sadece söylem geliştirmekle meşgul olursa ellerinde kalan o 6 belediyeye de halkımız ilk seçimde çarpı atacaktır.
Malum partinin il başkanına sormak isterim ki 23 Haziran tarihinde seçimin yenilenmesi sizi neden bu kadar korkutuyor. Aday aynı, şehir aynı, seçmen aynı iken bu telaşınız niye? Milletimizin verdiği karara nasıl saygı duymak gerekiyorsa; Seçime şaibe ve hile karıştırılması neticesinde yapılan itiraz sonucunda, hukukun verdiği karara da saygı duymak gerekmez mi?
Netice itibariyle tekrar millete gidilecek. Size ifade etmek isterim ki bu tiyatro hevesinizden bir kahraman çıkmaz. Milletimiz her şeyin farkındadır.
Sayın il başkanı çıkar ve menfaat üzerine kurulu bir düzen arıyorsa partisini gözden geçirsin. Muğla'da partileri içinde yaşanan kavga devamında gelen istifalar ve bağımsız adaylar, görevden alınan daire başkanları ve daha bir sürü olay kendilerine yeteri derecede örnek olacaktır.
“İmamoğlu, olsa olsa Kılıçdaroğlu'nun rakibi olabilir
Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın, CHP ‘nin adayını rakip olarak gördüğü iddiasında bulunan il başkanına ifade etmek isterim ki Recep Tayyip Erdoğan milletin gönlüne girmeyi başarmıştır. Kurultaylar partisi olan CHP'de İmamoğlu ancak Kemal Kılıçdaroğlu'nun rakibi olabilir. Dolayısıyla sayın il başkanı şimdiden kurultay hazırlıklarına başlasa çok iyi olur” dedi