90'ların güçlü sesi Fethiye'ye yerleşti
1996 yılında çıkardığı 'Yola Devam' adlı albümündeki 'Güzelim' adlı şarkısına çektiği klip ile bir anda ünlenen sanatçı Serkan Civelek, müzik çalışmalarına Fethiye'den devam ediyor. Türkiye'nin Tina Turner'ı olarak bilinen ünlü sanatçı Gizem Saatçı ile ortak projelerde yer almaya devam eden Serkan Civelek, '90'larda çok farklı müzik piyasası vardı. Günümüzde dijital müzikle birlikte herkes kendi yatırımını kendi yapıyor. Yaşamım boyunca hep müzikle iç içeydim, üretmeyi seviyorum' dedi.
Türkiye'nin güçlü iki vokal virtüözü Serkan Civelek ve Gizem Saatçı'yı Mustafa Mert'in stüdyosunda düet olarak yaptıkları son çalışmayı kaydederken bulduk. 1996 yılında Raks Müzik'ten yaptığı bir single ile müzik piyasasına merhaba diyen ünlü sanatçı Serkan Civelek, SED Medya'ya özel açıklamalarda bulundu. O yıllardan günümüze yaptığı müzik çalışmalarını ve yer aldığı projeleri FRT TV mikrofonlarına anlatan ünlü sanatçı Serkan Civelek, Londra ve Newyork'da ünlü isimlerle de çalıştığını dile getirdi.
DÜET YAPTIĞIMIZ “BENİ SEVME” NİN KLİBİNİ TAMAMLADIK
“1996 yılında Raks Müzik'ten yaptığım bir single ile müzik piyasasına merhaba dedim. O zaman Güzelim adlı parça çok ilgi görmüştü. Bir sene sonra Yola Devam adlı albümüm çıktı piyasaya. İlk klibim Güzelim hit oldu Türkiye'de. Daha sonra Asım Can Gündüz'le Türkiye'de turneye çıktık, konserler verdik. O da ilginç bir projeydi. Arkasından ben Londra'ya gittim. Çok değerli müzisyenlerle çalıştım. Rolling Stones'a ön grup seçildim. Ancak konser iptal olunca hemen arkasından Newyork'a gittim” diyen ünlü sanatçı Civelek, “8,5 sene Newyork'ta kaldım ve orada yine çok değerli müzisyenlerle çalıştım. Orada Game Of Life isimli bir albüm kaydettim. Neredeyse dünya firmalarında okey olacaktı fakat ben bunu beklerken Türkiye'ye döndüm. O proje hala orda devam ediyor. Türkiye'ye geldim çünkü burada internetin yaygınlaşmasıyla ve Türk Rock kitlesinin daha bilinçli hale gelmesiyle insanlar beni merak etmeye başladılar. Halbuki ben hep müziğin içindeydim. Döner dönmez Füzyon isimli 2. Albümü çıkarttım. Onun içinden Beni Bana Ver adlı parçaya klip çektik. Arkasından Alevler İçindeyim'e çektim. Sonra Okan Bayülgen'in canlı yayın konuğu oldum. 2014'te yine Doğu Batı isimli bir single yaptım, kendi firmamdan. Arkasından Yeniden isimli single piyasaya çıktı. 3 senedir de Gizemlerle beraber bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Daha doğrusu onlar albümde yaptıkları bir parçayı benle düet yapmak istediler. Ben de yaparız deyince Beni Sevme parçasına düet yaptık. Bu aslında 2018'de çıkmıştı fakat klibini çekememiştik. Onun klibini yaptık. Bu arada biz yeni bir parça daha kaydediyoruz, bunun arkasından bir düet daha gelecek. Ardından klibi de Mart ayında gelecek. Çalışmalarımız burada devam ediyor” diye konuştu.
90'LARIN MÜZİK PİYASASI FARKLIYDI
90'lı yılların müzik piyasasıyla günümüzdeki müzik piyasasını kıyaslayan Civelek “Şimdi piyasa çok değişti. Bizim zamanımızdaki gibi değil. 90'larda çok farklı müzik piyasası vardı. Kaset satıyorduk, kaset sattığı için de bu işten para kazanıyorduk. Para kazanıldığı için de prodüktörler bize yatırım yapıyorlardı. Günümüzde dijital müzikle birlikte herkes kendi yatırımını kendi yapıyor. Televizyon eskisi kadar rağbet görmüyor. İnternet televizyonları var. İnternet ortamı daha yaygın. Dolayısıyla her yaptığımız çalışma, herkese ulaşamayabiliyor. Ama 90'larda öyle değildi. O yıllarda 2-3 tane müzik kanalı vardı. Birine çıktığınız zaman bütün Türkiye sizi biliyordu. Ama artık çok göremeyebilirsiniz. Çünkü çok fazla yoğunluk var, çok fazla prodüksiyon var, kimin ne yaptığını her an takip edemiyorsunuz. Aksine devamlı bir şeyler yapıyorum, kaydediyorum, kaydetmeye de devam ediyorum. Bunu da zevkle yapıyorum. Şimdi Uras yapımla beraber başka albümler de yapmayı planlıyorum” dedi.
ÇALIŞ'TA YAŞIYORUM
Yolunun nasıl Fethiye'ye düştüğünü de açıklayan ünlü sanatçı Serkan Civelek “Ben Amerika'dan döndükten sonra Side'ye yerleştim. Side'de bir rock clup'ta 3 sene çaldım. 5 sene Side'de kaldım. Daha sonra Kaş'ta bir arkadaşım çok güzel bir rock bar açmıştı, oraya geçtim. Arkasından Marmaris, sonra Fethiye'ye geldim. Aslında ben daha önce Fethiye'ye ilk geldiğimde Çalış'ta Cafe Bahane'de çalmıştım. Ama kısa sürmüştü. Yine yolum sonradan buraya düştü. Şu an Çalış'ta yaşıyorum” diye konuştu.
KENDİMİZİ KAYITLARA VERDİK
Pandemi döneminde müzisyenlerin düştüğü sıkıntılı durumdan da bahseden Civelek “Müzik piyasası pandemi döneminde çok büyük zarara uğradı. Aylardır sahneye çıkamıyoruz. Biz de kendimizi kayıtlara verdik. Tabi devlet elinden geldiğince yardım etmeye çalışıyor” dedi.
SANATÇI, DEVLETİN KAN DAMARIDIR
DYP Muğla İl Başkanı olarak siyasete de atılan Pop Rock'ın güçlü ismi Gizem Saatçı ise pandemi döneminde müzisyenlere verilen desteğin yeterli olmadığını vurgulayarak “Bir asgari ücret 2800 TL olmuş. Ama devletin sanatçılara yaptığı yardım Nisan'a kadar aylık bin TL. Mesela bir arkadaşımız bağlamacı, darbukacı. 200 TL yevmiyesi var. Bu adam nerden baksanız haftanın 5 günü çalıyor. Ayda ne kadar yapar, 4 bin TL. yani devletin bin TL değil de en kötü ihtimalle asgari ücret vermesi gerekiyor ki siyasetçi olarak benim düşüncem, hedefim; Türkiye'deki bütün müzisyenlere o günkü asgari ücret dahilinde asgari ücret bağlatacağım. Aynı şekilde müzik emekçisi ve ailesi hayat boyu bedavaya bakılacak, büyük ameliyatlar dahil olmak üzere. 65 yaşına geldiği zaman otomatik olarak emekli olacak. Bağkur veya SGK'dan bağımsız bir devlet politikası güden bir banka açacağız. Bizim düşüncelerimiz çok derin. Sanatçı devletin kan damarıdır. Ulu Önder Atatürk de sanatçıya çok önem vermiştir. Hükümetin bin TL yardımını eleştiren çok arkadaşımız oldu. Bu miktar yeterli değil. En azından asgari ücret verilseydi daha iyi olurdu. Biz de bu dönemde müzisyen arkadaşlarımızla birbirimize maddi manevi destek oluyoruz. Bu dönemi pozitife çevirerek, üreterek geçiriyoruz” dedi.
“KAPANA KISILDIM” BÜYÜK BAŞARI YAKALAYACAK
Saatçı, Serkan Civelek ile yollarının nasıl kesiştiğini de FRT TV mikrofonlarına anlattı. Saatçı “Serkan sadece Türkiye'de değil uluslararası bir müzisyen. Ben Serkan'ı 11 yaşımdan beri tanıyorum. 90'lı yıllarda bütün Türkiye'nin bildiği bir müzik kanalı vardı. Serkan ilk klibini çıkarmıştı. Ben onu çok değişik bir müzik olarak algılamıştım. Yıllar sonra biz Kanada'dayken eşim dedi ki ‘benim Serkan Civelek diye arkadaşım var. Kendisi şu an Amerika'da yaşıyor. Çok da iyi bir müzisyen. Kendine örnek alman gereken bir vokal virtüöz' dedi. Ben de kendisini çocukluk yıllarımdan bildiğimi söyledim. Sonra şarkılarını, yorumlarını dinleyince muhteşem buldum tabi. Sonra biz de Türkiye'ye yerleşince birlikte sokak hayvanları için 2017 tarihinde İstanbul Beyoğlu'nda bir organizasyon düzenledik. O zamanlar ben İstanbul'da yaşıyordum, kendisi Tekirdağ'da yaşıyordu. Birlikte bu organizasyonda konserde sahne aldık. Sonra kendisine ‘Beni Sevme adında bir eserimiz var. Buna düet yapalım. Böyle büyük bir müzisyenle bir arada olmak hem benim için çok güzel bir referans olur hem de aynı projede yer almak beni onure eder'dedim. Sağolsun reddetmedi, biz bu şarkıyı yaptık. Fakat aradan 3 sene geçti. Biz başka projeler yaptık vs. o klip yapılamadan kaldı. Bu şarkıyı Uras Yapım'dan çıkartmıştık. Sahibi Gökhan Karahanlı, merkezi Antalya'da olan prodüksiyon şirketinin bir şubesini Fethiye'ye açacağını söyledi. Hemen klip çekmeye karar verdik. Yaklaşık bir hafta önce Seydikemer Patlangıç Yaylası'nda çok soğuk bir havada mükemmel bir klip çekimi gerçekleştirdik. Klibin çekimlerini Uras Yapım Gökhan Karahanlı üstlendi. Şu an klip montajda. Tabi o şarkı görsele dönüşünce daha da efsaneleşecek. Madem birlikteyiz dedik bunların yanı sıra başka ne yapabiliriz diye düşündük. Eşim Esat Saatçı bir şarkı, alt yapı yapmıştı. Sözleri eksikti. Bu şarkının sözlerini de Serkan yazdı. Bugün de bu şarkı için kayda girdik. Şarkının ismi Kapana Kısıldım. İçinde bulunduğumuz döneme de uygun şarkı sözleri oluştu. Şarkı, pop rock, hat rock ve arada nüans olarak rap tarzda. Yani tamamı bugün gençlerin müzik kitlesine uygun bir sound. Çok büyük bir başarı yakalayacağımıza inanıyorum” diye konuştu.
ÜRETMEYİ SEVİYORUM
Ünlü sanatçı Serkan Civelek de müzisyen Saatçı ailesiyle nasıl bir araya geldiklerini anlatarak “ Esat benim çok eski arkadaşım. Biz 90'lı yıllarda Beyoğlu'nun rock piyasasındanız. O dönemlerden gelmiş müzisyenleriz. Yolumuz tekrar burada kesişti. Ben şeyi seviyorum, üretebiliyoruz. Hiçbir şey bizi durduramıyor. Stüdyomuz var, şarkı sözü yazıyoruz, geliyoruz kaydediyoruz, videomuzu çekebiliyoruz. Ben bu imkanları seviyorum. Bir şeyler üretmeyi seviyorum. Zaten artık günümüzde insanlar seni seviyorsa takip ediyorlar” şeklinde konuştu.
AVRUPA'DA YAŞIYOR GİBİYİM
Muğla'nın Fethiye ilçesi Çalış mahallesine yerleşme kararını nasıl aldığından da bahseden Civelek “Fethiye sakin bir yer olduğu için ve aynı zamanda enternasyonel bir yer olduğu için özellikle Çalış. Ben şu an Çalış'ta Avrupa'da yaşıyor gibiyim. O yüzden ben Çalış'ı seçtim. Çünkü 9 sene sadece İngilizce konuştum. Türkiye'ye bir anda dönüp İngilizce konuşamamak gibi bir olayım olmadı, çünkü Çalış'ta çevreme baktım hep insanlar Avrupalı. Bu insanı evrensel bir ortamda hissetmesini sağlıyor. Sakin olduğu için de oturup düşünüp bir şeyler yazabilecek bir kafa yapısına sahipsiniz. O yüzden ben buraları seçtim. Şu an doğru yerde olduğumu hissediyorum” dedi.
BURASI BENİM DÜNYAM
Muğla ve ilçeleri için “ Benim dünyam” diyen Sanatçı Gizem Saatçı da “Hayata bakış tarzımla yaşadığım yerin birleşmesi benim için çok önemli. Çok şanslı insanlarız. Kanada'da, büyük şehirlerde yaşamış, bir çok ülke görmüş bir insanım. Aradığım her şeyi burada buldum. Seydikemer'e yerleştim. Benim dünyam burası. Bütün Muğla ve ilçeleri, benim dünyam. Ben başka bir yerde var olmak, yaşamak, ölmek istemiyorum. Buradaki insanlarla, buradaki siyasetçilerle, buradaki müzisyenlerle yaşamak istiyorum. Küçücük bir pencere ama dünyaya açılan bir pencere” diye konuştu.
(GÜLYÜZ YURDAGÜL SIRT)