ÇALIŞAN GAZETECİLERE MUHTEŞEM GECE (görüntülü)

Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı tarafından her yıl geleneksel olarak düzenlenen 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü akşam yemeği bu senede Yörük Çadırı'nda yapıldı. Fethiye'de yayın yapan televizyon, gazete, radyo, dergi yönetici ve çalışanlarının katılımıyla gerçekleşen davete yoğun katılım oldu. Yaklaşık 100 kişinin katıldığı davette Fethiye Basını, Âdem Kazan ve Ali Tunç'un söylediği türkülerle unutulmaz bir gece geçirdi.

  • 4300
Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı'nın 'çalışma arkadaşlarım' olarak nitelendirdiği Fethiye basını, çalışan gazeteciler günü nedeniyle Yörük Çadırında bir araya geldi. Başkan Saatcı tarafından her yıl planlanan basın yemeğine Fethiye'de yayın yapan televizyon, gazete, radyo, dergi ve internet siteleri yöneticilerinden grafikerine, muhabirlerden dağıtıcılarına kadar tüm basın emekçileri katıldı. Basın çalışanlarını kapıda karşılayan Saatcı, yemek sırasında tüm emektar gazetecilerin yanlarına sık sık gidip sohbet etti. Fethiye Gazeteciler Derneği Başkanı Osman Baykuş, 'Öncelikle Başkanımız Behçet Saatcı'ya teşekkür ediyorum. Daha önce hep 10 Ocakta düzenliyordu. Kendi deyimiyle ev sahibini değiştirdik. 10 Ocakta biz yaptık. Fethiye Gazeteciler Derneği olarak yemek düzenledik. Başkan bizim misafirimizdi. Bugün de biz Behçet Saatcı ve ekibinin misafiriyiz. Böyle bir organizasyonu gelenek haline getirdiği için teşekkür ediyorum.' dedi. Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı ise, 'Gecikmeli olsa da gününüzü çalışma arkadaşlarım, başkan yardımcısı arkadaşlarım ve şahsım adına tebrik ediyorum. Tabi biz sizi hep çalışma arkadaşımız olarak gördük. Aslında bizler her hafta kendi aramızda müdür arkadaşlarla yapmış olduklarımızı ve yapacak olduklarımızı enine boyuna tartışırız ve orda her türlü tartışmayı yaparız. Celal ağabeyin de ifade ettiği gibi gönül arzu ederdi ki bu anlamda sizlerle de Fethiye'yi tartışırken hep bir arada olalım. Ancak ben şundan eminim. Sizler bizlerden ne istediyseniz aldınız, bizler de sizleri her zaman yanımızda gördük. Bir çalışma arkadaşı olarak gördük. Aramızda olan ve şimdiye kadar devam eden adı konmamış bu Celal ağabeyinde ifadesiyle didişme olmadıysa, bunun ana sebebi açıklık ve şeffaflıktır. Biz çalışan arkadaşlarımızı, gazeteci arkadaşlarımızı biraz önce ifade ettiğim gibi 550 tane Fethiye Belediyesi ailesi dediğim arkadaşlarımdan hiç ayırmadım. Hep sizleri kendi çalışma arkadaşımız olarak gördük. Tabi ki yapıcı eleştirilerinizle ders aldık. Bizi övdüğünüz zaman hoşumuza da gitti. Ama sizleri biz hiçbir zaman bizim karşımızda farklı birileri olarak görmedik. Ve Fethiye'de ki basının ülkede ki gibi siyah beyaz olmamasından hep keyif aldık. Son zamanlarda a gazetesi gözü kapalı, vicdani kapalı, adalet duygusuna kapalı orayı desteklerken, b gazetesi de ters tarafı destekliyor. Aslında basın kendisi hür, vicdanı hür ve adalet terazisinden taviz vermeden olayları değerlendirme mecburiyetindedir. Biz hep böyle gördük bunu. Yerel basında da böyle gördük. Sizde teraziyi hiçbir zaman bir tarafa aktarmadınız. Hep doğruyu yazdınız. Halkımız ile bizim aramızda özellikle hep köprü oldunuz. Son dönemlerde hele ki gezi olaylarından itibaren başlayan süreçte Fethiye'nin en son Fenerbahçe stadyumunda Fethiyespor'umuzun YÜCEATATÜRK yazısı ile çıktığı ana kadar çok katkınız oldu. Artık Türkiye'de yasama yürütme ve yargının bağımsız olduğundan da herhalde hiç birimiz bu ortamda bahsedemeyiz. İnşallah önümüzde ki seçimlerden itibaren Türkiye yasamanın, yürütmenin, yargının ve basının ayrı ayrı olduğu, herkesin asli görevlerinin yaptığı ekonomik iş birlikteliklerinin siyasi tercihlerin belirlenmesinde etkili olmadığı, halkın vicdanının sandığa yansıdığı gibi kamuya da yansıdığı günlerin gelmesine vesile olmasını temenni ediyorum ben. Bu akşam burada olma tercihini siz yaptınız. Bende o tercihi neye yaptığınızı anlıyorum. Bugün Ahmet arkadaşımız burada, Ali kardeşimiz burada, Ademde burada. Onlarda sizlerle bizlerle olmak için gelmişler. Sözü onlara bırakmak en doğrusu katılımlarınızla bizlere onur verdiniz. Önümüzde ki yıllarda tekrar özel günlerde hep beraber huzurlu ve mutlu olma dileklerimizle hepinizi şahsım, çalışma arkadaşlarım, kurumum adına saygıyla selamlıyorum efendim' dedi. Fethiye'nin en eski gazetecileri arasında yer alan ve mesleğinde 53. yılını tamamlayan Erdal Orhan ise, 'Fethiyeli gazeteciler olarak onların demokrasi mücadelesinin yanında olduğumuzu belirtiyoruz. Metin Göktepe Ocak ayında öldürüldü. Görevinde hayatını kaybettiği için onu da bu akşam anmak istiyorum. Önümüzde yerel seçimler var. Yerel seçimlerde partilerin adayları olur. Gazetecilerin fotoğrafla birlikte yaptığı haberi hiç kimse neden bu haberi yaptın diyemez. Ama gazeteciler köşe yazılarını yazarken taraf olmakla muhalif olmakla filan adaya karşı olmakla gazetecilik mesleği adına tarihsel bir leke yazmış oluruz. Aramızda olan Adem Güngör Bey, Fethiye'de yerel tarih uzmanıdır. Yazdığı her yazıda ben bir şey öğreniyorum. Bizlerde yazdığımız her haberde her köşe yazısında okuyuculara bir şey öğretmeliyiz. Gazeteciler çulsuzdur. Gazeteci ilkeli ise kazandığı parayla ancak hayatını sürdürür. Aranızda ayakkabı kutularına para koyan olursa dikkat edin. Gazetecilik parayla satılan bir meslek değil toplum adına takılan tavırdır. Politikacılar kasabalarda aday olabilir ama politikacılar kasaba politikacılığı yapamazlar. Makam mevkii uğruna daha düne kadar küfrettikleri adamlarla sarılıp öpüşüp toplumu kandıramazlar. Size şirin görünen kasaba politikacılarına dikkat edin ve topluma yanlış anlatmayın. 53 yıllık gazeteciyim ve bu sürede neler gördüm. Vefalı olmazsanız küçücük Fethiye'de yarın bir gün karşınızdan gelir. Aleyhinde yazdığınız adamın gözlerine bakabilmelisiniz. Rahmetli Muzaffer Dontlu dolmuş parası olmadığı için dolmuşçu tarafından arabadan indirildi. Tarih devam etti ve 66 yaşında başkan oldu. Aynı dolmuşçu başkandan durak istemek için geldi. Tarih bu kadar acımasızdır. Bugün iktidarda olanlara çok iyi davranıp rüzgar tersine esince hafif bir şey çıkınca adam satmaz gazeteci. Vefalıdır, taraf tuttuğunu sonuna kadar destekler, karşı olduğunu ise uygarca destekler. Size öğüt verir gibi konuşmuyorum. Canınız sıkılabilir. Ama 53 yıllık mesleki tecrübemi söylüyorum. Bu seçimlerde bütün politikacılar gazetecilere saygı duysun istiyorum. Gazeteciler, politikacıların çantacısı değildir. Saat 3'e 5 kala telefon açıp benim basın toplantım var diyen belediye başkanı, kaymakam, oda başkanı, parti başkanı kim olursa olsun 5 dakika kala size haber verip gel diyen kişiye ben FRT Genel Müdürüyken bunlara kameraman göndermezdim. Gazeteci karşı taraftan ciddiyet ister. Basın toplantısını bir gün önce bildireceksiniz. Gazete programını yapacak o toplantıya hangi muhabirin gideceğini söyleyecek. Kendinizi çantacı haline getiritmesseniz itibarınız düşmez. Türkiye'de nüfus oranına göre bu kadar gazetenin çıktığı ve bu kadar nitelikli, ahlaklı, çalışkan gazeteci ben görmedim. Fethiye'yi bu yüzden seviyorum, Fethiyeli olarak gurur duyuyorum. Aranızda benimle çalışan arkadaşlarınız var, benimle çalışmış arkadaşlarımız var. Zaman zaman araya adam koydum. Parayla haber yaparlar mı diye. Yapmayan arkadaşlarım var. Onları gördükçe mesleğim adına gurur duyuyorum. Bu güne kadar 15 yıllık belediye başkanı hizmetinde kameramanından köşe yazarına kadar bütün gazetecilere etik değerler veren yanlış yazıldığı zaman hafif gülümseyerek, kendisine hakaret eden, yalan yazan arkadaşı bile eşiyle bu gecelere çağıran belediye başkanımıza mesleğim adına, gazetecilik adına gösterdiği bu olgunluktan ötürü bir kere daha teşekkür ediyorum. Önümüzdeki yerel seçimlerde biz politikacılardan değil, politikacılar bizden davranış alacaklar. Bizim haberlerimizle tanınacaklar. Ama kalemimizi asla satmayacağımızı, halkı asla yanıltmayacağımızı 30 Mart sınavında bir kez daha gösterelim diyorum. Hepinize saygılar sunuyorum' ifadelerini kullandı. Gece Fethiye Belediyesi Kültür Merkezi Sanatçısı Adem Kazan'ın, söylediği türkülerle devam ederken, pist hiç boş kalmadı. Fethiye basın camiası unutulmaz bir gece yaşadı.

Bakmadan Geçme