Kuru soğan ile patatesi aynı yerde saklamayın, bakın işte nedeni…
Her mutfağın temel taşlarından olan patates ve soğanın aynı yerde saklanması uzmanların karşı olduğu bir durum oldu. Patatesin ile soğan aynı yerde saklanırsa üzerlerindeki değişiklik gözle görülebiliyor.
Soğanın özellikle A, C ve B vitaminleri açısından önemli bir kaynak olduğunu belirten Diyetisyen Berna Ertuğ, "Soğan, çeşitli kanser türlerinin riskini azaltır, ruh halini iyileştirir ve cilt ile saç sağlığını koruma gibi kişilerin sağlığında büyük rol oynar" dedi. Soğan ve patatesin yan yana saklanmaması gerektiğini söyleyen Ertuğ, "Patatesin yaydığı nem soğanın filizlenmesine ve çürümesine yol açar. Kuru soğanı serin ve kuru bir ortamda saklamak uzun süre taze şekilde tüketilmesini sağlar" dedi
Hem çiğ olarak hem de pişirilerek tüketilen soğanın sağlık açısından faydaları saymakla bitmiyor. Diyetisyen Berna Ertuğ, soğanın, çeşitli kanser türlerinin riskini azalttığını, ruh halini iyileştirdiğini ve cilt ile saç sağlığını koruma gibi kişilerin sağlığında büyük rol oynadığını söyledi.
Soğanın özellikle A, C ve B vitaminleri açısından önemli bir kaynak olduğunu aktaran Ertuğ, "Ayrıca kükürt, iyot, kalsiyum, demir, folat, magnezyum, fosfor, potasyum ve antioksidanlar açısından da zengindir. A vitamini hem enfeksiyonlara karşı bağışıklığı hem de göz sağlığını destekler, B vitaminleri ise suda eriyen vitaminlerdir. B vitamini bağışıklık ve sinir sisteminin düzgün çalışmasına yardımcı olur. İçeriğindeki C vitamini ise özellikle kış mevsiminde hastalıklardan korunmaya destek olmaktadır" dedi.
Yapılan çalışmalar soğanın içerdiği kuersetin adlı antioksidan sayesinde yumurtalık, kolorektal gibi kanser türlerine yakalanma riskini azaltmaya yardımcı olduğunu gösteriyor.
Ertuğ, "Kuersetin, alerjik reaksiyonlara yol açan histaminin bağışıklık hücrelerinde salınımını engellemesine yardımcı olur. Böylelikle soğanın astım veya alerjik problemleri olan kişilerde bağışıklığı desteklemeye yardımcı olduğu bilinmektedir. Soğanının içeriğindeki kükürt kan inceltici etkisi göstererek kalp kriziyle inme riskini artıran plateletlerin birikimini önler. Soğandan alınan kükürtün hipertansiyon başlangıcını geciktirme ve azaltmaya yardımcı olduğu diğer çalışmalarla tespit edilmiştir" dedi.
Toplum olarak kuru soğanı saklarken en sık yapılan hatalardan birinin patates ile aynı ortamda muhafaza etmek veya depolamak olduğunu kaydeden Ertuğ, sözlerine şöyle devam etti: "Patatesin yaydığı nem soğanın filizlenmesine ve çürümesine yol açar. Kuru soğanı serin ve kuru bir ortamda saklamak uzun süre taze şekilde tüketilmesini sağlar. Yarım kalan kuru soğanlar ise cam saklama kabına koyarak buzdolabında muhafaza edilebilir. Taze soğanı ıslak olarak buzdolabına koymak yapılan diğer hatalardan biridir. Öncelikle tazeliğini kaybetmiş yapraklar varsa temizlenmeli daha sonra kağıt havluya sarılarak buzdolabında saklanmalıdır. Böylelikle taze soğanın daha uzun taze kalması sağlanabilir."
Soğanı yağda kavurmanın yapılan en büyük hatalardan biri olduğunu söyleyen Ertuğ, "Yağda kavurma esnasında yağ yanar. Yağ yandığı için kanserojen maddeler daha çok ortaya çıkar. Kızartmada olduğu gibi soğanı da yağda kavurmak sağlıklı değildir. Soğanlı yemek yapılırken tüm sebzeler tencere birlikte çiğden konularak yapılmalıdır. Sebzelerin pişme esnasında saldıkları suyla zaten soğan pişmektedir. Etli bir yemek yapılırken de eti sotelerken yine etin bıraktığı suyla soğan kendi halinde pişmektedir" dedi.
Ertuğ, soğanın mide ve bağırsak hassasiyeti olan bireylere rahatsızlık verebileceğini kaydederek, "Soğan mide ve bağırsaklarında herhangi bir şikayeti olmayan kişilerde yanma gibi rahatsızlıklara yol açmaz. Eğer bir kişinin reflü, gastrit veya bağırsak intoleransı gibi rahatsızlıkları varsa soğan tükettiği zaman bu hassasiyetleri artabilir. Soğan çok lifli ve sülfürden zengindir dolayısıyla gaz gibi gastrointestinal şikayetleri artırabilir. Soğan zarı da şikayetlerin oluşmasında rol oynayabilir. Mide ve bağırsak hassasiyeti olanların çiğ soğan yerine pişmiş soğan tüketmeleri önerilir" dedi.