Kılıçdaroğlu Muğla'dan Cumhurbaşkanı'na Seslendi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Muğla'da temmuz ayı sonunda başlayan ve kısa sürede birçok noktaya yayılan yangın bölgelerini ziyaret etti. Kılıçdaroğlu daha sonra Menteşe İlçesi'nde bulunan Türkan Saylan Çağdaş Merkezi'nde 11 Büyükşehir Belediye Başkanı ile yaptığı toplantı sonrası basın açıklaması yaptı.
“DAYANIŞMA KÜLTÜRÜ SERGİLENDİ”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklaması şöyle:
“Yangından sonra bugün, yangını yaşayan, acıyı yaşayan orman köylülerimizi ziyaret ettik, dertleştik. Bizden beklentileri nedir bunu sorduk. Öncelikle şunu ifade edeyim. Gittiğimiz yerlerdeki muhtarlarımız ve köylülerimiz belediye başkanlarımızın yapmış olduğu katkılardan son derece memnunlardı. Çünkü onlar yani belediye başkanlarımız ellerinden gelen bütün çabayı gösterdiler. Yangının söndürülmesi için mücadele ettiler. Güzel Muğla'mızın 11 ilçesinde orman yangınından ötürü, yaşanan sıkıntılar var. 19 Büyükşehir Belediye Başkanı katkı verdi. Toplam katkı veren Belediye sayısı da 85. Dolayısıyla biz yangının söndürülmesine katkı veren, her partiden belediye başkanlarımıza da teşekkür ederiz. Bir dayanışma kültürü sergilendi. Bu bağlamda 85 Belediye Başkanının kalbinin Muğla'da atmadı hepimizi mutlu etmiştir. Nitekim sel felaketinde de bütün Belediye Başkanlarımız oradaydı. Bende oraya gittim. Acıları paylaştık.
“TÜRK HAVA KURUMU İŞLEVSİZ HALE GETİRİLDİ”
Türk Hava Kurumu maalesef, kendi tüzüğünde olmasına karşın görevinin yerine getirilmesi sağlanmadı. Sağlanmadı diyorum, bu irade, bu beyan Türk Hava Kurumu'nun görevini yapmamasından kaynaklanmıyor, Türk Hava Kurumu'nun işlevsiz hale getirilmesinden kaynaklanıyor. Türk Hava Kurumu'nun yeniden Orman Bölge Müdürlüğü ile işbirliği yaparak ve kendi yangın söndürme filolarını belli yerlerde hazır bulundurarak, çıkacak yangına suretle müdahale edebilmesinin, alt yapısının oluşmasını istiyoruz. Şuan da bir kayyum heyeti tarafından yönetiliyor Türk Hava Kurumu. Davalar açılmış vaziyette. Genel kurul talebi var. Umarız ki mahkeme bir an önce genel kurul yapılması yönünde karar verir. Genel kuruş yapılır. Türk Hava Kurumu yeniden ayağa kalkar. Biz elimizden gelen bütün çabayı göstereceğiz. Yangın sürecinin sonlandırılmasını bekliyoruz
“TALEPLER KARŞILANACAK”
Belediye Başkanlarımız şunu taahhüt ediyorlar, ettiler. Telef hayvanla varsa tümü karşılanacak. Yem ihtiyaçları bugün dâhil olmak üzere suretle karşılanıyor. Beyaz eşya ihtiyacı varsa bunlar karşılanacak. Küçük, büyük baş hayvan, arı kovanı, Zeytin fidanı ve keçiboynuzu fidanı talebi var. Bu taleplerin tamamı Belediye Başkanlarımız tarafından karşılanacak.
“TOKİ YA DA AFAD VATANDAŞI BORÇLANDIRIRSA BİZ KARŞILAYACAĞIZ”
TOKİ ve AFAD'da görevlerini yaparken vatandaşlara belli bir belge imzalatıyorlar. Gayet doğal, dolayısıyla belli bir bedel ödüyorlar bunu da sevinçle karşılıyoruz. Ama daha sonra yapılacak olan konutlar dolayısıyla vatandaşların belli bir miktar borçlanacağı bilgimiz de var. Buradan bütün vatandaşlarıma sesleniyorum. Ya TOKİ ya AFAD vatandaşı her hangi bir şekilde borçlandırdığında biz 11 Büyükşehir Belediye Başkanlarımız olarak bu borçları biz karşılayacağız. Vatandaşımız elini cebine atmayacak. Ama bunu hükumeti yaparsa çok mutlu oluruz. Yapmazsa biz yapacağız. Vatandaşın elini cebine atmasını istemiyoruz. Önümüz kız AFAD ve TOKİ ne yapıyorlarsa bir an önce yapsınlar. Yapamayacaklarsa yapamayacaklarını açıklasınlar. Vatandaş mağdur olabilir. Derelerin ıslahındaki durumu da Devlet Su İşleri'nin bir an önce ilgilenmesi lazım.
“BU İNSANLAR NASIL GELDİ?”
Afganistan'da hepimizi düşündüren ve kaygılandıran gelişmeler oldu. En son patlayan bombalar birçok insanın hayatını kaybetmesine neden oldu. Dünya'da terörden en büyük acıyı gören, hisseden ve yaşayan bir ülkeyiz. Dolayısıyla bizim askerlerimizin Afganistan'dan Türkiye dönmeleri konusunda alınan kararı evlatlarımızın aileleri ile beraber bizde büyük bir sevinçle karşıladık. Hiçbir evladımızı burnu kanamasın, ayağına, tırnağına taş bile değmesin. Bir an önce askerlerimizin evlerine, Türkiye'de ki kışlalarına, ailelerinin yanına dönmelerini arzu ederiz. Türkiye'ye gelen Afganlılar var. Bunların da kendi ülkelerine dönmeleri konusunda hükumetin karar almasını istiyoruz. Bu konuda atılan ciddi bir adımın olmadığını da biliyoruz. Resmi rakamları Sayın Erdoğan açıkladı. İyi de bu insanlar nasıl geldi? Gayri resmi rakamları da açıkladı. Peki, bu insanlar nasıl geldi? Acı olanı ne biliyor musunuz? Sınırlarımızı yolgeçen hanına döndüğünü bizzat Erdoğan'ın açıklaması. Gayri resmi şu kadar kişi geldi ne demek ya? Hani kuş uçsa görüyordun?
“EĞER ÇOK İSTİYORSA ALSIN TAMAMINI SARAYINA”
İtiraf ettiği için çok memnunum. Gayri resmi rakamları şu kadardır diye açılmakta doğru değil. Hem gayri resmi diyorsunuz hem de rakam veriyorsunuz. İyi de bu rakamları nereden buluyorsunuz? Ya daha fazla ise ne olacak. Kendi ülkemizde huzur içinde yaşamak istiyoruz. 2500 kilometrelik yolu kat edip kendi ülkesinden Türkiye'ye gelen bir düzeni, bir anlayışı, bir sığınmacı olayını kabul etmiyoruz. Eğer çok istiyorsa alsın tamamını sarayına. Saray nasıl olsa çok geniş, bahçesi de geniş. Aslın Afgan sığınmacılarını oraya. Çıkabilecek sorunlar, olaylar konusunda endişeliyiz. Umarım bizim bu endişemizi ülkeyi yöneten siyasi otorite inşallah anlar. Kendi ülkemizde terörün olmamasını, Türkiye'nin terörden büyük acılar çektiğini ve bundan arınması gerektiğini ifade etmek isterim.”