ADD Fethiye'den Teğmenlerin ihraç kararına sert tepki
Atatürkçü Düşünce Derneği Fethiye Şube Başkanı Filiz Topçu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nden ihraç edilen 5 teğmen ve 3 komutan hakkında basın açıklaması yayımladı. 'Bu karar hukuka aykırıdır, vicdanlara sığmaz!' dedi.
“Tarifsiz Üzüntü ve Derin Endişe Duyduk”
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Fethiye Şube Başkanı Filiz Topçu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nden (TSK) ihraç edilen 5 teğmen ve 3 komutan hakkında sert bir açıklama yayımladı. Topçu, bu kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek, "Ettikleri 'Subay Yemini' ile Laik Cumhuriyetimize, Üniter Ulus Devletimize, vatanımızın ve milletimizin bölünmez bütünlüğüne canları pahasına sahip çıkacaklarını haykırarak 'Mustafa Kemal’in Askerleriyiz' diyen 5 teğmen evladımızın ve sıralı amirleri 3 değerli komutanımızın Türk Ordusu’ndan ihraç edilmeleri kararından tarifsiz üzüntü ve derin endişe duyduk." ifadelerini kullandı.
“Türkiye Cumhuriyeti Kutsal Bir Emanettir”
Türkiye Cumhuriyeti'nin Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde verilen Ulusal Bağımsızlık Savaşı ile hayat bulduğunu vurgulayan Topçu, "Türkiye Cumhuriyeti, aziz milletimizin kadını, erkeği ve çocuğu ile Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde yoktan var ettiği Türk Ordusu’nun Antiemperyalist Ulusal Bağımsızlık Savaşı’nı zafere ulaştırması ile hayat bulmuş, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olarak yapılandırılmış ve bu temel felsefe ile 102 yıldır dünyanın en netameli coğrafyasında çağdaşlaşmayı, barış içinde yaşamayı, kalkınmayı ve bütün kalmayı başarmış bir kutsal emanettir" dedi.
“Bu Davranış Suç Değil, Alkışlanacak Bir Tavırdır”
ADD Fethiye Başkanı, teğmenlerin ettikleri yeminin cezalandırılacak bir durum olmadığını, aksine anayasal bir hak olduğunu belirterek, "Bu gerçek ışığında, Türk Silahlı Kuvvetleri saflarına katıldıkları yaşamlarının en anlamlı gününde teğmenlerimizin devletimizin temel değerlerine ve ebedi başkomutanlarına bağlılıklarını dile getirmeleri cezalandırılacak değil, tersine alkışlanacak bir davranış olarak değerlendirilmeli ve Anayasanın 26. maddesi ile güvence altına alınmış olan düşünce ve kanaatlerini ifade özgürlüklerini kullandıkları görülerek herhangi bir suç işlemedikleri kabul edilmeliydi. Yapılması gereken bu değerlendirmeyi 9 YDK üyesinden 5’inin hangi saik ve etkilerle yapamadıkları kuşkusuz sır değildir" ifadelerini kullandı.
“Disiplin Suçu Oluşmamıştır”
TSK Disiplin Kanunu'na göre teğmenlerin ihracına gerekçe gösterilen suçun hukuki temeli olmadığını belirten Topçu, "Öte yandan; bu ihraç kararına gerekçe olarak gösterilen disiplin suçunun oluşmadığı da apaçık ortadadır. Zira, 6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu'nun 20. maddesinde sayılan TSK'dan ayırma cezası ile tecziyesi gereken fiiller arasında söz konusu ifadeler ve davranışların bulunmadığını görmek için sadece okumak yeterlidir" diyerek sözlerine devam etti.
“Komutanlar da Haksız Yere İhraç Edildi”
Teğmenlerin sıralı amirlerinin de hukuksuz bir şekilde ihraç edildiğini savunan Topçu, "Aynı şekilde, teğmenlerin sıralı amirleri olan komutanlarının, ortada bir suç olmadığından, görevlerini ihmal ve emre itaatsizlik ettiklerini ileri sürmek de, bu nedenle ihraç edilmelerini haklı bulmak da elbette olanaklı değildir" dedi.
“Bu Karar Hukuka ve Vicdana Aykırıdır”
Demokratik hukuk devleti anlayışıyla çelişen bu kararın bağımsız yargı tarafından düzeltilmesi gerektiğini belirten Topçu, şu sözleri kaydetti: “Demokratik hukuk devleti, hukukun üstünlüğü ve Anayasa ile güvence altına alınmış hak ve özgürlükler dikkate alındığında (ki dikkate alınması zorunludur) söz konusu ihraç kararlarının hukuka ve yürürlükteki yasalara uygun olduğu da Türk Milletinin bu denli haksız bir kararı vicdanına sığdırabileceği de düşünülemez”
“Gerçek Suç, Atatürk'ün Adının Yasaklanmasıdır”
ADD Fethiye Başkanı, asıl suçun Atatürk'ün ve marşlarının yasaklanması olduğunu dile getirerek, "Kaldı ki, her yıl Atatürk’ün apolet numarası 1283 okunduğunda bütün öğrencilerin 'İçimizde' diye haykırdıkları Harbiye gibi bir askeri eğitim kurumunda illa bir disiplin suçu ve ihraç gerekçesi aranacak idiyse, herhalde teğmenlerimizin kılıç çatmalarında, 'Subay Yemini' etmelerinde ve 'Mustafa Kemal’in Askerleriyiz' demelerde değil, 10. Yıl Marşı’nın, İzmir Marşı’nın ve Atatürk adının geçtiği yürüyüş kararlarının yasaklanması gafletinde aranması çok daha doğru olurdu" ifadelerini kullandı.
“ADD Olarak Mücadelemize Devam Edeceğiz”
Atatürkçü Düşünce Derneği olarak haksızlık karşısında sessiz kalmayacaklarını belirten Topçu, "Atatürkçü Düşünce Derneği olarak, 358 şubemiz, 39 temsilciliğimiz ve 75 bin üyemizle teğmen evlatlarımızın ve değerli komutanlarımızın yanındayız, kamu vicdanını ağır yaralayan bu haksız kararın bağımsız yargı tarafından düzeltileceğini umuyor, bekliyoruz" sözleriyle açıklamasını noktaladı.