FETHİYESPOR'DAKİ DARP İDDİASINA SERT CEVAP!
Fethiyespor'da şok olay! Başkan Yardımcısından korumasına futbolcuya darp iddiası...Fethiyespor Yönetim Kurulu ise futbolcu ile sözleşmenin karşılıklı feshedildiğini, darp diye bir olayın bulunmadığını, kamera görüntülerinin ortada olduğunu, futbolcu hakkında Fethiyespor Kulübünün itibarını zedelemesinden dolayı gerekli hukuk mücadelesi başlatılacağını açıkladılar.
Fethiyesporlu futbolcu Halil İbrahim Pekşen, alacakları yüzünden Kulüp Başkan Yardımcısı İsmail Öztürk'ün koruması tarafından darp edildiğini ve alacaklarından feragat ettiği kağıdın kendisine zorla imzalatıldığını açıkladı. Futbolcu darp raporu aldığını da söyledi. 1 yıl önce Mustafa Ferizcan yönetimi tarafından Fethiyespor'a kazandırılan ancak kulüp hakkında alacaklarının ödenmediğini belirtip, Futbol Federasyonuna başvuran, bu yüzden de kadro dışı bırakılan Fethiyesporlu oyuncu Halil İbrahim Pekşen, İsmail Öztürk'ün koruması tarafından darp edildiğini iddia etti. Genç futbolcu ayrıca zorla imza attırılarak alacaklarından feragat ettirildiğini söyledi. Geçtiğimiz sezon Fethiyespor'da 4 maç oynayan ve 245 bin TL alan, 450 bin TL'lik sözleşmesi bulunan Halil İbrahim Pekşen'in 225 bin peşin paraya Fethiyespor'a geldiği öğrenildi. 10 Temmuz'dan bu yana çalışmalara isteksiz olarak katıldığı öğrenilen hatta çalışmalara kramponsuz olarak geldiği kaydedilen Halil İbrahim Pekşen'e kulüp bulması istendiği de ifade edildi.
POLİSE ŞİKAYETÇİ OLDU
Fethiyesporlu Halil İbrahim Pekşen, dün akşam saat 20:00 sıralarında kulüp binasında darp edilerek sözleşmesinin karşılıklı feshedilmesine imza attırıldığını ileri sürdü. Karakola giderek polise ifade veren ardından darp raporu alan Halil İbrahim Pekşen'in sosyal medyaya yansıyan fotoğraflarında darp izleri dikkat çekti. Olayla ilgili hukuki süreci başlatan Halil İbrahim Pekşen "Fethiyespor'da geçen sezon ne yazık ki küme düştük. Kulübümle bu sezon sözleşmem devam ediyor, geçen yıldan da alacağım var. Kulüp Başkan Yardımcısı İsmail Öztürk, benden fedakarlık yapmamı ve sözleşmemi feshetmemi istedi, ben de alacağım miktarın 3/2'sini bırakmayı kabul ettim. Fakat bana tezgah kurmuşlar. İsmail Öztürk'ün koruması odama geldi ve boş bir kağıdı imzalamamı söyledi. Sonrasında da 'Sen bu kağıdı imzala, sana parayı ödeyeceğiz' dedi. Ben de bunu kabul etmeyince beni tehdit etti. Sonrasında da bana saldırdı ve darp etti.Olaydan sonra TPFD Başkanı Hakan Ünsal'ı aradım, kendisi hemen emniyetle irtibat sağladı ve hukuki süreç başladı. Umarım bir daha böyle olaylar yaşanmaz. Ailem olaydan sonra tedirgin oldu'' ifadelerini kullandı.
KARAKOLDA NELER ANLATTI?
Halil İbrahim Pekşen, şikayetinde kendisinin Fethiyespor Kulübünden 225 bin TL alacağı olduğunu, bu alacağını 20.07.2019 günü vadesinin son günü olduğunu, kulüp 2. Başkanı İsmail Öztürk ile görüşerek 70 bin TL'ye sözleşmesini feshetmek için anlaştığını ancak 19 Temmuz 2019 günü saat 19:45 sıralarında kendisini çağırdıklarını, stattaki kulüp binası müdür odasına gittiğini belirterek; ''Odada bir tane bayan kulüp çalışanı, yanında iri yapılı badigart diye tabir edilen koruması düzenledikleri fesihnameyi bana göstererek, incele dedi. Ben de fotoğrafını çekip avukatıma gönderdim. Bunlar bana hocanla vedalaş diye beni Mustafa Ceviz isimli teknik direktörün odasına götürdüler. Bana bu fesihnameyi imzalamamı söylediler. Ben de imzalamadım. Beni orada darp ederek, zorla imza attırdılar. Şikayetçiyim'' dedi. Polis olay tutanağında ''Ayrıca olayın yaşandığı yere bakıldığında kulüp odası içerisinde kamera kayıtlarının olmadığı ancak kulüp koridorunda kamera görüntülerinin olduğu, temin edilip edilemeyeceği sorulduğunda görevlisinin olmadığından bakılamayacağı söylendi. Hastaneden alınan darp cebir doktor raporunun akabinde polis merkezine getirilerek tutanak birlikte imza altına alınmıştır denildi'' ifadeleri yer aldı.
FETHİYESPORLU YÖNETİCİLER TEPKİ GÖSTERDİ
Olayın sosyal medyada yer almasının ardından Fethiyespor yönetim kurulu toplanarak kamera kayıtlarını bir bir inceledi. Polise de verilen kayıtlarda herhangi bir darp olayı gözlenmezken, darp ettiği iddia edilen kişi ile Halil İbrahim Pekşen'in kulüpten çıkışı ve herhangi bir olumsuz görüntüleri gözlenmiyor. Kulüp binası içerisinde kameralara yansıyan görüntülerde de Halil İbrahim Pekşen'in görüntüleri oldukça normal olarak gözleniyor. Fethiyespor yöneticilerinden Cem Tufan ve Dr. Osman Kurtulmuş ile Fethiyespor Teknik Direktörü Mustafa Ceviz, iddia edilen darp olayı ile ilgili olarak açıklamalarda bulundular. Fethiyespor yönetim kurulu üyesi Cem Tufan, ''Fethiyespor kulübü tarihinde hiçbir futbolcusuna bu şekilde davranmamıştır. Halil İbrahim Pekşen kardeşimiz bizim sözleşmesi geçen seneden beri devam eden arkadaşlarımızdan biridir. Kendisiyle yönetim kurulu olarak 24 gün önce görüştük. Şartları ve ödemeleri gereği sözleşmede yazan 460 bin TL paranın, bu sene kulübün böyle bir bütçesi olmadığını, kendisinin de geçen sene sadece 4 hafta oynayarak 245 bin TL para aldığını ve bizim bu sene bu kulübü bu şekilde yürütemeyeceğimizi, çok disiplinli ve kulübün ekonomisine katkı sağlayacak, kulübün ekonomisine uyacak insanlarla çalışacağımızı söyledik. Bu darp iddiasını kabul etmiyoruz. Kamera görüntüleri de ortada. Kulübümüze yapılan bu iftirayı kınıyoruz ve Halil İbrahim Pekşen hakkında kulüp itibarını zedelemekten dolayı suç duyurusunda bulunacağız'' ifadelerini kullandı.
''BU BİR TEZGAHTIR''
Cem Tufan; ''Kendisine sözleşmesi devam etmesine rağmen, biz kulüp bulmasını istedik. Bonservisini bedelsiz olarak vereceğiz dedik. Kendisi ve eski Fethiyespor'lu Ersin Veli isimli menajeriyle de, kulüp başkanımız ve hepimiz toplantı halinde görüştük. Ersin Veli'ye de bu kararımızı ilettik. Bunlar kendilerine bir kulüp bulacağını, zaten kendisinin PTT Lig topçusu olduğunu, kulüp buluncaya kadar idmanlara katılmasını rica ettiler. Bizde kendilerine dedik ki, bakın bu adamın geçen sene 4 maç için 245 bin TL para almış bir adamın, bu yıl ki anlaşmasıyla ilgili olarak 225 bin TL ayın 20'sinden önce ödememiz gereken para var dedik. Zaten kulübün en yüksek transfer ücreti bu yıl 200 bin TL iken, bu zamanı boşu boşuna çalıştırmayın, bizim kararımız bu şekilde dedik. Kendisi tamam dedi, futbolcusuna kulüp bulacağını söyledi. Futbolcu da idmanlara katılabilir mi, diye bize özel sordu. Tabi ki dedik, kulüple anlaşmalı ama dedik, bu günü beklemiyorduk. Netice itibariyle dün Başkan Yardımcımız İsmail Öztürk Bey, kendisini görüşmeye davet ediyor. Çünkü 19 Temmuz son gün. Görüşmeye geliyor, İsmail Başkanla beraber, karşılıklı sözleşmeyi feshediyorlar ve ondan sonra Halil İbrahim Pekşen kulübümüzden ayrılıyor. Bu söylediklerimizin hepsi normal bir şekilde gelişen olaylar fakat ne hikmet ise gece saat 21:30' da futbolcusunun darp edildiğini, futbolcusunun şu an karakolda olduğunu, bu ayıbı Türkiye'ye yayacağını ve bizi rezil edeceğini söylüyor. Ben de kendisine ‘'Bakın bu rezil bir olaydır, bizim kulüp tarihimizde böyle bir olay gerçekleşmemiştir. Sizin bu yaptığınız suçlamanın yarın sabahtan itibaren polisi çağırarak, mevcut olan kamera kayıtlarımızla, karakola müracaatımızı biz de yapacağız. Görüntüleri inceleyeceğiz. Eğer bu bahsedilen iddianın en ufak bir gerçekliği var ise biz kulüp olarak ciddi bir yanlış yapmışız, bunun bedeli de neyse öderiz ‘' diye bir görüşme yaptım. Fakat menajeri bana, teknik direktörün odasına çağırdığını, başkanın dediği aslında Başkan Yardımcısı İsmail Öztürk'ün yanında ve bizimle fitnessa girip çalışma yapan, ayrıca yönetim olarak da bir karar aldık. Bu sene basın açıklamaları ve transfer görüşmelerimizi taraftarlarımıza yaptırıyoruz, yönetim kurulundaki kimse ön planda olmadan, dolayısıyla gelen 5,6 kişi daha vardır. Bunlardan bir tanesi olan arkadaşımızın ve Mustafa Ceviz hocamızın odasında başkan ve bu şahıs tarafından darp edildiğini ifadesinde söylüyor. İfadesinin bir örneğini size ve tüm Türkiye'deki basına dağıtacağım. Yazdığı kelime ‘'Hocamla vedalaş diye Mustafa Ceviz isimli'' burada bir haddi aşma var. 1 yıldır çalıştığı teknik direktöre insan böyle hitap etmez. Bu futbolcunun zaten niyetinin ne olduğunu gösteriyor. ‘' Mustafa Ceviz isimli teknik direktörün odasına beni götürdüler ve orada beni darp ettiler'' diyor. Kulübümüzde 5 tane kamera var, görüntü kayıtlarını basına vereceğim. Bunların bir tanesinde dahi Mustafa Ceviz'in odasına badigart denen arkadaşın girmediği aşikâr. Ve bu futbolcu arkadaşımızın burada söylediği zorla imzalattılar, dedikleri odadan çıkışı şen şakrak, kulüp müdür odasına girişi ve kulüp müdür odasında 54 saniyede anlaşılan konu üzerinde imzayı atıp çıkışı. Ve beni dövdü, beni darp etti dediği arkadaşa, 5 numaralı kamera görüntüsünde de görüleceği üzere vedalaştığı, onunla konuştuğu, yaklaşık 14 dakika aynı fotoğraf ve görüntü karesinde bulunup ayrıldığı aşikâr. Bu arkadaş bunu niye yaptı? İnsan oturup matematik hesapları yapıyor. Darp raporu almış. Darp raporunda da genel durumu iyi yazıyor, sadece boynunda bir şey var deniyor. Ama güneş yanığı mıdır, buradan çıkıp kasten mi bir şey mi yapmak istedi, onları bilemiyoruz. Burada bir gerçek var. Fethiyespor Kulübü bu arkadaşı teknik direktör odasında bir badigartla veya yönetim kurulu üyesiyle asla darp etmemiştir. Bu bir tezgâhtır. Zaten ekonomik olarak zor günler geçiren kulübümüzün transferde biraz canlı gözükmesi, insanları ve bu arkadaşın menajerleri ile tezgah yaptırmıştır. Geçen seneden bir 1 TL alacağı olmamasına rağmen, evraklarını da vereceğiz. Karşılıklı fesih de yapılmasına rağmen Halil İbrahim Pekşen bizden iyi niyetle 70 bin TL para istedi. Bu parayı biz niçin ödeyeceğiz? Neden bu parayı ödeyeceğiz? Sen hak etmişsin, 4 hafta oynamışsın hak etmediğinin 100 katı parayı kulüpten zaten almışsın. Bu arkadaş menajerlerinin ya da başka birisinin önderliğinde bu ayın 20'sinde ki peşinat ödemesine kadar bizi uyutmaya çalıştı. Olmayınca da kendi gelip istediğiyle fesih yaptı. Fesih yaptıktan sonra baskı gördü bu arkadaş, bu baskıdan sonra bizden 70 bin TL para istedi. Kulüpten 1 TL alacağın yok, ben sana niye para vereceğim? Ayrıca görüntülerde göreceksiniz. Bırakın darp mevzusunu, o bahsettiği beni dövdü dediği badigartın, o odaya girdiğinin bir tane görüntüsü var ise dakika dakika her şey ortada. Biz bu suçlamayı kabul etmiyoruz. Bu tamamen başka odaklardan da bu kulübe atılmış bir iftiradır. Kınıyorum. Ve yasal görüntüler, yasal ifadesi ve ışığında ve alınan rapor doğrultusunda biz kulüp olarak bu arkadaş hakkında gerekli suç duyurusunda bulunacağız. Öncelikle ilk önce yapmamız gereken bu iftiranın karşısında; yasal olarak görüntü kayıtlarını vermemiz gerekiyor, yasal olarak bu konuda onun alacağı borç ilişkisinin göstermemiz gerekiyor. Fethiyespor'un böyle bir kulüp olmadığını, Fethiyespor'un kuruşuna kadar hak eden herkesin parasını alabilecek bir kulüp olduğunun bilinmesini istiyoruz'' diye konuştu.
''HER YER KAMERA ALTINDA''
Fethiyespor yöneticilerinden Dr. Osman Kurtuluş ise Atatürk'ün sözünü hatırlatarak; ''Bu şekilde bir suçlamanın kulübümüze hiçbir şekilde zarar vereceğini düşünmüyorum. Burada her şey net olarak ortaya çıkacak. Ben sadece Atatürk'ün dediği gibi: Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklı olmasını ve bu prensipte hareket etmesini isterdim'' dedi. Kurtuluş; ''Geçmişten gelen bazı sorunlu futbolcularımız var. Onların yansıması. Bu işler iyi niyetli çözüldü. Biz yönetim kurulu olarak, Fethiyespor'un düştüğü bu zor durumdan kurtarmak için herkes elinden geleni yapıyor. Yeni çok güzel bir kadro oluşturmaya çalışıyoruz. Bizimle beraber olmayacak arkadaşlarımız da karşılıklı olarak, iyi niyetli, el sıkışarak yol ayrımı oluyor. Buradaki şikâyet edilen konu hakkında, kulübümüzün her yeri kamerayla kontrol altında. Burada bahsedilen cümlelere baktığımızda bunun olmadığı net olarak ortaya çıkacak. Bu şekilde bir suçlamanın kulübümüze hiçbir şekilde zarar vereceğini düşünmüyorum. Burada her şey net olarak ortaya çıkacak. Ben sadece Atatürk'ün dediği gibi: Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklı olmasını ve bu prensipte hareket etmesini isterdim. Geçen yıl bize verdiği hizmetle, aldığı paranın karşılığında, karşılıklı olarak yol ayrımına gidildi. Bu yıl kendisini kadrolu olarak düşünmedik, kendisi de bunu anlayışla karşıladı'' dedi.
''SARILIP AYRILDIK''
Fethiyespor Teknik Direktörü Mustafa Ceviz de kendi odasında yaşananları anlatarak, ''Bizim odamıza Halil İbrahim Pekşen futbolcumuz geldi. Benimle vedalaştı. Odada kimse yoktu. Badigart olarak tabir ettiği kişi yoktu. Odaya sadece sportif direktör Kamil Özgen geldi. Bizlerle vedalaştı ve odadan çıktı'' dedi. Ceviz; ''Buradan bütün ulusal basına ve yerel basına olayın gerçeğini anlatmaya çalışacağım. Ben temmuzun 11'in de genç futbolcularımızla bir de mukavelesi devam eden oyuncularımızı antrenmana resmi davetini yaptırarak, Fethiye'de ilk kampımızı başlattık. Halil İbrahim Pekşen'i ben önceki yıl itibariyle Fethiyespor'da ara ara oynadığı için izlemede bulunmuştum. Ama ilk defa burada beraber çalıştık. Yaklaşık 17-18 gün birlikte hazırlık çalışmalarını yaptığım futbolcularımdan biriydi. Performans olarak geçen yıl 4 maç oynadıktan sonra kadro dışı kalmış, ikinci yarıyı da boş geçirmiş. Hiç oynanamamış. Tabi ki yeni sezona başlarken de biz mukaveleli futbolcumuz olduğu için idmanlara çağırdık ve başladık. Başka kulübe gitme durumunda zaten menajerleriyle kulübümüz temas halindeydi. Fakat oyuncu antrenmanlar da isteksiz, kesinlikle çaba sarf etmiyor, coşkusuz, kafası başka yerdeymiş gibi çalışmalar yapıyordu. Futbol krampon ile oynanır, futbolcunun yanında kramponu olur ama kramponun nerde diye sorduğumda, kramponumu getirmedim dediğinde, en son biz de kramponunu kargoyla istet bir günde gelir diye söyledik. Futbolcu kampa katılırken yanında kramponu olur. Kulübün kendisine krampon verme gibi bir vaadi veya anlaşması da yok. Onun dışında bana yönetim kurulu tarafından Halil İbrahim Pekşen ile yolların ayrıldığını ilettiler. Hocam seninle odanda vedalaşmak istiyor. Sen de vedalaşırsın, görüşürsün diye bana bildirildi. Ben dün akşam saat 20:00 civarlarında kendi odamda, Halil İbrahim Pekşen ile vedalaştım, sarılıp helalleştim. Bakın burayı tekrar söylüyorum. Sarıldım, o da bana sarıldı, helalleştik. Ben kendisinin bundan sonraki futbol hayatında başarılı olmasını diledim. Ve durgunluğundan bahsettim. Neden çalışmadın, bunlar sana zarar verir. Bunlar sana artı sağlamaz dedim. Tabi ki futbolcu bundan sonraki yaşantısında ne yapar bilemiyorum. Biz güle oynaya, adam gibi sarılarak odadan çıktık. Burada da şimdi polis tutanağı var. Mustafa Ceviz isimli teknik direktör diye bir ifadesi var, bu şık olmamış. Benimle 18-19 gün çalışıyor, ben yeni geldim, ilk defa benimle tanışıyor gibi olmuş. Ben Fethiyespor kulübünde defalarca çalıştım. Bu kulübün formasını giydim. Başka kulüplerde de görev yaptım, hiçbir futbolcumdan böyle bir üslup görmedim. Burayı da saygısız bir üslup olarak değerlendiriyorum. Sonra benim odama kimse girmedi. Badigart dediği şahısta girmedi. Kendisi bizim taraftarımızdır. Yıllardır tanışıyoruz, gelip gider. Görüntülerde de var. Sadece kulübümüzün sportif direktörü Kamil Özgen o anda odama girdi, beraber konuştuk. Kendisi yani Halil İbrahim odadan bizden önce çıktı. Daha sonra da ben eski futbolcularımızdan ve takım arkadaşım olan spor direktörümüz Kamil Özgen ile beraber kulüpten çıktık. Mesaimiz bitti. Kendi özel aracımıza binip çıktık. Çıkarken de Halil İbrahim'e iyi akşamlar dedik'' ifadelerini kullandı.
ERDOĞAN CANKUŞ/FETHİYE