Fethiye'de Salih Dündar ve Hande İnce, Akran Zorbalığıyla Mücadele Yöntemlerini Anlattılar
Eğitim alanında önemli bir konu olan akran zorbalığı, öğrenciler arasında psikolojik ve fiziksel şiddet olarak kendini gösteriyor ve gençler üzerinde kalıcı etkiler bırakabiliyor. Akran zorbalığına dikkat çekmek ve çözüm önerileri sunmak amacıyla, Fethiye'de Fethiye Akran Akademi Kurucusu Salih Dündar ve Psikolog Hande İnce önemli açıklamalarda bulundular.
Akran zorbalığına dikkat çekmek ve çözüm önerileri sunmak amacıyla, Fethiye’de Fethiye Akran Akademi Kurucusu Salih Dündar ve Psikolog Hande İnce önemli açıklamalarda bulundular.
“Yönetcilerin, İdarecilerin, Öğretmenlerin Daha Sert Tedbirler Alması Gerekiyor”
Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Akran Zorbalığı, bir kişinin diğerini fiziksel ve duygusal olarak sürekli incitmesi anlamına gelir. Aslında zorbalığın 4 farklı çeşidi var. Duygusal zorbalık, sözlü zorbalık, fiziksel ve siber zorbalık diye çeşitleri var. Aslında hepsi çokça karşımıza çıkıyor.
Son dönemde ve ciddi sonuçları var. Hepsinin bu noktada bazı çocuklar özgüven eksikliğinden dolayı zor bir olabilir ya da kendine güvenmediği için, aile içinde bu şekilde şiddet gördüğü için, problemli davranışları gördüğü için daha sonrasında yeteneklerinin farkına varamadığı için aslında bu kısımda birazcık öğrencileri aslında öğretmenler olarak bilinçlendirmek gerekiyor. İdari olarak caydırıcı yöntemler kullanmak gerekiyor.
Çünkü zorbalığı yapan kişi zayıf hissettiği kişiye yönelerek hamle yaptığı için de burada çözümüne yönelik en önemli şey de aslında yöneticilerin, idarecilerin, öğretmenlerin bu noktada daha sert tedbirler alarak çözüm önerilerinde bulunması, çözüm önerilerini yapması gerekiyor. Çocuklar için de önerebileceğimiz birkaç yöntem var. Zorbayla karşılaştığınız zaman da iddialı oldun yani ama agresif olmayın. Kendinizden emin bir şekilde göz teması kurarak yüksek sesle onlar gibi zorbalığa başvurmadan aslında dik duruşunuzu sergileyin. Sonrasında ortamdan uzaklaşın.
Zorbayla baş başa kaldığınız zaman oradan gidin, umursamıyormuş gibi görünün onu bir yetişkinden yardım isteyin. Yetişkinler zorbalarla başa çıkabilir ve sizi güvende tutmaya yardımcı olabilirler. Arkadaşlar edinin zorbayla karşılaştığınızda size yardımcı olabilecek, sizi koruyabilecek, destek olabilecek arkadaşlar edinin. Kendinize zorbalar genelde diğerlerine oranla daha savunmasız ve zayıf kişileri seçerler ve bu işte bizim alanımıza da özel eğitimde de çok gördüğümüz bir problem aslında zorbalık bu gibi durumlarda mutlaka bir yetişkinden ulaşabileceğimiz ilk yetişkinden hatta yardım almak çok önemlidir.
Okul rehber öğretmenlerinden, kendi sınıf öğretmenimizden veya ebeveynlerimizden yardım isteyin. Bunun dışında söyleyebileceğim özel eğitimle ilgili belki biraz daha bilinçlenebilirsek okullar olarak veya işte belki sunumlar diğer öğrencileri bilinçlendirmek çok daha faydalı olur bizim için. Çünkü özel eğitim bilinmediği için aslında direkt bir etiketlenme damgalama yaşayabiliyor çocuklarımız ve bu durumda zorbalığın çok daha fazla artmasına sebebiyet veriyor”
“Zorbalık Hayatın Her Alanında Var”
Açıklamalarına devam eden Fethiye Akran Akademi Kurucusu Salih Dündar ve Psikolog Hande İnce, “Ailesinde de çevresinde de bir takım zorbalıklar var. Aslında zorbalık kelimesi hayatım tüm alanın içerisinde yer alabiliyor ve en basitinden şu anda burada beraberiz. Basında teyit edilmeden yapılan bir haber de zorbalık çünkü seni rahatsız ediyor. Rahatsız eden her şey sürekli olan tekrar eden her şey aynı zamanda zorbalık kısmına giriyor. İş yerinde ailede zorbalık, aslında hayatının her alanında var. Onun için diyelim ki bir atama oldu bir değerlendirme oldu ya da bir düzenleme oldu. Ona gösterilen sert tepki de bir zorbalık yani tepkiler de zorbalık olarak değerlendirilebiliyor. Senin istemediğin şey ne olacak olmamış kabul ediyorsun için işine gelmiyor. Kabul etmek istemiyorsun ve karşı tarafa başlıyorsun. Rutin tekrarlayarak rahatsız edici davranışlar yapmaya bu da bir zorbalık yani aslında bakarsan hayatın her alanında var. Ailenin içinde var, okulunda var. Ama biz bunlardan mümkün olduğu kadar uzak durmak, çok da ciddiye almamak ama yeri geldiği zaman da ciddi yaptırımlar almak zorundayız”