Balina Sürüsü Görüntülediler

Deniz Memelileri Araştırma Derneği, Akdeniz'de yürüttüğü araştırma seferinde, Kaş ve Fethiye sularındaki ispermeçet balinalarını görüntüledi. Sefere katılan dernek üyelerinden Leyla İsrapilova, tekneyle Doğu Akdeniz'i tarayarak balina ve yunus popülasyonlarını araştırdıklarını, özellikle de yaz aylarında yoğun olarak bu hayvanlarla karşılaştıklarını söyledi.

TÜRKİYE'DEKİ POPÜLASYON

Bianet'e konuşan Leyla İsrapilova, sözlerine şöyle devam etti:

"Balina ve yunuslarla özellikler yaz aylarında çokça karşılaşmakla birlikte, ilkbahar ve sonbaharda da karşılaşabiliyoruz. Türkiye'de düzenli olarak bulunuyorlar. Seferimiz yeni bitti ve bir hafta önce gördük bu hayvanları. Yaklaşık 15-20 bireyle karşılaştık. Kaydettiğimiz videolarda görünenler bize çok yakın olanlar. Yetişkinler yemek aramak için su altına daldığında biz de uzaktan onların kuyruklarını gördük. Yaklaştığımızda, yüzeyde ise yavrularını gözlemledik. Yavrular çok derine dalamıyorlar. Anneler avlanırken yüzeyde bekliyorlar. Yavrularının yanında da iki tane bakıcı yetişkin dediğimiz birey vardı. Derine inenlerle beraber çok daha kalabalık bir gruba rastladık diyebiliriz."

Akdeniz ve özelde Türkiye denizlerinin balinalar için güvenli olup olmadığı sorulan İsrapilova, bu soruya da şu yanıtı verdi:

"Deniz memelisi türlerinin popülasyonları Akdeniz'de hassas ve tehdit altında kategorisi altında bulunuyor. Deniz trafiğinin ve deniz gürültüsünün çok yoğun olduğu yerler buralar. Ve bu canlılar için en büyük tehlike aslında yoğun deniz trafiği ve sismik, sonar gibi su altındaki gürültüler. Çünkü bu hayvanlar sesle iletişim kuruyorlar, sesle avlanıyorlar. Bütün hayatlarını sesle yaşıyorlar. Su altı gürültüsü onların hem yönlerini bulmalarını engelliyor hem de aralarında iletişim kurmalarını. Denizlerdeki plastik kirliliği de bir başka sorun. Gördüğümüz yavrulardan oluşan kalabalık gruptaki bir yavruda derin bir pervane izine rastladık. Bu da aslında Türkiye sularında ve Akdeniz'de balinaların karşılaştığı tehlikeleri gözler önüne seriyor. Haliyle Türkiye suları bu canlılar için çok güvenli diyemeyiz; ama bu güvenli alanları kurmak hepimizin çabasıyla mümkün. Araştırmaların devam etmesi ve koruma alanlarının oluşturulması gerekiyor. Biz de aslında bunun için çabalıyoruz."