Ekonomist Yunus Önder, ekonomiyi değerlendirdi

TÜRKİYE CUMHURİYETİ MERKEZ BANKASI BAĞIMSIZ OLMALI
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasının bağımsız olması gerektiğinin altını çizen Ekonomist Yunus Önder, “Türkiye Ve Uluslararası piyasalarda yatırımcı ve ekonomist Yunus Önder “Bu son günlerde bana da sıkça soruluyor gerek sosyal medya da gerek normal hayatta. Yaklaşık 1 ay önce yanı 21 Eylül'de bir para politikası kurulu toplandı yani merkez bankası toplantısı yapıldı. Merkez bankası başkanı Şahap Kavcıoğlu beyefendi başkanlığın da toplanan PPK neticesinde Türkiye Cumhuriyeti merkez bankası yüzde 19 olan politika faizini yüz bas puan indirerek yüzde 18 seviyelerine çekti ve daha önce de söylemiştim dünyanın ve Türkiye'nin bu konjonktüründe faizin geriye çekilmesi dövizi zıplatır demiştim. Bugün gelinen noktada da bütün bunlar benim söylediğim doğrultusunda olduğu için insanlar tabi bundan sonrası ne olacak? Sorularıyla karşı karşıya geliyoruz. Şimdi Türkiye'de bizim de baştan beri söylediğimiz bir yönetim biçiminde ki hatadan kaynaklı aslında bunların hepsi. Biz baştan beri hep söylüyoruz başkanlık sistemi birçok hayallerle bu ülkeye getirildi ancak bütün yetkinin tek adamda toplanması neticesinde bugün Sayın Cumhurbaşkanının merkez bankasına, toplumun her yerinde müdahaleleri faizin aşağı çekilmesi üzerine sürekli dikte etmesi, merkez bankasını faiz indirmeye yöneltti bunun neticesinde de ikisinin arasında hep söylüyorum negatif bir korelasyon var. Yani siz faizi düşürdüğünüz anda Türkiye'de döviz yukarıya çıkar. Bunun sebebi bizim gelişmekte olan bir ülke olmamız eğer gelişmiş bir ülke olsaydık bunlara gerek yoktu dolayısıyla Sayın Cumhurbaşkanımızın merkez bankası üzerinde tamamen etkili olması, kısacası uluslararası camiada Türkiye Cumhuriyeti merkez bankasının bir bağımsızlık görüntüsü veremiyoruz biz sıkıntı bundan kaynaklı. Her seferinde bir ülkenin Cumhurbaşkanı çıkıyor merkez bankasına müdahale ediyor görüntüsünü veriyoruz. Bu da uluslararası camiada ekonominin bağımsız yönetiminden ayrı hareket ettiğinin bir göstergesi dolayısıyla yanlıştı yüz bas puanlık faiz indirimi bizim hiçbir yanımıza bugün meğer hem olmamış durumda” şeklinde konuştu.

DÖVİZİN GERİ ÇEKİLMESİNİ SAĞLAMAMIZ GEREKİYOR
Türkiye ekonomisini düzeltmek için döviz kurlarının geri çekilmesi için çalışılması gerektiğini vurgulayan Türkiye Ve Uluslararası piyasalarda yatırımcı ve ekonomist Yunus Önder, “Aksine yüz bas puan faiz indirimini yaparak arkadaşlar altını çiziyorum 8.45-8.46 bandında işlem görüyordu döviz. Bugün ki gelinen nokta da döviz 9.36'dan işlem görüyor, 8.46 nerede 9.36 nerede. Bir de bunun da altını çizerek söylüyorum ben onlar gibi düşünmüyorum, bu işin teknik kısmından bakıyorum Türkiye Cumhuriyeti özelinde dövizin ekonomiye yarattığı negatiflik faizden daha fazladır. Zaten biz bunu kavradığımız da bu iş kendiliğinden düzelecek, bizim ana hedefimiz Türkiye'de eğer bir şeyleri düzeltmek, yerli yerine koymak ve ekonomiyi canlandırmak istiyorsak dövizin geri çekilmesini sağlamak lazım. Dövizin geri çekilmesini sağlamakta faizin aşağı çekilmesinden geçmez. Bu çok önemli, ekonomide bu bir kuraldır. 21 Ekim'de bir PPK daha var yine Cumhurbaşkanı baskılarını arttırdı geçenler de 3-4 kişiyi görevden aldı başkan yardımcısı sıfatıyla. Şimdi bakacağız 21'inde Türkiye Cumhuriyeti merkez bankası yine bağımsız mı davranacak yoksa bağımlı mı davranacak. Eğer altını yine çiziyorum herkes benim gibi böyle iddialı cümleler söylemiyor biz yine Ekim'in 21 tarihinde yapılacak olan merkez bankası toplantısında faizleri yine aşağı çekmesi çalışırsak bu sefer tarifi mümkün olmayan sıkıntıları beraberinde getiririz. Dövizi artık hiçbir şekilde tutamazsınız, imkânsız” ifadelerini kullandı.

TABLO ÇOK ACI
Türkiye ekonomisinin acı bir tablosu olduğunu belirten Ekonomist Yunus Önder, “Bir de en önemli olay şudur: bu teknik konu halkın anlayacağı dilden anlatıyorum ülkelerin risk puanları var. Nasıl bir öğrencinin not puanı varsa bütün ülkelerinde uluslararası camia da risk puanları oluyor. Bunlara biz CDS diyoruz, televizyonların köşesinde görülen insanlar anlamaz bu bir koddur. Bu CDS demek sizin ülkenizin dünya literatüründe risk puanıdır. Bugün bizim bütün dünya da 251 puan üzeri olan ülkeler yatırım yapılamaz seviyesinde ki ülkelerdir. Ne acıdır ki bugün Türkiye Cumhuriyeti devletinin uluslararası camiada ki risk puanı olan CDS'i 441'dir. Tablo bu kadar acıdır. Lütfen herkes buralara kulak versin çünkü bugün faiz de etkiliyor ekonomiyi ama dövizdeki dalgalanma her şeyimizi etkiliyor. Bugün dövizdeki dalgalanma en basit halkın anlayacağı şekilde elektrik fiyatlarını zıplatıyor çünkü biz elektriği %75 doğalgazdan üretiyoruz. Zaten dünyadaki korona virüsten kaynaklı sürecin bitmesiyle birlikte doğalgaz fiyatlarında bir yükseliş var doğalgaz fiyatları da dolarla hesaplandığı için doların yükselişiyle birlikte doğalgaz fiyatları da zamlandı. Doğalgaz fiyatı yükselince elektrikte doğalgazdan üretildiği için aralarında pozitif bir korelasyon var bunun neticesinde ise elektrik fiyatlarını arttırdı ama en basiti halk şuna baksın geçen sene 25 liraya aldıkları kömür bu sene 60 tl arkadaşlar bunun üzerine benim konuşabileceğim hiçbir şey yok. İnsanlar bugün evine ekmek götüremez duruma gelmişlerdir, arabalarına akaryakıt alamaz duruma gelmişlerdir lütfen herkes bunun neden olduğuna baksın bunun nedeni Türkiye'de alınan ekonomik kararların yanlış olduğu çünkü düzgün bir karar alınsaydı böyle olmayız ve de bunları söyleyecek durumda olmayız hepimizin temennisi inşallah Sayın 9'uncu Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel'in bir lafı vardı ‘'İnsanların tenceresine dokunduğunuz zaman sıkıntı başlar'' derdi ve bu bakımdan sıkıntı başlamış durumda ama umuyoruz ki inşallah iktidarda bu işi yönetenler bu sürecin doğru gitmediğini anlarlar daha tevazu ile bu konuya yaklaşırlar, daha çok bu konunun üzerinde yoğunlaşırlar çünkü halk bu durumdan çok rahatsız ve bugün döviz kurlarının yükselmesinden hiçbir firma diğer bir firmaya teklif dahi veremez durumda çünkü niye oynaklık var biz buna rolatil ortam diyoruz ekonomi dilinde yani rolatil demek eksilerin artıların, inişlerin çıkışların çok olduğu bir dönem demektir şuan içinde bulunduğumuz durum bu bakacağız göreceğiz 21'indeki para politikası toplantısında ne çıkacak dediğim gibi gene bir faizde aşağı doğru gitmeye çalışırlarsa dövizi yine zıplatırlar bu sefer hiç geri getiremezler” dedi.

İKTİDARIN BAZI KONULARI ÖN GÖRMESİ GEREKİYORDU
Pandemi döneminde düşen petrol fiyatlarının iyi değerlendirilmediğine vurgu yapan Türkiye Ve Uluslararası piyasalarda yatırımcı ve ekonomist Yunus Önder, “Tabi birde Türkiye'nin başında ki bela şu; ben geçen bunu sizin televizyonunuzda nisan ayında canlı yayınınızda anlattım Türkiye geçtiğimiz korona virüs sürecinde petrol fiyatları çok düşmüştü bu dönemde petrol fonlarına yatırım yapmalıydı yani bütün bunlar bütün dünyada alınıp satılan fonlar petrol fonları alınmalıydı o dönemde rakamda vereyim 17 dolardan işlem gören petrol fonu bugün 58 dolardan işlem görüyor şimdi devleti yönetmek ön görülü olmaktır arkadaşlar yani bunu bir fani olarak ben görebiliyorsam ki ben kendi çapımda bir adamım bunu devleti yönetenler daha iyi görmek zorundaydı. Bugün onları biz hec etmiş olsaydık o fonlar aracılığıyla bugün vatandaşımıza daha uygun fiyata akaryakıt sağlayabilecektik ne yazık ki bunda da sınıfta kaldık. İnşallah Allah bu hatalardan dönmeyi iktidara nasip etsin, gerçekten halk zor durumda iktidarı yönetenler eski Osmanlı padişahları yaparmış tedbirli kıyafetle halkın arasına karışır, halk ne durumdaymış diye bakarmış ben bunu öneriyorum. Kendi rozetlerini, parti rozetlerini ve kimliklerini kenara bıraksınlar halkın arasına karışsınlar halk ne durumda görsünler ben bunu özetle istiyorum sizlere de bize bu imkanı sağladığınız için teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.