Ergun, 'Muğla'nın sorunlarını gündeme taşıdım'
İYİ Parti 1'inci sıra milletvekili adayı Metin Ergun, 'Seçim Günlüğü' programında Muğla'nın sorunlarını gündeme taşıdığını belirterek açıklamada bulundu.
“Muğla’nın sorunlarını gündeme taşımaya sarf ettim. Aynı zamanda sadece Muğla’nın değil toplumun sorunlarını da ele aldık” diyen İYİ Parti 1’inci sıra milletvekili adayı Metin Ergun, yaptığı açıklamada, “İYİ Parti 1’inci sıra milletvekili adayı Metin Ergun, “Milletvekili, adı üstünde vekil. Dolayısıyla vekâlet alıyoruz. Milletten vekâlet alıyoruz. Bu vekâletimizi bu dönem içerisinde belli araçlarla kullanabiliyoruz. Bunlardan biri iktidar milletvekili iseniz belki kamu kaynaklarının yönlendirilmesinde ilave bir katkınız olabilir ama milletvekilinin temel görevi tüm Türkiye ile alakalı problemleri gündeme taşımaktır. İkincisi denetim görevini yerine getirmektir.
Ben bu manada Muğla’nın sorunlarını gündeme taşımaya sarf ettim. Aynı zamanda sadece Muğla’nın değil toplumun sorunlarını da ele aldık. 2018 seçimlerinde sokakta karşılaştığımız vatandaşların bize birinci olarak söylediği şey EYT idi. EYT ne olacak? Diye sordular. Vatandaşın gündemi buydu. Çok mağdur vatandaşımız vardı. Parlamentoya girdikten sonra EYT ile ilgili ilk araştırma önergesini ve ilk kanun teklifini ben verdim. Eğer iktidar değilseniz, parlamentoda çoğunluğunuz yok ise kanun teklifiniz komisyonlarda görüşülür. Kanun teklifini komisyon başkanı gündeme almaz ise görüşemezsiniz. 37.Madde de bir defalığına mahsus milletvekiline bir kanuna ilgili genel kurula doğrudan dolayı getirme yetkisi verilmiş.
Benim EYT ile ilgili vermiş olduğum kanun teklifi komisyonun gündemine alınmayınca ben ilave bir dilekçeyle onu genel kurula getirdim. Biliyorsunuz tartışmalar oldu. MHP ilkte evet oyu verdi. Sonra ikinci oylamada hayır oyu verdi. Uzun bir süreçti. Biraz tartışmalı bir süreçti. Muğla’da hangi ilçede ne eksik bunu gündeme taşımanın yanı sıra aynı zamanda çevreyle ilgili, doğayla ilgili bu dönemde ciddi anlamda mücadele verdiğim kanaatindeyim. Mesela kıyı yönetmeliği değişti. Parlamenter demokratik sistemi ne için istiyoruz? Kıyı yönetmeliğiyle ilgili bir değişiklik yapıldı. Kıyı yönetmeliği el değiştirdiyse valiliğe yetki veriliyor, vali 3 kişilik bir komisyon kuruyor ve yeniden değerlendirmeye alıyor. Bu bir yönetmelik değişiklidir. Kanuna aykırı. Bakın ben neler ile karşılaşıyorum, neler ile mücadele ediyoruz. Kanun, anayasaya aykırı olamaz. Yönetmelikler de kanuna aykırı olamaz. Kanun dururken yönetmelik değişikliği yapıldı. Ben buna karşı dava açtım. Bu davayı kazandık. Bu yönetmeliğin iptalini talep ettik. Mesela zeytincilik kanunu dururken, kanun diyor ki; Zeytin alanının 3 kilometre yakınında zeytin ve zeytinyağı ile ilgili tesislerin dışında bir tesis kurulamaz. Kanun bu. Bu kanuna rağmen yönetmelik değişti. Tek bir imza ile yönetmelik değişti. Bütün zeytin alanları başka faaliyetlere açıldı. Buna dava açan 10 tüzel veya birey olarak kişiden biri benim. Davayı ilk açan benim. Bu yönetmeliği de iptal ettirdik. Yani şu şekilde; Fethiye’nin şu ihtiyacı var, Dalaman’ın şu ihtiyacı varın ötesinde bu tür faaliyetlerin içerisinde de bulunduk. Şimdi ne yapabiliyoruz? Bölgenin problemini basın toplantısıyla duyurabilirsiniz. Milletvekili olarak bunu yaptık. Mecliste basın toplantısı ile duyurabilirsiniz. Bunları da yaptık. Genel kurulda konuşabilirsiniz. Araştırma önergesi verebilirsiniz. Bunları yaptık. Kanun teklifi verebilirsiniz. EYT ile ilgili vermiştik ki çok sayıda teklifimiz var. Milletvekili olarak bölgenin ve toplumun sorunlarını dile getirmeliyiz. Söze başlarken dediğimiz gibi vekalet taşıyoruz. Bu vekaletin gereğini yapmaya çalıştık. İnşallah da yüz hakkıyla yapmışızdır” ifadelerini kullandı.